Zaman Işını (LeviHan)

6. Bölüm

Aksiyonlu sahneler artık başlıyor diyelim bundan sonra bölümler için daha çok uğraşacağım ama sınav haftam olduğu zamanlar salabilirim bilginize.

İyi okumalar<33

___

Kai uçan arabayı park ettikten sonra on bir kişilik grup araçtan indiler. Görünürde pek birşey yoktu fakat Andrew bir aura hissediyordu.

Elindeki aleti çıkardı ve bir kaç kod yazdı. Ekranda beliren bir bina ile Andrew sırıttı.

"Sanırım aradığımız yeri bulduk." dedi ve aleti kaparak cebine soktu.

"Şuan da plan yapmak isterdim fakat ne olacağını maalesef kestiremiyoruz. O yüzden sadece birlikte kalın kimse ayrılmasın."

Judas korku ile Hange'nin sıktı. Hange ise üzgün bir şekilde Judas'a baktı fısıltılı bir tonda "Bunları yaşamanı istemezdim tatlım. Lütfen bizi bağışla fakat sağ salim bir şekilde görev tamamlanacak sen ise tekrardan o eğlenceli hayatına dönüp okula gideceksin." dedi.

Judas annesinin söylediklerinden dolayı korku dolu yüzünün yerine zevk aldı.

"Açıkcası bu aksiyonlu hayatı sevmeye başladım." dedi. Hange bunun duyduğuna sevindi ve "İşte benim oğlum!" diyerek Judas'ın saçlarını kaşıdı.

"Tatlı anne oğul muhabbetinizi bölüyorum fakat Dört Göz, çene çalacağınıza işe odaklanın yoksa sonunuz kokuşmuş bir ceset olacak."

Hange oflayarak önüne döndü. Umarım bu zorlu görevden sağ salim bir şekilde dönerlerdi. Çünkü devler ile dolu olan o hayatını çok özlüyordu.

Bunları düşündüğü sırada mavi renkli neon bir ışın Levi ile Hange'nin arasından geçip ağaca çarptı.

- Attack on Titan Evreni -

Levi ile Hange uzun bir süredir kayıptı. Bunlar yetmezmiş gibi Komutan Erwin ile acemilerden Eren, Mikasa, Armin, Jean, Connie ve Sasha rahatsızlanmıştı. Duvarlar sürekli yenileniyor, Keşiflere daha az çıkılıyordu. Neden böyle oldukları ise ayrı bir gizemdi.

Erwin bitkin bir şekilde yatarken odasının kapısı çaldı "Gir!" komutunu verdikten sonra Yüzbaşı Mike ve Komutan Pixis odaya girdi. Erwin doğrulmak istediği sırada sırtına giren ağrı ile inleyerek tekrardan yattı.

"Kendini fazla yorma Erwin. İyi olup olmadığına bakmak ve gelişmelerden haberdar ol diye geldik. Kendini zorlaman için değil." Gülümseyerek söyledi Pixis.

Mahcup bir tonda "Kusura bakmayın Komutan Pixis. Böyle bir durumda rahatsızlanmamam gerekirdi. Üzgünüm." diyerek mırıldandı Erwin. Bünyesi sağlam olduğu için genellikle rahatsızlanmazdı fakat durduk yere neden böyle bir halde olduğunu bilmiyordu.

"Yo yo yo! Özür dilemene gerek yok. İnsanlık hali olur bu tarz tatsız olaylar. Sen dinlenmeye bak işlere odaklanmaya değil."

Erwin kafasını salladı ve derin bir nefes aldı.

"Acemi birliği ne durumda"

Erwin'in sorusunu sessizce duran Mike yanıtladı.

"Onların durumuda seninki gibi. Fakat şu Ackerman diğerlerine göre daha iyi bir durumda. O yüzden ara sıra bizimle keşfe gelebiliyor."