rüzgar'ın çocuğu (bxb)

17. bölüm

İyi okumalar dilerim..

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın..

                                  ........

                                       .

Alperen'in ağzından;

Adımlarımı hizalamaya çalışırken arabaya doğru yürüyordum. Bu haldeyken nasıl araba kullanacaktım acaba. Arabaya gelerek yerleştim koltuğuma. Gözlerimi kapatarak düşünmeye başladım. Nasıl vurabilmiştim ona. Nasıl yapabilmiştim bunu. Canım yanıyordu... Sol elimi havaya kaldırarak baktım elime ,ona vurduğum elime, sertçe yutkundum. Gözlerimi kapatarak geriye doğru yaslandım. Derin bir nefes çekerek kafamı açmaya çalıştım ama olmamıştı. Yine de arabayı çalıştırdım. Titreyen ellerimle direksiyonu tuttum. Gözlerim hala dolu doluydu ve bu da görüş alanımı bozuyordu. Elimin tersi ile gözlerimi ovuşturarak görüş alanımı açtım. Ayağımı gaz pedalına getirerek bastım. Arabanın hareketlenmesi ile evime doğru yola çıkmıştım.

''Nasıl yaptım lan nasıl?!'' nefeslerim sıklaşırken gözlerim dolmaya başlamıştı. ''Kendimden daha çok uzaklaştırıyorum onu!'' tek elimi direksiyondan çekeren saçlarıma götürerek karıştırdım. ''Seviyorum dediğim çocuğa yapmadığımı bırakmadım lan!'' gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken burnumu çektim. Görüş alanım tekrardan bulanmıştı ama durmaya hiç niyetim yoktu. ''Sevmeyi bilmiyorum ben cidden!'' direksiyonu sağa doğru kırarak kenarı çektim. Daha fazla dayanamayarak hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım. Nefes alamadığımı fark ettiğimde camı açarak nefes almaya çalıştım gözyaşlarımın arasından. Panik olmuştum gerçekten. Arabadan inmek için titreyen elimi kapının kulbuna attım. Kapıyı açınca dizlerimin üzerine düştüm arabanın yanına. Gözyaşlarım ile ıslanmış yanaklarım buz gibi olurken yeni eklenen gözyaşları ısınmasını sağlıyordu tekrardan. Elimi gögüsümün üzerine koyarak ciğerlerimi doldurdum. Ardından geri nefes verdim. Tekrar tekrar yaptım aynı şeyi. Gözüme gelen flash ışığı ile kafamı kaldırdım. Yakalanmış mıydım bu haldeyken gerçekten? Kafamı kaldırmam ile kaçmaya başlayan muhabiri görmem ile seslendim.

''Dur lan dur! Bir şey yapmayacağım dur!'' dediğimde arkasına bakarak durdu. Arabanın önünde bardaş kurmuş bir şekilde oturmuştum. Elimi kaldırarak gel işareti yaptım. Adımlarını seri bir şekilde yanıma yönlendirdi. Karşımda dikildiğinde oturması için yanımı işaret ettim. Şaşırmıştı yaptığım bu harekete. Asıl ben şaşırmıştım nasıl geldin yanıma da oturdun? ''Ne yapacaksın o fotoğrafları?'' diye sordum kafamı kaldırmadan. Artık rahat bir şekilde nefes alabiliyordum.

''Yayınlayacaktım abi'' dürüst insanları severdim. Elimi omzuna atarak ona döndüm kırmızı gözlerimle. Gülümseyerek baktım ona.

''Rahat ol abi deme bana aynı yaştayız neredeyse, yayınlayacaktın öyle mi? Ölüyordum lan!'' sona doğru sesim yükseldiğinde irkilerek önüne döndü. ''Özür dilerim sesimi yükseltmek istememiştim.'' dediğimde bana döndü tekrardan. ''Kötü bir gün bugün benim için'' Heyecan ile bana baktı ee tabi haber kaynağıydı şuan anlatacağım şeyler. ''Sevgilim ile kavga ettik. Evine bıraktım onu, sonra kapısına dayandım. Rezil bir insanım ben gerçekten, ayrıldık daha sonrasında. İşte şimdi de bu haldeyim. Ben gerçekten sevdiğim adama yapmadığım şeyi bırakmadım. Haklı çok haklı ayrılmakta çok haklı. Kırdım döktüm her şeyi aşağılık birisiyim ben.''

''Adam mı?'' dediğinde ona döndüm. Düşünmeden cevep verdim hemen.

''Evet adam, sevdiğim adam, bir problem mi var anlamadım?'' dediğimde kafasını iki tarafa doğru salladı.

''Çok mu seviyorsun onu?'' dediğinde gülümsedim. Bunu sorması hataydı. Onun için bu hale gelmiştim.

''Evet her şeyden herkesten çok seviyorum onu.'' gözlerimin içi parlıyordu muhtemelen şuan. ''Ama onu kaybediyorum yavaş yavaş yaptığım hatalardan dolayı.'' üzgün bir sesle devam ettiğimde düşünüyordu. Ne soracaktı acaba daha.

