PUSLU GÖKYÜZÜ (TEXTİNG)

0.9

Alp Güneş: Papatya?

Alp Güneş: Birazdan yayını açacağım, eve vardın mı?

Siz: Vardım ama kısa bir işim var da, biraz geç gelebilirim. Sen aç istersen. 

Alp Güneş: Saçmalama, bekleyebilirim seni. 

Alp Güneş: Hem kısa demişsin sorun değil o yüzden. 

Siz: Peki o zaman sen bilirsin, madem bekleyeceksin gelip seçmeme yardım edebilirsin diye düşünüyorum. 

Alp Güneş: Seve seve yardım ederim. Ne seçmen gerekiyor?  

Siz: Öncelikle seni izlerken yemek yerim diye düşündüm ama birkaç işim çıktığından bu saate kaldı. Ve ne yapacağıma dair en ufak fikrim yok. 

Siz: Şimdi diyeceksin ki, bu saati mi buldun diye ama, aç kalmaya dayanamayan bir bünyem var ve acilen birleyler yemezsem her an bayılabilirim. 

Siz: Şakam yok bu konuda. 

Alp Güneş: Ben seni beklerim de, daha basit bir yol da bulmuş olabilirim.

Siz: Ne gibi?

Alp Güneş: Senin canın şuan en çok ne çekiyor?

Siz: Herşeeyyy. Alakalı alkaasız her çey ciden.

Siz: Sanırım en çok pizza çekmiş olabilir. 

Alp Güneş: Adresini gönderebilir misin peki?

Siz: Valide mahallesi, yonca sokak, Göktürk apartmanı daire :5 istanbul-Beşiktaş

Alp Güneş: Birşey farkettim ama, daha sonra bu konu üzerine yoğunlaşacağım. 

Alp Güneş: Şimdi sen kalkıp yayını izlemek için bir yere oturuyorsun, yemek masasında oturmanı tavsiye ederim. 

Siz: Ama yemeek???????

Alp Güneş: Papatya, bana güven ve yerine geç hiçbirşey de hazırlama şuan kendine. 

Siz: Peki o zaman. Bilgisayarımı açayım ben. 

Siz: Gözlerim dolu dolu şuan açlıktan. 

Alp Güneş: Birazdan mutlu olacağından, şuan üzülmeni dikkate almıyorum. 

Siz: İnsafsız adam. 

Siz: Açtım şimdi aç hadi yayını.

Alp Güneş: Tamamdır. Açıyorum hemen. 

***

Burda Papatyaya ne abarttın be demezsek sevinirim. Bende onun gibiyim de biraz. Aç kalınca bayılacak gibi olup direkt biyere yaslıyorum bedenimi yere düşmemek için.