Real or fake?

103 12 54
                                    

Günün ilerleyen zamanlarında Minho dışarıya çıkıp hava almak istedi. Dışarıya çıktığında bir kaç çocuk Minho'nun yanına geldi. "Minho sen misin?"

Minho sorgular gibi "Evet, neden?" Dedi. Çocuklardan en uzunu "arka tarafta bir gelebilir misin? Bir şey sormam lazım" dediğinde Minho kaşlarını çatıp "Hayır?" Dedi.

Çocuklar ısrar etmeye başlayınca Minho zorla da olsa kabul etti ve arka tarafa gittiler. "Gay olan Minho sensin yani?" "Amacınız ne?" Çocuklar Minho'nun üzerine yürüyünce Minho geri gitti.

Çocuklar Minho'yu duvara sıkıştırdı. "O musun değil misin?" Minho sinirle yanındaki çocuğun özel bölgesine tekme atıp diğerlerinden kurtulmaya çalıştı.

Başarısız olan Minho suratına büyük bir yumruk yiyip yere serilmişti. Minho yerde ağzından akan kanı eli ile kapatırken uzun boylu olan Minho'nun saçından sıkıca tutup geriye çekti.

"Ssnin yaşamaya değer olmadığını biliyorsundur umarım? Kendi cinsinden hoşlanmak ne demek ya? İğrenç şey seni" dediğinde tekme attığı Çocuk Minho'nun göğsüne doğru tekme atmıştı.

Minho acı çektiğini belli eden sesler çıkardığında saçlarını tutan çocuk Minho'yu ayağa kaldırmış, duvara yaslamıştı. "Bu kadar güçsüz olduğunu bilmiyordum demek ki sikilen tarafsın ha?"

Minho'nun suratı sinirli bir hal aldığında önündeki çocuk Minho'nun yüzüne yaklaşmaya başlamıştı.

Çocuk Minho'nun ellerini tuttuğu için pek bir şey yapamıyordu. Gittikçe yaklaşan çocuktan kurtulmak gibi bir şansı yoktu.

Minho'nun dudağından akan kana tam yaklaşmışken çocuk büyük bir darbeyle sağ tarafa doğru yığılmıştı. Minho bileklerini kurtarıp düşmekten son an da kurtulmuştu.

"SENDE- K-" "Benim kim olduğum sizin gibi beyinsiz insanların seviyesini kaldırmaz maalesef. Şimdi kaybolun yoksa Minho'ya yaptığınız şeyin on katını ben size yaparım" dedi Chan öfkeyle.

Çocuklar nasıl kaçacaklarını şaşırıp hızla uzaklaşmışlardı. Chan Minho'ya dönüp "İyi misin?" Dedi. "Saç köklerim koptu sanırım." Dedi.

Chan sessizce gülüp Minho'yu revire götürdü. Hemşire Minho'yu kontrol ettikten sonra gitmişti.

Yarım saat burada kalması gerekiyordu. Bu süre boyunca Chan Minho'nun saçlarını okşayarak uyuya kalmıştı. Minho ise kendi kendine konuşuyordu.

"İnsanları anlamıyorum benim hayatımın kararlarını vermeye neden bu kadar meraklılar?" Diye sordu kendi kendine. Cevap alamayınca Chan'ı izlemeye başladı.

"Teşekkür ederim Chan" dedi. Chan'ın suratını bu sefer o incelemeye başlamıştı.

Eh işte bir zamanlar size zarar veren insanlar, şimdi size zarar veren insanlardan sizi korur. Bu söz Chan için yazılmış olmasa bile.

Bir kaç gün geçse de Chan hala normaldi. Okulun 1 haftalık tatile girmesine yaklaşık dört gün vardı.

Minho bu dört günde de Chan'ın normal olmasını dilemişti. Ama beklediği gibi olmamıştı. Chan bir anda Minho'ya haraketler ve küfürler etmeye başlamıştı.

Minho ilk başta sinirinden olduğunu düşünse de bir zaman sonra onunda sinirleri bozulduğu için o da Chan'a karşılık vermeye başlamıştı.

Çatışmaları daha ileri gidince bu sefer birbirlerine saldırmaya başlamışlardı. İkilinin durmasını Sunghoon sağlamıştı.

"Ne oluyor burada!" Dedi Sunghoon. Chan ve Minho hep bir ağızdan "O BANA DURDUK YERE LAF ATIP, BANA SALDIRIYOR!" Dedi.

Sunghoon'un kafası karışmıştı. Minho patlayan dudağını tutup "şerefsiz." Dedi ve Chan'a nefretle bakmaya başladı.

otobüs vs akraba / Minchan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin