2.bölüm

44 16 2
                                    

Merhaba gencolar sizi daha fazla bekletmeden buyrun başlıyalım.

AÇELYA BOZYİL

Nihle hoca hafif tebessüm ederek
"Oooooo kızlar nasılsınız? bu ne güzel sürpriz "

Sülâlenin en büyük leri olduğunu düşündüğüm adam

"Aaaaaaaaaa tanışıyor musunuz?"
"Evet evet bu güzel kızlar benim öğrencilerim."

"Eeee çok güzel yalnız geldiyseniz beraber oturalım diycem ama sofra diye bir şey yok ortada"

Tarık bir adım öne çıkararak
"Hemen başka bir masa
hazırlatıyoruz şadi bey"

Masaların bitiminde ki  alanı göstererek

"İsterseniz siz şöyle oturun hazırlatalım hemen"

Şadi denen adam
"Kızlar sizde gelin hem biraz muhabbet etmiş oluruz"

Böyle salak bir adam görmedim hâla anlamadımı garson olduğumuzu hayır her şeyi geçtim

kıyafetlerimizden bile anlaması gerekiyordu

Berfin adama dönerek

"Yok efendim biz burada çalışıyoruz"

"Siz burslu öğrenciler misiniz?"
"Evet "
"Peki anladım"

Berfin hızlı adımlarla aşşağı indi bende yan yana duran üç masayı birleştirdim

ardından on tane sandalye getirdim hemen aşşağı indim Berfin elime kırmızı masa örtüsü tutuşturmasıyla yukarı çıktım

bu gidişle epey bı basenim olacaktı kocaman örtüyü masaya serdikten sonra Berfinin getirdiği servis tabaklarını
çatalları,kaşıkları,bıçakları ,bardakları ve son olarak peçeteleri koyduk patron bana kısa bir bakış attı

"hazır"anlamında başımı salladım patron koca AKSAR ailesini çağırmaya gitti.

Berfinle beraber aşşağıdan yemekleri getirdiğimizde herkes sandalyesine oturmuştu. Masanın en başında ailenin reisi olduğu belli olan saçlarının tamamı beyaz olan adam oturuyordu diğer ucunda da 50-60

yaşlarında bir bayan oturuyordu

ve yaşına rağmen çok genç gözüküyordu Bayanın sağ tarafında dalgalı saçlı hafif pembe elbiseli 32-36 yaşlarında bir kadın oturuyordu

onun hemen yanında kısa saçlı mavi ojeli  kahverengi elbiseli bir kadın oturuyordu  bayanın sol tarafında Nihle hoca vardı

yanında da eşi diye düşündüğüm bı adam vardı adamın yanında 2tane çocuk sandalyesinde 3-4 yaşlarında ikizler vardı bu durumda nihle hocanın çocukları oluyordu

cocukların hemen yanında 2 tane zibidi vardı birbirlerine vurarak bir şeyler anlatıyorlardı

arada da kahkaha atıyorlardı benim tahminime göre masanın başındaki dayı kızmasın diye gülerken burunlarını kapatıyorlardı

zibidilerin karşısinda ve  yanında birer ciddi adam vardı her ikisinin de saçı kıvırcıktı ve ara ara beyazlıklar vardı Berfin den salatayı alıp masanın ortasına koydum

mutfağa indiğimde Berfinkaselere çorba koyuyordu

"Oooff açelya sitres e girdim ya"
"Sakın ol Berfin halledecez zaten az kaldı

Kaselere corbayı doldurduktan sonra tepsiyi alıp

"Açelya ben bunları götürüyorum sende şurada ki iki ekmek sepetini al gel"

"Tamam geliyorum"

Merdivenlerden hızlı bı şekilde çıkıp geldiğimde patron
"Çok hızlısınız maaşallah"

Ama biz bu imasını duymazdan gelip masaya odaklandık elimdeki sepetlerden bir tanesini bayanın oraya bir tanesini de ciddi adamların oraya koydum.

Berfin elindeki son kaseyi koyduktan sonra tepsiyi aldı afiyet olsunlarımızı ve kısa tebessümlerimizi iletip mutfağa yônelmiştik ki patron
"Mutfağa geçin konuşacağız"

Dedi hiçbir şey demeden mutfağa indik 5-10 saniye sonra patron geldi
"Şimdiden söylüyorum eğer şadi bey yemeği yada masayı ya da herhangi bir şeyi begenmesse artık burada bir işiniz kalmayacak "

Biz yine cevap vermeyince
"Anladınız mı?"

Diye bağırmak zorunda kaldı  hafifçe başımızı salladık

"Bide yukarıda bardak var ama içi boş acele edip doldurursanız iyi edersiniz"

Arkasını dönüp gitmesi baya bı zaman aldı

Berfin dolaptan beş kiloluk  limonata  sürahisi aldıbende su sürahisini alıp beraber yukarı çıktık

Berfin herkesin bardağına limonata doldurdu

bende elimdeki sürahiyi masanın başına koydum

ardından Berfinle beraber aşşağı indik.

2.bölüm sonnn...
Okudunuz için teşekkür ederiz kendinize iyi bakın.

Allah'a emanet olun❤️🔥

GENÇ YALANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin