ŞİMDİ

41 6 1
                                    

ÇOK UZUN ZAMAN OLDU SEVGİLİ OKURLARIM...
SİZİ DAHA FAZLA MERAK İÇERİSİNDE BIRAKMAYAYIM DEDİM ...
VE KİTABIMIN YENİ BÖLÜMÜ İLE KARŞINIZDAYIM DOSTLAR...
KEYİFLİ OKUMALAR☺️

O küçük kıza ne mi oldu ?Artık büyümüş 23 yaşında güzel bir genç kız oluvermişti.
Babasını soracak olursanız?
Babasını sadece bir kez görmüştü :Annesi ile babası boşanacağı sırada adliyede ...
Gelin o karanlık geceden sonra Mine'nin hayatında neler oldu ,ondan dinleyelim ...

"Geçmiş beni hayal kırıklığına uğratmıştı.Ama ben yılmamış ,yıkılmamış ,hep çalışmış ,çabalamış ,hayatta en iyi olmak için elimden geleni yapmıştım ve yapmaya da devam edecektim.O geceyi hiç unutmamıştım .
Babamı hiç unutmamıştım .Daha doğrusu unutamamıştım.Unutmak istemiştim ama başaramamıştım .Onu hiç aramadım.Neden arayayım?
O beni aramış mıydı?Hayır aramamıştı.
Ona öfkeliyim ,hemde çok...
Onu özlemiş miydim ?Bu soruyu defalarca sordum kendime ...
Ne özlemesi ,gölgesini görsem sarılırım ."

Günlüğüme bunları yazarken ,gözümden bir damla yaşın akmasına engel olamadım.Zor geçen yıllarım olmuştu.
Ama her gün günlüğümü elime aldığımda babamdan bahsediyordum. Her şey ,bana onu hatırlatıyordu.Buna engel olamıyordum. Ama güçlü durmuştum her zaman ...
Kendi ayaklarının üzerinde duran genç bir kızdım artık...

Günlüğümü anahtarladım ve anahtarı boynumdaki kolyeye astım.Bu günlük benim 7 yaşından beridir bütün düşüncelerimi,sevinçlerimi,hüzünlerimi yazdığım hazinemdi.Ona gözüm gibi bakıyordum.Belki de onda kendimi ,o kaybolan çocukluğumu arıyordum.Yatağımın yanındaki komidinin 2. çekmecesine günlüğümü yerleştirdim.Yatağıma uzandım çok yorucu bir gün geçirmiştim.Bugün ki hastaların dertleri ,sıkıntıları hiç bitmemişti.Ama mesleğime aşıktım ben ...
Belki de babam DİŞ HEKİMİ olmamı istediği için aşıktım bu mesleğe...
Bu düşünceler ile uyuyakalmıştım...

Sabah alarmın sesi ile uyandım. Saat 07:00 idi.
Yataktan güçlükle koptum ve banyoya yöneldim.Ilık bir duş aldıktan sonra kendime gelmiştim.
Aşağıya indim.Canım annem kahvaltıyı hazırlamıştı.Bora abim masada her zamanki yerine oturmuş kahvaltısına başlamıştı.
Bende hemen anneciğime sarıldım.Böyle sevgi gösterileri yapmayı çok severdim.Böylelikle annemin kalbini sürekli fethederdim .Abimlerden bir sıfır öndeydim .
-Bugün nasılsın sultanım ?
-İyiyi gülüm .Geç otur .Ben de kahveni doldurayım.
Abim bana gözlerini eğerek baktı:
-Yalakasın kıvırcık ,bunu kabul et .
Abimin yanına yaklaştım ve :
-Abim ,dedim omzuna dokunarak.
-Sen yine günündesin bakıyorum,dedim.
Abim gülerek:
-Hadi geç otur kıvırcık .
Bugün herkesin keyfi yerindeydi ve tabi benimde...
Çünkü bugün abim İbrahim gelecekti.Askerliğini bitirmişti.O yüzden herkesin neşesi pek yerindeydi.

Geçip yerime oturdum .Kahvaltımı hızla bitirdim.Bugün erkenden muayeneye gitmem gerekiyordu.Bir çene ameliyatı olacaktı.
Bugün çok yoğun bir gün daha beni bekliyordu.

Masadan hızla kalktım.Odama çıkıp hazırlandım .Aşağıya indiğimde abim kapıda bekliyordu.Bana döndü ve :
-Kıvırcık gel seni arabayla bırakayım. Anneme döndüm:
-Dikkat et anneciğim kendine ,hadi görüşürüz .

Abimle arabaya atladık. Abimle yol boyunca muayeneden bahsettik.Birkaç eksik dışında muayenede bir sıkıntı yoktu ve her şey iyi gidiyordu.Abim yardım etmişti de bu muayeneyi açmıştık.Ve birde Doruk Hoca'nın yardımı olmuştu.Birlikte açmıştık bu maayaneyi .

15 dk içinde muayenenin önündeydik .Abime teşekkür edip arabadan hızla indim ve abim arabasıyla gözden kaybolana kadar arkasından baktım.
Sevdiklerim güvende ve iyi olsunlar istiyordum.Kim istemezdi?
Muayeneye giriş yaptım .Danışmada her zamanki gibi Figen abla vardı.Figen abla balık etli ,çok iyimser bir kadındı.Kocasından ayrılmıştı ve iki çocuğu vardı.Onlara bakmak için burada çalışıyordu.Onu işe aldığım için hiç pişman olmamıştım.İşini hakkı ile yapan bir kadındı.

