12

437 46 12
                                    

taehyung heyecanla saatin dokuz olmasını
bekliyordu. odasını temizlemiş, duş almıştı.
dışarıdan jungkook'un seveceğini düşünüğü
yemeklerden sipariş etmişti. ilk defa doğum
günü kutlanacaktı ve çok mutluydu. belli etmese
de gerçekten sevinmişti. biri ona değer verip,
geç de olsa doğum gününü kutluyordu. bundan
güzel daha ne olabilirdi.

bugüne özel şık şeyler giymişti. biraz da makyaj
yapmıştı. dakika başı aynaya bakıp kendini
inceliyordu. aslında özel olan doğum günü değil
jungkookla beraber olmasıydı sanki.

kendi kendine salak salak gülerken zil çaldı.
annesigil mi gelmişti yoksa? korkarak kapıya ilerledi. delikten baktığında tanımadığı uzun boylu, yapılı, kaşı dudağı piercingli biri duruyordu.
açtı kapıyı.

anlamsız yüz ifadesiyle kapıya yaslandı.

"kime bakmıştınız?" onu inceliyordu. sanki bir yerlerden gözü ısırıyordu ama çıkaramamıştı.
yakışıklı bir adamdı ama kocasını aldatamazdı.
"size soruyorum?" yüzü düşmüştü. elinde poşetler
vardı. ve... çiçek? "yanlış kişiye geldiniz herhalde."
kapıyı kapattırken jungkook eliyle durdurdu.

"taehyung?" tanıdık sesle gözleri büyüdü.

"jung-jungkook?"

işte taehyung şuan sıçmıştı.

hayatının tam orta yerine sıçmıştı.

-

salak

jungkook

lutfen beni dinle

evde dinlemedin bari simdi dinle

neyini dinleyeyim taehyung

beni kaç aydır nasıl kandırdığını mı dinleyeyim?

soyle deme ne olursun

sadece seni sevdigimden

ozur dilerim aptallik ettim

duzeltmeye calistim

ama yapamadim

sana kendimi ifade bile edemedim

taehyung

beni görmemişsin

hem de hiç

bunca zaman nasıl kandırdın beni?

ilk başlarda nasıl korkmuştum

birine bir şey anlatacaksın diye

sonra sana güvenmeye başladım

hatta daha ilerisi

şuan hiçbir anlamı yok

başında desen sana ne diyecektim sanki?

o gün o apartmandan bile isteye düşmeni atlattım

başıma bir de bu çıktı

taehyung ben her kurtardığım kişiyle romantik
anlar yaşayıp aşık olmuyorum

dedim bunu sana

baby come homeWhere stories live. Discover now