''Anlıyorum abi seni teşekkür ederim bilgiler için.'' dediğinde güldüm.

''Al sana haber tepe tepe kullan. Sonra bana bir şey olursa vicdan azabı çekme ama...'' dediğimde ayağa kalkarak gülümsedi elini bana uzatarak. Elini tutarak ayağa kalktım. Sendelemiştim ama yine de dengede durabiliyordum.

''Deme öyle şeyler abi.'' dediğinde gülümsedim. Gerçek buydu. Ben göründüğü kadar güçlü bir insan değildim. Özellikle de sevdiklerim söz konusu olduğunda...

''Hadi git sen şimdi.'' dedim arkasını çevirip ittirdim. Dönüp bana baktığında kafamla gitmesini işaret ettim. Arabaya binip hareketlendirdiğimde çoktan gitmişti bile. Evime geldiğimde direkt olarak asansöre yöneldim. Merdivenlerden çıkmak için hiç enerjim yoktu. Asansör geldiğinde içeri girerek katı tuşlayarak kafamı asansörün duvarına yasladım. Kata geldiğimde kafamı zorda olsa kaldırdım. Dairenin önüne geldiğimde kapıyı açıp içeri girdim. Üzerimdeki çeketi çıkartmadan doğrudan yatak odasına doğru ilerledim. Karan'ın yokluğu o kadar belli oluyordu ki. Yatağa kıvrılarak yastığını kendime ektim. Kokusu hala duruyordu. Kokusunu içime çeke çeke uykunun kollarına bıraktım kendimi.

Sabah kapımın çalınması ile uyandım. Alacaklı gibi çalan kapı ile kaşlarımı çattım. Gözlerimi ovuşturarak açtım, başım ağrıyordu çok fazla. Yataktan doğrularak ayağa kalktım. Kapı çalmaya devam ederken yavaşça kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda manejarimi görmeyi beklemiyordum.

''Geç içeri.'' kolumdan tutarak beni içeri doğru savurdu. Ne oluyordu? İçeri geçerek oturma odasına yönedim. Uykum gerçekten de açılmıştı gördüğüm manzara karşısında. Anlamayan bakışlar atarken gelerek yanıma oturdu. ''Ne yaptın lan sen?'' dün gece bir şey mi olmuştu ki acaba. Dizlerimin üzerine koyduğu tablete kaydı gözlerim. Bir haber açıktı. Haberin başlığı ise şu şekildeydi.

'Alperen baykar'ın çalkantılı aşk hayatı gündem oldu' ne aşkı ne hayatı ne oluyrodu burada şuanda. Anlamayan bakışlar ile haberi okumaya devam ettim.

Gece geç saatlerde kadıköy sahil yakınlarında görüntülenen Alperen Baykar'ın kötü görüntüsü görenleri şaşkına çevirdi. Onu görüntülerken yakalanan muhabirimize söyledikleri ise gerçeği gün yüzüne çıkardı. Ünlü futbolcu Alperen Baykar sevgilisi ile kavga ettiklerini o yüzden bu halde olduğunu dile getirdi. Sevgilisini çok sevdiğini ama yaptığı hatalardan dolayı onu kaybetme raddesine geldiğini belirten Alperen Baykar ağzından kaçırdığı tek bir söz ile ifşa olmuştur. Sevdiğim adam diyen Alperen Baykar muhabirimizi de şaşırtmıştı. Buradan anladığımız kadarıyla Alperen Baykar gay olduğunu kabul etmiş oldu. Sizce Alperen Baykar'ın sevdiği adam kim? Biz tahmin edebiliyoruz ama o kişiyi de zan altında bırakmamak için isim vermeyeceğiz. Olay hakkında gelişmeler oldukça güncelleme gelecektir.

Okuduğum haberle gözlerim büyürken gözlerimin önüne gelen anlarla sertçe yutkundum. ''Ne yaptım lan ben?'' şok olmuştum. Sıkıntı ile alt dudağımı dişlemeye başladığımda ayağa kalktım. İleri geri yürümeye başladığımda mantıklı düşünemediğimin farkındaydım. ''Kaldırttıramaz mıyız bunu?'' menajerime itafen konuştuğumda gözlerimin içine bakarak sıkıntılı bir nefes verdi.

''Bu saate kadar her yere yayılmıştır artık çok geç.'' Karan'da okumuştur o zaman. Aklıma geldiğinde yüzüm düşmüştü yine. Kafamı sallayarak sıkıntı ile yanına oturup sosyal medyada gezmeye başladım. Yediğim lincin haddi hesabı yoktu. Okuduklarım karşısında şok olurken gözlerimin dolmasına engel olamamıştım. İnsanlar arasında ölmem gerektiğini düşünenler bile vardı. Eşcinsel olduğum için ölmem gerektiğini söyleyenlerle doluydu bütün her yer...

                                                                             .......

                                                                                 .

Offffffffff gerçekten sıkıntıya girdim ya. Ben linçleri kaldıramazdım muhtemelen. Kafaya çok fazla takıyorum çünkü

Umarım sevmişsinizdir.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 

sizleri seviyorum