Beni görünce gülümsedi:
-Günaydın, Mine Hanım .Hoşgeldiniz.
Ameliyat birazdan başlayacak.Vaktinde geldiniz.
2 numaralı ameliyathanede asistanlar ve Doruk Bey hazırlanıyorlar.
-Tamam ,Figen abla .Ama sana kaç defa bana Hanım deme dedim .Bir dahakine bozuşacağız ona göre...
-Ağız alışkanlığı kusura bakma Mineciğim.
Hemen hazırlandım ve 2 numaralı ameliyathaneye geçtim .Hastamız 50 yaşlarında bir hanımefendiydi.
Kendisiyle sohbet etme imkanımız olmamıştı.
İnşallah ameliyatı iyi geçecekti.Doruk Hoca ve ben bunu başaracaktık.İnanıyordum.
Doruk Hoca 45 yaşında çok bilgili biri idi.
Benim  akıl hocamdı.Ona çok şey borçluydum.O olmasaydı bu kadar kısa sürede ,bu akademik başarıyı yakalayamazdım.

Ameliyatımız 2 saat içinde bitmişti.Başarılı bir ameliyat geçirmiştik.Hanımefendinin durumuda gayet iyiydi.Her şey yolunda gitmiş ise 1 saate uyanacaktı. Ona bir oda ayarlamıştık ve hanımefendiyi oraya aldık.

Uyanana kadar başında beklemeye karar vermiştim.Çünkü uyandığında yanında biri olmalıydı.Tek başına ameliyata girmişti.Refakatçisi yoktu.Dolayısıyla üzülmüştüm .Yanında beklersem içim rahat edecekti.Zaten hanımefendi ameliyattan dolayı 3-4 gün konuşamayacaktı.O yüzden burada olacaktı ve onunla ilgilenecektim.
Ben böyle düşünürken asistanım  ve ayrıca en yakın arkadaşım Aynur odaya girdi:
-Buradamıydın?Seni arıyorum sabahtan beridir.3 katlı muayenede senin için 10 tur attım .
-Ne oldu ?Önemli bir şey  mi var?
-Abin gelecekti ,unuttun mu?
-Evet ,tamamıyla aklımdan çıkmış.Benim hemen çıkmam gerek .Sen hanımefendinin başında bekle .Uyandığında yanında birilerinin olması ve onu bilgilendirmesi gerek.
-Tamam ben beklerim.Sen çık hemen .
-Tamam ,çok sağol.

Odadan çıktım.İşe o kadar çok dalmıştım ki abimi unutmuştum.Saat 12:34 idi.Abim çoktan gelmiş olmalıydı ve ben bunu unutmuştum.Odama yöneldim.Masadan telefonumu aldım.Hemen hazırlandım ve muayeneden çıktım .

Eve yürüyerek gitmek istiyordum.Hava bugün güzeldi.Güneşli ve insana huzur veriyordu.

25 dk içinde evin önündeydim.Açık hava ve güneş iyi gelmişti.Kendimi çok enerjik hissediyordum.Sanki 1 saat önce zorlu bir ameliyat yapmamış gibiydim.

Kapıyı çaldım.Abim gelmişti.Asker ayakkabıları kapının önündeydi.Çok heyecanlanmıştım.Kapıyı annem açtı.Yüzünde güller açıyordu.Ayakkabılarımı hızla çıkardım.O sırada annem :
-Nerdesin kızım?Abin geleli kaç saat olmuş sen yeni geliyorsun.
-Kızma sultanım.Ameliyatım vardı.
İçeriye girdim .Abimlerin sesi üst kattan geliyordu.Merdivenleri hızla çıktım.Abim asker kıyafetleri ile koltukta oturmuştu.Kapıdan beni görmesiyle ayağa kalktı ve sıkıca sarıldık .Çok özlemiştim.Beni kendinden uzaklaştırdı ve:
-Benim kıvırcığım.Büyüdün mü sen ?
-Ya abi ? dedim kıkırdayarak .
-Sizi çok özlemişim ,dedi ve tekrar sarıldı .
Canım abim bende onu çok özlemiştim.Biz böyle sarılırken annem ve Bora abimde bize bakıyorlardı.Annem duygulanmıştı.Abim annemin ağladığını gördüğünde :
-Ne ağlıyorsun sultanım.Artık hep beraberiz.Ayrılık yok artık.Ağlama sultanım ,dedi ve beni bırakıp bu sefer anneme sarıldı.
Özlemiştim abimi ...Uzun zaman olmuştu onu görmeyeli.Bu akşam ailecek çok mutlu zaman geçirdik .

Keşke babamda olsaydı diye geçirdim içimden .
Ama yoktu ve hiç bir zamanda olmayacaktı.
Onu affetmeyecektim.Böyle bir ihtimal yoktu.

AH MİNECİM !
BABASINA ÇOK SİNİRLİ.
SİZCE MİNE BABASINI AFFEDECEK Mİ?
YADA DAHA DOĞRUSU EĞER BİR GÜN BABASIYLA KARŞILAŞIRSA ONU AFFETMELİMİ?
SİZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ ?

BİR DAHA Kİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE ...
HOŞÇAKALIN...🤗

HER ŞEY MÜMKÜNWhere stories live. Discover now