4.bölüm

175 28 70
                                    

"Anne merak etme iyi olacağım" dedim şefkatli sesimle.

Annem hafif duygulu sesiyle "Oğlum sadece endişeleniyorum anlıyor musun? sonuçta gidiyorsun artık ve çok yoğun olacaksın, seni göremeyeceğim bile" dedi.

Annemin içine göçmüş olan yanaklarını öpüp "Sen üzülme sultanım, ben sırf senin için izin alır yine gelirim" dedim.

Annem hafifçe gülüp "Peki peki ama kendini çok yorma olur mu?"dedi.

'Tamam bebeğim sen merak etme, ben kendimi hiç yormayacağım Yeter ki sen iyileş" diyip anneme yavaşça sarıldım o da kollarını belime sarmıştı.

Geri çekilip annemin alnına uzunca bir öpücük kondurdum. Ayağa kalkıp "ilk günden geç kalmak istemiyorum annem, şimdilik görüşürüz! İlaçları asla aksatmıyorsun tamam mı?!"

"Tamam tamam sen merak etme hadi git bakalım arkadaşlarına selamlarımı ilet!"

Söylemeyecektim ama annem olayları öğrenmesin diye mecbur yalan söyleyecektim. "Tamamdır güzelim, ben gittim!" Elimi sallayıp dışarıya çıktım.

Bugün canlı yayın açıp gruba girdiğimi fanlara söyleyecektik. Açıkçası çok heyecanlıydım beni severler miydi?

Maskemi takıp hastaneden çıktım. Şoför beni bekliyordu, kapıyı açıp bindim. Şirkete gideceğimizi söylediğim de yavaşça kafasını sallayıp arabayı sürmeye başladı.

Oraya sadece hayallerim ve annem için gidiyordum, zaten 6 ay sonra birbirimizin yüzüne bakmayacaktık.

10 dakika sonra şirkete geldiğimizde kapıyı açıp arabadan indim. Hızlı adımlarla şirkete girdim ve pratik odasına doğru adımladım.

Birinin kolumdan tutup çekmesiyle sendeledim. Arkamı dönüp baktığımda bu kişinin menejer olduğunu farkettim.

"Kusura bakma seslendim ama duymadın, üyeler seni bekliyor hadi içeri girelim" dedi hafif soğuk sesiyle.

Kafamı sallayıp odanın içine girdim. Üyeler gülüşerek konuşuyorlardı. O an bir kez daha fark ettim bu gruba fazlalık olduğumu.

Menejer kamerayı ayarlarken "canlı yayındayken kelimelerinize ve hareketlerinize dikkat edin! Jeongin'i istemiyorsunuz bu belli fakat kamera önünde onunla iyi anlaşmak zorundasınız!" Dedi sertçe.

Üyeler istemsizce kafalarını sallamıştı. Onlar birer birer koltuklara otururken menejer hyunjin'in yanına oturmamı söyledi.

Hyunjin'in yanına otururken kısık sesle "aptal orospu!" Dediğini duymuştum fakat duymazlıktan gelmiştim.

Sonunda canlı yayın başladığında hepimiz selam vermiştik.

 Bangchan hyung lider olarak söze başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bangchan hyung lider olarak söze başladı. "Merhaba stayler! Nasılsınız? Bugün sizlere güzel bir haberle geldik. Artık grubumuz 7 değil 8 kişilik. Aramıza bir kişi daha katıldı, umarım anlayışla karşılarsınız" dedi ve sözünü bitirdi.

Ayağa kalkıp kameranın önüne geçtim.

"Merhaba stayler! Ben grubun yeni üyesi ve makneasi Yang Jeongin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Merhaba stayler! Ben grubun yeni üyesi ve makneasi Yang Jeongin. 22 yaşındayım
Umarım beni iyi karşılarsınız! Bu grup için elimden gelen her şeyi yapacağım ve en az bu üyeler kadar iyi olacağım. Şimdiden hepinize teşekkür ederim!" Diyip eğildim.

Konuştuğum süre zarfında hyunjin'in yüzünde hep dalgalı bir gülüş vardı. Beni küçük görüyordu ki haklıydı.

Telefonumu elime alıp gelen yorumları okumaya başladım. Çok kötü yorumlar vardı, hem de fazlasıyla. Açıkçası böyle olacağını biliyordum fakat bu kadar ağırını beklemiyordum.

Yalandan da olsa gülmeye devam ederken Chan hyung bir şeyler daha söyleyip canlı yayını kapattı.

Minho hyung sıkıntılı bir sesle "off! Bir de bunlarla uğraşacağız!" Dedi. Diğerleride on hak verirken menejer yurda gitmemizi istedi.

Odadan çıkıp arabaya binmiştik yanımda seungmin hyung otuyordu. Ona baktığımı anlayınca kafasını çevirip bana baktı.

İlk başta kızacak sanmıştım fakat bana gülümseyip "nasılsın?" diye sormuştu. Soruya cevap olarak "iyiyim sen nasılsın hyung!" Diye sorup oturduğum yere pusdum.

Seungmin hyung saçımı karıştırıp "bizimkiler ve stayler için kusura bakma. Onlar içinde zor fakat bunu neden bu yaptıklarını anlamıyorum!" Dedi.

Ben sorun yok dercesine kafamı iki yana sallayıp"sorun yok hyung alışırım." Dedim. Seungmin hyung tekrardan gülümseyip"alışması gereken sen değilsin, onlar" dedi.

Haklıydı ama sesimi çıkarmayıp önüme döndüm sonunda yurda geldiğimizde aşağa inip içeri girdik.

Chan hyung koltuğa oturup "ee jeongin nerede kalacak? Boş yatak sadece hyunjin'in odasında var" dedi.

Hyunjin sinirle soluyup "asla bu aptalla aynı yerde kalmam! Anlıyor musun Chan hyung?!" Dedi.

Daha fazla kavga dinlemek istemediğim için "sorun değil! Ben bu koltukta yatarım" dedim.

Felix sırıtıp "aslında senin layık olduğun yer şu dışardaki çöplük ama" dedi. Seungmin hyung hariç herkes bir anda gülmeye başladı.

Yavaştan yine gözlerim dolmaya başlıyordu. Seungmin hyung beni anladığında "tamam hadi odalara dağılın yoksa herkese 400 sayfalık kitap okuttururum" dedi durumu kurtarmak için.

Herkes odalarına dağılırken bende yastık ve battaniye alıp koltuğa yatıp uykuya dalmayı bekledim...

___________________
Aceleyle yazdim umarım güzel olmuştur.

Nasılsınız Trabzon ekmeklerimmm

Umarım beğenmişsinizdir oy ve yorum yapmayı unutmayın görüşürüzzzz ❤️


YENİ ÜYE°~Hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin