Hyunlix Zorba+Omegaverse

-5-

"Ni-ki:Felix ben..."

"H:Felix!!"

Arkamdan adımı duymam ile arkamı döndüm. Ne!! Hyunjin bize doğru koşuyordu.

"H:Felix benimle gelmen lazım."

"F:Ne! Neden??"

"H:Ya sorgulama gel işte."

"F:Tamam Ni-ki sonra görüşürüz."

Hyunjin'den;

O çocuk ve Felix bir süre sohbet ettikten sonra kalkmışlardı. Ben de peşlerinden takip ettim. Şu anda bunu neden yaptığıma dair hiç bir fikrim yok. Bunlar ormanın derinliklerine doğru gidiyorlardı şayet burda ben bile kaybolabilirim. Ne işleri var ki burda??

Bi anda durdular. O çocuk Felix'in karşısına geçti. Bu da ne! Aşk itirafı falan mı? Hayır olamaz!? Birşey yapmalıyım heh buldum.

Ama hemen gitmeliyim. Onlara doğru koşmaya başladım.

"H:Felix!!"

"H:Felix benimle gelmen lazım."

"F:Ne! Neden??"

"H:Ya sorgulama gel işte."

"F:Tamam Ni-ki sonra görüşürüz."

Adı Ni-ki mi? Daha yeni tanıştığı birisi ile bu kadar samimi olmak iyi mi? Belki niyeti kötü. Off ne saçmalıyorum ben.

Felix'ten;

"F: Söyle Hyunjin ne oldu."

"H:Şeyy..."

"F: Neyy..."

Tam o sırada bir ses duymuştuk. Öğretmen duyuru yapıyor galiba.

"H:Heh öğretmen duyuru yapacaktı. Eksikliğinin fark etti sizi çağırıyor yani onun için."

"F: İyi de bunu onun yanında da söyleyebilirdin??"

"H:Öğretmen öyle dediği için kafam karışt- Off hem sanane bee. Ben keyfim ve kahyası öyle istedik sana mı sorcam!?"

"F: İyi öyle olsun. Şuan seninle uğraşamam zaten."

Ni-ki'nin yanına geri döndüm.

"F:Gel Ni-ki duyuru yapacakmış öğretmen gidelim biz de. Bu arada sen ne diyecektin?"

"Ni-ki:Unuttum. Neyse önemsiz bir şeydi zaten. Boşver"

"F:Peki."

Öğretmenin yanına gittik. Herkes buraya toplanmıştı. Daha kahvaltıya yarım saat vardı. Bu kadar önemli olan duyuru neydi?

Bizimkileri görmemle Ni-ki'ye veda edip onların yanına gittim.

"F:Noluyo burda neden hoca herkesi toplamış daha kahvaltıya yarım saat var."

"J:Bilmiyoruz ki kanka bizde yeni geldik zaten."

"Jeong:Evet hyung bak gözlerimden uyku akıyor."

"F: Uykucu tilki senii."

Bu dediğimle gülmeye başlamıştık. Ama ben yine ve yine üzerimde birinin bakışlarını hissediyorum. Sanki kampa geldiğimizden beri birisi beni sapık gibi izliyor. Etrafıma bakınmaya başladım. Kim bana bakıyordu en azından onu bulmaya çalıştım ama yok. Gizli nişancı mübarek neredeyse.

Kafama takmamaya çalıştım o sırada hocanın sesi duyuldu.

"Hoca:Dinleyin beni maalesef bu akşamki yağış ve fırtına yüzünden bu gün kamp alanını terk edeceğiz bu yüzden saat 6 da valizleriniz hazır olsun. Gitmeden önce çadırlarınızı yine eşinizle toplayıp görevliye vereceksiniz. Duymayan var mı!?"

Sona doğru sesini yükselterek konuşmuştu. Ortamdan çıt çıkmayınca yeniden konuştu.

"Hoca: Tamam o zaman dağılabilirsiniz şimdi."

Bir yandan çadırıma doğru ilerlerken bir yandan mutluluk yaşıyordum. Abimi daha erken görebilicemm. Çadırında telefonumu alıp geri bizimkilerin yanına döndüm.

"F:Jeongin?"

"Jeong:He?"

"F:Amk Changbin'e bakmasana anlayacak şimdi. Yiycekmiş gibi bakıyorsun."

"Jeong:Felix?"

"F:Efendim?"

"Jeong:Sence o da beni seviyor mu dur?"

"F:Jeongin hevesini kırmak istemem ama Hyunjin ve tayfası homofobik biliyorsun. Bu aşk sadece sana zarar verir ve ben de bunu istemiyorum. Sana hemen bırak vazgeç demiyorum tabii ama biraz mesafe koyarak zamanla bırakabilirsin aşkını. Zor birşey hislerini sen seçmiyorsun maalesef ama duygularınla oynanmaktansa vazgeçmak daha iyidir. Bir arkadaşımdan biliyorum sen ondan uzaklaşmazsan her yakın hareketinde daha da umutlanacaksın ve sana aşık olduğunu sanacaksın. Açıldığında da reddedilirsen çok üzülürsün."

"Jeong:Çok teşekkür ederim Felix galiba bu hayatta beni en çok önemseyen sensin annemden babamdan hatta benden bile. Ben bile bu kadar düşünmemiştim kendimi çok saol arkadaşım."

"F:Ben sadece üzülme diye yaptım seung arkadaşlar arasında hiçbirşey bu zaten kahvaltı saati yaklaşıyor gel gidelim hadi."

"Jeong:Tamam,hadi"

_________________________________________

Bu bölümlük bu kadar söylicek bir şeyim yok o yüzden.

Bir sonraki bölümde görüşürüz❤️
muah.💋