10.Bölüm

33 8 3
                                    

***
Uykunun kollarında kayıp olmadan önce duyduğum son ses tebessüm ettmeme neden oldu.
"Bende Seni seviyorum" dedi. "Sonsuzluktan bile çok"

***
Sevilmek nasıl bir his? Yada Sonsuzdan çok sevilmek?
Bilmiyordum...
Taki Tamamlanana kadar.

Bir kalbin iki yarısı gibi yada yapboz parçaları gibi bir tamamlama değil.

Daha çok... Ekvator gibi. Deniz ve Gökyüzünün sonsuz gibi göründüğü ve muhteşem bir uyumla birbirini tamamlaması gibi.

Yada

Gün batımında Pembe, lacivert ve bebek mavisi renklerin birbirini tamamlaması gibi.

Belkide başka bir örnek;
Mina ve Rüzgarın birbirini tamamlaması gibiydi.
Sonsuzdan çok sevilmek.

***
*Tanrısal Bakış Açısı*

Kumral çocuğun kolunun altında uyuyan Ay'a Aşık Kız  yada diğer adı ile Mina vardı.
Yorgunluk büyük olmayan bedenini ele geçirmiş gibi uyuyordu.

Kumral çocuk yada Rüzgar sevgilisinin saçları ile oynamaya başlamıştı.
Mina'nın kokusu şimdiden Rüzgarı mayıştırıyordu.

Mina Rüyalarda gezinirken,
Rüzgar düşüncelerde geziniyordu.

Mina Rüyasında huzura kavuşmuşken,
Rüzgar düşüncelerinde hapis olmuştu.
Peki onun düşüncelerini neden onu hapis almıştı?
Gelin size açıklayayım.

Rüzgar kolunun altındaki Mina'ya üzülüyordu.
Abisi hiç olamayacak işlere girmişti.
Daha 18 yaşında fazlasıyla hata yapmıştı.
Ve bu hata ailesini belkide en çok Mina'ya etki edecekti?

Sadece Gelecek Bilebilirdi.

Enes'in çok fazla sorunu vardı.
Mesela sinir hastalığı,
Yada bağımlılık?

Sadece biraz para için bulaştığı işler peki?

Rüzgârın yüzünü buruşturması için bile büyük bir nedendi.
Enes tehlikeli işler yapan adamlara.
Öbür adı ile Mafya topluluğuna bulaşmıştı.

Organ mafyası yada daha farklı bir mafya değildi.
Hatta mafya demek bile eksik kalmazmıydı?

Kumar...
Evet onları açıklamak gerekirse kesinlikle tek kelime bu olurdu.

Alacakaranlık topluluğu.
Kumar oynayarak birden fazla iş adamını borç batağına sapladılar. Ve borçlarını fazlasıyla aldılar.

Hem zeki hemde sayıca çoklardı.
Ve Enes onlardan biri olmuştu.
Gurubun kurucusu 55 yaşındaki Melih Alacakaranlık.
Ve onun sağ kolu 18 yaşındaki Enes Işık...

Hatta Enes Işık durmamış. Sonunda ölüm olduğunu bile bile.
Cemre Alacakaranlık yani Melih Alacakaranlık 'ın kızı ile sevgili olmuştu.

'Ah Enes' dedi Rüzgar.
'En çok Mina etkilenecek ve ben o zaman senin hayatını seveciğim'

Belkide Enes havalı sanıyordu.
Yani nede olsa kendisi daha bir çocuk sayılırdı değil mi?

Hayır, Enes sadece işe yaramaz olmadığını kanıtlamak istiyordu.

Belki kolay olduğunu düşündüğü şekilde yada havalı. Kim bilir?

Ama belli olan tek bir şey vardı;
Enes kendini işe yaramaz sansa da sadece varlığı ile birini mutlu ettmeyi başarıyordu ; Mina.

Ve Rüzgar herşeyin farkında idi.
Mina'ya söylemek için doğru zamanı beklemiyordu.
Hatta kendisi unutmak bile istiyordu.
Ama Bazı şeyleri ders almak için unutmamanız lağzım Rüzgar!

Ay'a Aşık KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin