ORMANDA KAYIP

DOĞRULUK MU? CESARET Mİ?

Canlarım biliyorsunuz ben artık her hafta 2 bölüm atmaya karar verdim pazartesi ve perşembe günleri bunu tekrardan size bildirmek istedim...

Ve canlarım bu gün size bir hedef belirleyeyim dedim. Bu bölüme en az 5 oy ve en az 20 yorum gelirse eğer belki bir sonraki bölümü erken yayınlayabilirim. Hadi beni sevindirin ve bu günkü hedefimiz 5 oy ve 20 yorum olsunnnnn❤❤❤

Keyifli okumalarrr❤❤

"Alaca hey! İyi misin 3 kere seslendik" demişti Yaprak. Ben ise bir noktaya bakakalmıştım. "Alaca iyi misin" diyordu ağabeyim. Yerimde titredikten sonra onlara baktım. "İyiyim sadece dalmışım" dedim. "O zaman soruyu soruyorum" dedi Ateş. Başımı tamam anlamında salladım. "D mi? C mi?" Dedi. "Doğruluk" diye yanıtladım kendimden emin bir şekilde.

Bihmillah inşallah aklımdaki sorulardan birini sormaz

"Gönder gelsin" dedim cesurca. Aklımdan bin tane soru geçerken Ateş en korktuğumu sormuştu. "Hayatında hiç aşık oldun mu?" .

Eyvah ben buna nasıl cevap vereceğim şimdi ağabeyim tam yanımda duruyor 'evet' desem beni mahveder. Ayvayı yedim. Yalan da söyleyemiyorum.

"Eee şey....." diyebildim. Ağabeyim kaşlarını kaldırmış merakla bana bakıyordu. Ben ise kıpkırmızı olmuştum! "Alaca iyi misin kardeşim kıpkırmızı oldun yoksa aşık oldun mu?" Diye sorunca içimden tam şu anda ölmeyi diledim. En azından bir şey olsun. Küçük bir deprem falan. O zaman belki kurtulabilirim.

"Hadi ama Alaca saatlerce seni bekleyemeyiz ya" diye isyan etti Gökçe. Bu sorunun aynısını sana soracağım Gökçe! Bakalım o zaman böyle kolay konuşabilecek misin?! "Ağabey şimdi söyleyeceğim ama kızmak yok tamam mı?" Diye ağabeyime sorduğumda sıkıntıyla derin bir nefes aldı. "Oldun değil mi Alaca? Aşık oldun!" Dedi. Bağırmıyordu ancak sesi çok kalın çıkmıştı. Başımı öne eğip gözlerimi ağabeyimden çektim. Büyük bir sessizlik olmuştu. "Kızdın mı?" Diye masumca sordum. Gözlerinin içine baktım ve dudaklarımı büzdüm."Kızmadım" dedi. Ne ne? Kızmamış inanamıyorum Allah'ım ağabeyimin içine melek girmiş . "Gerçekten mi?" Dedim inanamamış bir şekilde. "Evet Alaca kızmadım herkes aşık olabilir bende aşık oldum" dedi. Gökçe'ye bakıyordu. Gökçe gözlerini kaçırdı. Ateş'in sırıttığını görmüştüm ama bu sadece bir kaç saniye sürmüştü. Sonrasında tekrar eski haline gelmişti. Şişeyi çevirdim. İşte bu! Allah'ım başka bir şey dilesem olacakmış şişenin soru kısmı bana cevap kısmı ise Gökçe'ye gelmişti.

Keşke milyarder olmamızı falan isteseydim. Belki olurduk.....
Şimdi elime düştün yengeciğim pardon pardon Gökçeciğim

"Soruyorum o zaman" dedim. Aklımdan çok fazla şeytanca fikirler vardı. En güzelini seçtim.

Umarım cesaret dersin yenge.... ay pardon Gökçe

"D mi? C mi?" Dedim. Sabırsızlıkla onun vereceği cevabı bekliyordum. Derin bir nefes aldı. "Cesaret" dedi.

Ayy bu gün neden tüm istediklerim oluyor?. Allah'ım milyarder olmak istiyorum!

"Ağabeyimi öp!" Hadi bakalım bombayı patlattım. Yapmazsa daha büyük bir cezası var! Yapmak zorunda! Ağzımdaki şeytani gülüşü saklayamıyordum. Gökçe ve ağabeyimin yüz ifadesi aşırı komikti. Ben sinsi sinsi sırıtırken ağabeyim beni öldürecekmiş gibi bakıyordu. Kahkaha atmaya başladım. Yüz ifadeleri ve tepkileri çok komikti. Kahkalarla gülmeye başladım. "Gülme Alaca" dedi ağabeyim. Aslında Gökçe'nin onu öpeceği fikri çok hoşuna gitmişti bunu biliyordum! Ancak bunu belli etmiyordu. Ben kahkahalarımı büyütüp başımı geriye attım. Elimle bacaklarıma vurmaya başlamıştım gülmekten. Diğerleri de benim bu halime gülüyorlardı. Sadece Gökçe ve ağabeyim gülmüyordu. Ağabeyim aslında kıkırdıyordu. Gökçe'nin ise rengi atmıştı.