Düşmüş Melekler Serisi
İkinci Kitap
🔥
Lara Altun, kiralık bir askerdir.
Para söz konusu olduğunda her işi layıkıyla yerine getirmeyi amaçlar. Kendine ait ilkeleri olsa da asıl derdi hayalindeki meblağa ulaşmak ve her şeyden uzak yeni bir hayata b...
İyi okumalar dilerim. 🖤 Lütfen satır arası yorumları unutmayalım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
XVIII. YEMİNLE MÜHÜRLENENLER
Austin Giorgio - You Put A Spell On Me Trella - Down Florence & The Machine - Never Let Me Go Lana Del Rey - Born To Die
🔥
LARA
Dün geceden beri gözüme uyku girmiyordu.
Heyecanım ve gerginliğim had safhadaydı. Ne yapacağımı bilemiyor, odanın içinde gidip geliyordum. En sonunda kendime bir bardak votka koyup tekli koltuğa oturmuş ve yüzüme yapıştırdığım beyaz kâğıt maskeyle anksiyete krizi geçirmemek adına yüksek ses ile müzik dinlemeye başlamıştım.
Tırnaklarımı kemirmek istedim ama yeni yaptırdığım için bu söz konusu bile olamazdı.
Bu yüzden dudağımı dişlemeye başladım ve üstündeki ölü derileri adeta kazıdım. Böylesine gergin olmamın nedeniyse basitti. İki saat sonra düğünüm vardı. Evet, üç gün fazlasıyla kaotik ve hızlı bir şekilde geçmişti. Fallen Angel'da gerçekleşen olay bir günün ardından tamamen sessizliğe gömülmüştü. Bunun en büyük nedeniyse Dimitri'nin yaralılar ve ölen insanların ailesiyle kurduğu mükemmel iletişimdi. Her şey yoluna girmiş, hatta Volkov'lar övgüyle anılmaya kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı.
Ve bizde düğünümüzü daha fazla ertelemek için bir neden olmadığına karar vermiştik. Yarın Sicilya'ya varabilmek adına İtalya'ya uçacaktık ve bu işe bulaşmadan önce düğünümüzü aradan çıkarmak istemiştik. Yanlış anlaşılmasın, ne kadar gergin olursam olayım bu benim isteğimdi çünkü gideceğimiz ülkeye varış nedenlerimizden birinin balayımız olmasını istemiştim. Pişman değildim lakin gergindim.
Votkamdan büyük bir yudum alıp iç geçirdim.
Beni geren şey evlenecek olmam değildi. Kendi içimde bunun ile ilgili büyük münakaşaların içine girmiş, adeta benliğim ile tartışmış, aklım ve kalbimin arasında mekik dokumuştum. Dimitri'den başkasıyla olmak istemiyordum. Onun karısı olmak, bu unvana erişmek beni dehşet mutlu ediyordu fakat bir oda dolusu yabancıyla yüzleşip gözlerinin önünde raks etmek beni strese sokuyordu.
Annemin yanımda olmasını istedim.
Düşüncem karşısında kıkırdadım zira annem evleneceğime inanamaz, bunun altında ne gibi bir bit yeniği olduğunu sorgulardı. Ona kalırsa aşk diye bir şey yoktu. Gerçek sevgiye inanmazdı ve erkeklere asla güvenmezdi. Yanımda olsa bana evlenmemi söyler, Dimitri'yi dolandırıp kayıplara karışmamız için beni ikna etmeye çalışırdı.