12

570 92 54
                                    

Hoş geldin...💃
İyi okumalar ⚜️

_________

Kim hanedanlığı kraliyetin gerçek hazinesiydi, geri çekilene kadar. Bu yüzden bu mekanizmayı sadece onlar kurmuşlardı. Sesini duyuramayan birisine ses oluyorlardı. Bu davulu çalan kişi önce Kim hanedanının baş alfasıyla, sonra da birlikte Kraliyetten birisiyle görüşüyordu.

Tıpkı Jimin'in yapacağı gibi...

"Kimsin bakalım sen? Nedir derdin? Neden geldin?" Diye sordu yaşlı alfa. Saçlarından da yüzündeki kırışıklıklar da yaşanmışlıklarını gösteriyordu. Eski kraliçenin babası olabilir miydi karşındaki yaşlı adam?

"Merhaba Efendim. Ben Park ailesinin en büyük evladı, Park Jimin." Dedi ciddi ifadesiyle.

"Park mı? Senin gibi babasının yüksek makamda olduğu biri, hangi konuda sesini duyuramamış olabilir ki?"

Karşında ki adam alaylı bir sesle konuşuyordu. Kim'ler ile Parkların yakın dostluğu dillere destandı, öyle değil mi? Yada yanlış mı biliyordu Jimin?

"Bu davulun herkese, makam, soy , bağ gözetmeksizin herkese açık olduğunu sanıyordum."Dedi Jimin.

"Tabiki herkese açık, ancak başbakanın oğlunun buraya gelmesine gerek kalmayacağı birçok imkanının olduğuna eminim." Gözleri mi savaşıyordu ikilinin?. Omegası sözlerini tehdit olarak algılıyordu ve cevap verme isteğiyle dönüp duruyordu.

"Kendim için burda değilim ne yazık ki, öyle olsaydı geri çevrilecekmişim bunu anlamış olmak iyi oldu." Dedi gülüşlerinin arasında,  sonra gelmek istediği konuya çevirdi gereksiz muhabbeti. Siniri bozulmuştu.

"Kim için buradasın öyleyse?"

Çok fazla zamanları yoktu. Davulun sesi bütün ülkede duyulduğu gibi, Kraliyet sarayında da öyle duyuluyordu. Şenliğin olduğu bir gün olması daha da iyi olmuştu bu yüzden.

"İkinci Prensimiz... Onun için buradayım."

"J-Jungkook mu? Ne oldu ona iyi mi?" Bu soru karşında ki alfadan heyecanla gelmişti. Göz bebeklerinin ne denli hızlı hareket ettiğini görüyordu omega. Yırtıcı benliği her an çıkmaya hazır gibi.

"Prens Jungkook'un şuan nerde oldugunu biliyor musunuz?" Dedi omega, ancak cevap yere eğilmiş başını sallamak olmuştu sadece.

"Ben Kraliyet ailesinden İkinci Prens Jeon Jung-kook'u istiyorum!. Sesimi duyuramayacak kadar sistemleşmiş bir düzeneğin içindeyim. Kimse fikrimi bile sormadan saraya Veliaht Prens için omega adayı olarak alındım. Derslere katılmadığım halde ilk 5'in içine alındım. İstemediğimi dile getirdim. Ama anlamıyorlar...." diye konuştu, bazı şeyleri abartmaktan zarar gelmezdi. O kadın madem böyle üstün görüyordu kendini, asıl üstünlüğü kimin kuracağı belli olmazdı öyle değil mi?

⚜️⚜️⚜️⚜️⚜️⚜️

Odadan çıktığında tam olarak hedefine ulaşmasına az kalmıştı.  Çok mutluydu. Birazdan saraydan gelen görevlileri Kralın huzuruna çıkacaktı.

Karşında ki alfayı bu sürede sorguya çekebilirdi. Sinsi bir tebessüm sundu inatla gözlerini kendinden kaçıran alfaya. Gözlerini kısarak baktı.

"Efendi Kim mi?! Hyung! Bu da ne demek?" Dedi adım adım yaklaştı uzun olana. Dibine kadar girip "Söylemek istedigin birşey var mı bay kim?" Dedi kaşlarını oynatarak omega. Konuşmadan sonra keyfi yerine gelmişti.

"Ah Jimin, dalga geçme lütfen.!" Dedi utanmış mıydı o?

"Hyung ismini söylerken soyunu söylememiş olman zaten dikkatimi çekmişti, anlatmak ister misin?"

trying for my alpha ~JIKOOK~Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang