11.

87 53 11
                                    

Uzun bir aradan sonra tekrardan merhaba dostlarım .🧚🏻‍♀️🎄🫀🦋
Bölümümüze geçelim :)

Girayla yaklaşık 30 dakikadır kamyonla yolculuk yapıyorduk. Giraya nereye gittiğimizi sorduğumda "sürpriz söyleyemem" demişti.

Allahım sürprizler sürprizlerrr

Kamyon durduğunda pencereden dışarı baktım. Bir esnaf lokantasının önünde durmuştuk. Normal çarşı içerisindeki lokantalarda değil baya baya bir benzin istasyonunun yanında ve aynı bizim gibi etrafında bir sürü tırlarla dolu olanlardandı.

"Madem tır şöförü olduk, adettendir birde dinlenme tesisinde yemek yiyelim dedim."

Girayın gülümseyerek söylediği cümle benimde gülümsememe neden oldu.

Yok kanka ya biz çok normal bir çiftiz.

"O zaman madem buralara kadar geldik seninle bir kuru fasülye pilav gömmemiz yok mu?"

Sesimi özellikle kalınlaştırıp dayılar gibi konuşmuştum. Birazda nefes nefese kalmış gibi.

"Dayı günde kaç paket sarma tütün içiyorsun sen ciğerler bitik gibide biraz."

"Napalım be dayısının kendimiz dertlerimize deva bulamayınca böyle şeylerde şifa arar olduk."

Ay şair gibi konuştum. Aslında bende cevher varda ortaya çıkarmama yardımcı olan yok.

"Açelya keşke ben kara kara bu kamyonun arkasına ne yazı yazdıracağımı düşüneceğime sana danışsaymışım keşke. İyi kamyon arkası yazılar yazacak cevher var sende."

Ben kendimi Necip Fazıl kotasında görürken insanların beni yakıştırdığı şeye bak.(aslında olabilir belkide neyse...)

"Ben burda kendimi Namık Kemal kadar cevherli görüyorum senin beni yakıştırdığın şeye bak."

"Emin ol Namık Kemal senin şu sözlerini duysaydı mezarında ters dönerdi."

Giray kahkaha atmaya başladığında benimde gülesim gelmişti.

Gülmenin bu çocuğa çok yakıştığını söylemişmiydim daha önce?

"Adam zaten mezarında ters döne döne kendini toprakla bütünleştirecek ."

Gülerek kamyondan indik ve lokantaya doğru yürümeye başladık. İçeri girdiğimizde dışarının ayazlı havasına zıt içerisi çok sıcaktı. Giray'la gözümüze kestirdiğimiz en kenardaki yanında soba olan masaya oturduk siparişlerimizi beklemeye başladık.

Aslında sobanın üzerinede mandalina kabuğu koyasım gelmedi değil.

"Bu hayatta demekki senle kuru pilav date'i yapmakta varmış reis."

"Kızım sende başıma Süleyman Çakır kesildin"

"Süleyman Çakır diye iyi dedin. Unutturma seninle bir gün Kurtlar vadisi date'ide yapalım."

"Bence bir arada diriliş Ertuğrul izleyelim."

"Diriliş Ertuğrul'da sadece Moğollar sahnelerinin güzel olduğu kanıtlanması gereken bir gerçektir bence."

"Hayır Bizans'lar daha iyi bence. Hatta ilk sezondaki falan mükemmel bana göre"

"O sana göre canım"

Giray'la biraz daha sohbet ettikten sonra siparişlerimiz gelmişti.

En sevdiğim menü; kuru fasülye, pilav, soğan ve ayran.

"Afiyet olsun. Hadi al ayranınıda açayım."

Ayranıma uzanıp açtı, bardağıma boşalttı.

"Kuru fasulye ayran ben sana hayran koçum."

"Senin bu kıroluklarını napacağız biz ya. Normalde bunları benim yapmam gerekmiyormu?"

"İzlediğin dizilere göre belki senin yapman gerekir ama benim kitabımda kadın erkek eşittir aslanım. İstersen sende naz yapabilirsin yani."

"Gelin evi naz evi derler, damat evi nazlı olmaz."
Giray'ın söylediği cümle bana bu anı 2. Kez yaşıyormuş gibi hissettirdi.

Dejavu yaşıyorum şuan.

Siz: Gelin evi naz evi derlerde damat evi nazlı olmaz (4 ay önce)

~🌺Selamm🌺~
🌺Nasılsınız ben iyiyim teşekkür ederim.🌺
🌺Uzun bir aradan sonra tekrar bölüm attım umarım beğenirsiniz.🌺

Açelyayla Giray'ın date mekanını nasıl buldunuz?

ALBENİ||texting||Donde viven las historias. Descúbrelo ahora