Dokuzuncu Bölüm: Her Şey Daha Yeni Başlıyordu

47 24 1
                                    

Yüzü görünmeyen kişi onu öyle sert tutuyordu ki Emilie hiç hareket edemiyordu. Silüet bileğine takılı, deri kolluktan küçük ama keskin bir hançer çıkardı. Hareketleri fazla hızlıydı, hançeri Emilie'nin boğazına doğrulttu. Zindandan yavaşça çıkan Donovan'ın omzundan tutup geri çıkmasını istemesiyle geriye çekildi ve yüzünü örten kapüşonunu açtı. Sıkıca at kuyruğu yapılmış siyah saçları ve onu öldürecekmiş gibi bakan sert gözleri ortaya çıktı. Sağ gözü mor, sol gözü ise siyahtı.

Donovan "Sakin ol Eloise." Diyerek onu yatıştırmaya çalıştı.

Eloise elindeki hançeriyle oynadı, onu elinde çevirdi. "Bu halde, bir idam mahkumu olarak yanında bir kraliçe varken rahat olması gereken kişi ne sensin ne de ben."

Emilie şaşkınca "Sen oradan nasıl..?" derken Donovan sırıtarak "Anlamadığınızı söylemeyin leydim." Diye açıkladı.

"Bunların hepsi bir plan mıydı?" Emilie bir Donovan'a bir Eloise'e bakarken kaşlarını çattı.

Donovan keyifle gülümsedi. Yüzünün halini, her tarafına bulaşmış kanı hiç sorun etmiyordu sanki. Hepsi onların minik oyunuydu. Donovan bilerek yakalanmıştı. Yıllar önce yarım bıraktığı işi bitirmeliydi değil mi? Grupça bir plan yaptılar, Donovan görevi gereği sabah devriyesine çıkan şövalyeleri bulmuş ve hepsini planı gereği yolundan çekmişti. Ardından tek yapması gereken ikinci devriyedeki şövalyelere yakalanmak olmuştu, ufak bir kaçma teşebbüsü ile de bunu daha gerçekçi kılmıştı.

Emilie "Tüm krallıkların hükümdarları etraftayken Kral Derek'e mi saldıracaksınız? Etrafta güçlü birçok hükümdar olduğundan bahsetmiyorum bile." Dedi. Başını onaylamaz şekilde salladı. "Akıl kârı değil."

"Leydim, Eloise ikimizi de boğmadan önce benimle konuştuklarınızı anlatmaya ne dersiniz?" Donovan bakışlarını gözlerini kısmış onları izleyen Eloise'e çevirdi.

Emilie bu iki manyağın arasında ne arıyorum der gibi derin bir iç çekti. "Bu akşamdan sonra Sragon ile Afreya'nın arası bozulacak. Sizden bana savaşta yardım etmenizi rica ediyorum."

Eloise "Peki bunu ne için yapacağız?" diye sordu ölümcül bakışlar atmaya devam ederken. Hançerini bileğindeki deri kolluğa geri taktı.

"Eğer yardım ederseniz bu zaman kadar olan bütün suçlarınız affolacak, hakkınızdaki yakalama emri kalkacak. Savaştan sonraki hareketleriniz ise sizin kararınız."

Donovan "Şimdi çıkalım. Hazırlanmamız gerek. Daha fazla oyalanırsak başaramayacağız." Dedi Eloise'e dönmesini işret ederek.

"Balo saati geldi ve diğer krallıkların hükümdarları da salonda olacak saldırı için uygun bir zaman değil. Kazanmanız çok zor." Dedi Emilie. Krallıkta onca şövalye ve diğer krallıkları hükümdarları varken saldırı düzenlemek sadece intihardı. Bir haydut çetesinde en fazla kaç kişi olabilirdi ki?

"Hangi zamanın uygun olup olmadığını kararlaştırdık." Dedi Eloise sert sert. Sanki her an Emilie'yi boğabilirmiş gibi. Kaşları çatıktı, gözleri nefretle ona bakıyordu. Sanki bu işe karışabilecek son kişinin o olduğunu düşünüyor gibiydi.

"Evet bizim işimiz bu. Siz kafanıza takmayın leydim. Sizin işinizi kolaylaştırıyoruz ama siz derseniz ben sizleri özlerim onu bilemem." Dedi Donovan sırıtarak.

Emilie derin bir iç çekip "Haklısınız özel güçleri olan hükümdarlar salondayken saldırmanın ne kadar mantıklı olduğunu unutmuşum." Dedi ve geriye, Alessi'nin zindanının olduğu yöne dönmeden önce "Balodan sonra ormanda at arabalarının yanında olacağım. Ayrıca sizden Alessi'yi ve Adel'i yanınızda götürmenizi rica ediyorum. Biri bitkin diğeri ise hamileyken o hengame içinde buradan ayrılmakta zorlanabilirler." Dedi.

Ölümsüz Kraliçe Donde viven las historias. Descúbrelo ahora