Ay'a Aşık Kız

9. Bölüm

-Düzenleyemedim Kusura Bakmayın Lütfen -

Not:
Bu bölümde;
Rüzgarın Instagram hesapından gelecek bölümlere spoiler veriyorum.
Ve devamında Rüzgarın gözünden bir bölüm veriyorum.

Hayatımdan Parça;
Ve hayla düğünde şarkı isteği verilir gibi istek alıyorum.
'Yeni Bölümü at artık' diye.
-Kesinlikle Küfürsüz (!)-

Sınır 10 Vote 13 Yorum.
Az zaten :)

İyi Okumalar.
☕

***
Abim dün akşam balkondan atladığı için hastanede ailecek bekliyorduk.
Babam ayakta bir oraya bir şu köşeye gidiyordu sitresli görünüyordu.
Annem ise yanımda hastane koridorlarında olan koltuklara oturmuş ve gözlerinden yaşlar süzülüyordu.
Ben ise belimi duvara vermiş bir babama bir anneme birde saate bakıyordum.

Kötüye birşey olmaz ne bu üzüntü ne bu sitres.
Yani...Naneleri Yerken bize mi sordu?

Abim balkondan aşağı atladı çünkü ; kendisi mal! Sigara içmeye başlamış. Bu günden sonra içeceğini de sanmıyorum zaten.

Neyse, balkonda sigara içerken babamı görmemiş ve babama yakalanmış tabi o zaman bende onları izliyordum, -içtiğim su boğazımda kalmıştı be- sonra mal! kendini o heyecan ile ne yapacağını bilmemiş ve hop balkondan aşağı atmış.
Gerizekalı!

Yani bir kelime ile söylemek gerekirse; 'Mal' benim abim .
2. kattan aşağıya atlamak ne!

Mina ne bekliyorsun senin gibi normal(!) birinin etrafında normal(!) biri varmıdır?
Alınmam mı lağzımdı?
Bir zahmet
Kusura bak yani hiç alınamam.

Tabi Benden başka çeken yok!

Yani ne beklersin ki Öğretmenin masasını uzun eşşek ile kıran,
küçükken " Ela ile Lale ben ölürsem mezarıma gelmesin gelirlerse el ele gelmesinler" diyen. Ben kız doğduğum ve onunla futbol oynayamayacağım diye benim kafama top ile vuran.
Sigara içerken yakalandığı için kendini balkondan 2. kattan aşağı atan bir adamdan ve her an birşey yapacak kapasitesi olan bir Enes abiden ne beklersin?

Sinirden yanaklarıma toplanan havayı sakince bıraktım.
Ben kesin daha fazla çekiceğim de neyse.

Babam şimdi duvarları incelemeye başlamıştı.
"Baba istersen otur..." uykulu sesim zor çıksa da babam duymuştu bana baktı gözleri kızarmış yüzü solmuşdu, hiç birşey demeden annemin yanına oturdu.

İkiside hem yaşlılıktan hemde üzüntüden yüzleri çökmüştü.
Yorulmuşlardı.
"Kahve getireyim mi ?" dedim.
Belki kahve iyi gelirdi onlara?

Tabi bir evde bir hayırsız yeter ben hayırlı evlat olurum.

Babam başı ile onayladı elini cebine attı.
100 TL verdi.
Para üstü bizim.
"Kızım biraz ılık su al" yorgun gözleri anneme baktı "annen için."
Sizi çifte kumrular siziii.
Az ciddi ol!
Sende ciddi ol!
Ben ciddi-
Sus be!
Başım ile onaylayarak kantine gittim.

Fiyatlar uçmuş ya umarım para üstü kalır.
Hay ben böyle hayatı, böyle zamları, böyle ekonomiyi Tövbe Yarabbim.

3 bardak kahve ve 3 şişe su aldım.
Ya baban ve annen aç ise?
Hmm olabilir.
"2 tanede poğaça lütfen" dedim .
Düşünceli evladım işte.
Sanki onlarla doyarlar?
Sanki parada yeter. Sen çok konuşuyorsun iç ses az sus.

Bir elimde karton tepsiye katılmış 3 kahve ve öbür elimde poşet ile salanarak tekrar üst kata çıktım.

Acaba salak abim balkondan aşağı atlayınca ne hissetti?