KURT ÖPÜCÜĞÜ

32- GÖRÜ

Ronnie önünden aheste biçimde ilerleyip tam karşısında ki koltuğa yayılarak oturan Black'e kitabının ardından göz ucuyla baktı.  Bir şey demeyecekti ama sadece aklı hala gördüğü rüyadaydı. Öylesine gerçek öylesine derinden hissetmişti ki yaşananları bazen rüya olduğuna inanmakta zorlanıyordu..

Polisiye türlerine oldukça ilgin var gibi ?

Ronnie yeniden gözlerini ona çevirdi ama sonra kaldığı satıra dönerek cevap verdi.. Evet öyle.

Ben de bir ara oldukça fazla okurdum ama şu aralar buna zaman bulamıyorum.

Okumamanın bahanesi mi olur ?

Black'in kaşları çatılırken ona baktı. Ama hemen sonra içeri Maggie'nin girmesi ile olaylar değişti. Black'in bakışları doğrudan ona döndü. 

Ne planlıyorlar bir şeyler var mı ?

Hayır. Sanırım mahşerin dört atlısının gelmesi için bir kaç pürüz varmış ama söylediğine göre kardeşleri bununla ilgileniyormuş.

Sana ne olduğundan bahsetmedi mi ? dedi bir çırpıda Ronnie.

Hayır. Hala bana güvenmiyor ve sorularımın çoğunu ucu açık bırakıyor.

Haksız sayılmaz dedi Black koltuğa sinerken. Elinde tuttuğu telefonuna yeniden bakıyordu.

Maggie ayağa kalktı. Gidip duş alacağım sonra görüşürüz !

 Odasına geldiğinde üzerini çıkarttı. Omuzunda ki yanık izi hala duruyordu ve iyileşmemişti. Bunun garip olduğunu biliyordu. O bir kurttu ve hiç bir yara onda kalıcı iz bırakmazdı. Bakışlarıyla aynadan kendisine baktığı sırada dona kaldı. Artık zihninin içinde kendisi değil Maddie vardı. Maggie'yi çıplak gören Maddie onun duş almak üzere soyunduğunu anlayabiliyordu.Tam tersi hareketi yaparak üzerini yeniden giyindi ve alt kata indi.

Sen duş almayacak mıydın ? dedi Ronnie tek kaşını kaldırıp ona bakarak..

Daha sonra gireceğim.. Black nerede ?

Ronnie etrafına bakındı ve bilmiyorum dedi.

Biliyor musun Ronnie son zamanlarda yaşadıklarımız fazlasıyla zordu. Seni ya da başkasını benim yüzümden kaybedebilirdik.

Evet ama bu olmadı hepimiz iyiyiz artık kendini suçlama herkes hata yapabilir.

Peki ya Maddie ?

Ronnie Maddie'nin ismini duyunca duraksadı. Kuşku ile "Ne olmuş ona?" diye sordu.

O bir druid ve şey acaba ona plan kurduğumuzu bilse bize ne yapardı merak ediyorum doğrusu..

Rahatla bize bir şey yapamaz. Çığlığımı onun için çekinmeden kullanacağıma emin olabilirsin. Ama mahşerin dört atlısı demek yer yüzünün silinmesi demek. Bunu neden istediklerini öğrenmemiz gerekiyor.

Çok basit dedi Maggie Ronnie'nin sözünün bitirmesine izin vermeden.

Ne peki ?

Dünya da kendileri hariç bir canlının kalmasını istemiyorlar.. Onlar kaostan beslenen yaratıklar ve kendi türlerinin yaşadığı bir evren hayal ediyorlar. Yıllarca sığınakta yaşamak zorunda kaldılar. Diğer türler tarafından kıstırılıp, bastırıldılar.. Herkesten soyutlandırıldılar ve onların kötülük yaptıklarına inandırıldık ama belki de öyle değillerdi. Tamam hepsi öyle değildi !

Ronnie kuşku ile Maggie'ye bakmaya devam ederken bir yandan tüm dikkati ile onu dinliyordu. Bunları sana Maddie mi anlattı ?

Evet..

Öyleyse madem iyiyse neden kötülerin safında şuan da ?

Nasıl yani ?

Eğer druidlerin hepsi kötü değilse ki buna asla inanmıyorum sonuçta kan aynı kandır ve değişmez. Neden o bizimle birlikte değil de dünyayı yok etmek isteyen kardeşleri ile birlikte. 

Maggie cevap vermek için ağzını aralamıştı ki Ronnie eli ile onu susturdu.

Ah tabi buldum. Zaten yer yüzünde diğer türleri silip yok etmek için kardeşlerini uyandıran oydu ! Kendi başına bunu beceremeyeceğini biliyordu ve onlara ihtiyacı vardı.

Yalan ! dedi Maggie inleyerek.

Yalan mı ? dedi Ronnie şaşkınlıkla ona bakarak.

Maddie o anda Maggie gibi tepkiler vermediğini fark ederek duraksadı. Hemen konuyu toparlamak adına daha sakin bir tonda konuşmaya başladı.

Bence o kayıp bir ruh.. 

Ronnie Maggie'ye doğru yaklaştı. Onun yüzünde oluşan buruk ifadenin ne anlama geldiğini bilmiyordu ama onun Maddie için üzüldüğünü anlayabiliyordu. Düşman bile olsa Maggie merhametliydi.  Ronnie derin bir nefes aldı ve elini yavaşça omzuna dokundurdu. İşte o anda başı  güçlü biri tarafından itiliyormuşçasına geriye doğru savruldu.

Sesler boğuk görünüşü bulanıktı. Birden fazla kulağına ses geliyordu ama net şekilde seçemiyordu..

Moh.muh..meh..müh..Mühürler..

Ronnie'nin görüşü bulanık olmasına karşın sesler biraz olsun netlik kazanmıştı.

Kuzu terimi mahşerin dört atlısının 6 mührünü açan bir metafor ! Kuzu kim sorusuna gelecek olursak arkadaşının onu bize getirmesini umuyoruz !

Kuzu terimi.. kuzu terimi..

Ronnie'nin kafası yeniden aynı güç dengesi ile birlikte öne düştü ve Maggie'ye baktı. Maggie kendisine doğru korku ve kaygı ile bakıyordu.

Sen iyi misin ? Ne oldu öyle az önce ?

Görü geldi..

Ne görüsü ? dedi Maggie yutkunur bir halde. Çünkü bu şey her neyse kendisine dokunduğunda meydana çıkmıştı.

Kuzu terimini hiç duydun mu ?