"Luna Anne karnındayken önce babası Steve'yi savaşta, doğum sonrasında ise annesini kaybetmesiyle tek başına kalmıştı. Bu dünyada hiçbir şeyden haberi olmayan bu güzeller güzeli okyanus gözlü bebeği gören Howard Strak, onu her daim koruyacağına ve y...
L : " Günaydın Jarvis ."diyerek yataktan kalkmıştım ve esnemiştim .
Tanrım kesinlikle şuan aynaya baksam tipimin kayık ve 3. Dünya savaşından çıkmışım gibi gözüktüğüme eminim.
L : " Tony nerede biliyor musun Jarvis ? "
J : " Bay Stark şuan Şirkette efendim "
L : " Teşekkür ederim Jarvis. "
J : " Rica ederim bayan Stark. "
Jarvisle olan kısa diyalogumuzdan sonra yataktan kalkmış , giyinme odasına doğru adımlamaya başlamıştım . Giyinme odasına girince dolaplardaki kıyafetlere bakmaya başlamıştım .
L : " İşte bunu beğendim. "
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Giyindikten sonra lavaboya gidip elimi ve yüzümü yıkamıştım , aynada kendime bakarken ;
L : " Tony kesinlikle kahvaltı etmedi , ne kadarda düşünceliyim işte mükemmel bir ablayım . "
Banyodan çıkıp direk mutfağa inmiştim ve Tonyle kendime hazırlayacağım kahvaltılıkları koymak için kaplar çıkartmıştım.
L : " Jarvis bana - Moth to a Flame - şarkısını açabilir misin ?"
J : " Elbette efendim . "
Jarvis şarkıyı başlattıktan sonra bende buzdolabına doğru adımlayıp gerekli malzemeleri çıkartmıştım .
İlk önce domates ve salatalıkları güzelce yıkayıp süzgeçe koymuştum. Hemen ardindan yapmayi planladıgım krepler için orman meyvelerinide güzelce yıkayıp farklı bir süzgeçe yerleştirmiştim .Sonra mutfak tezgahında bulunan unu almış ve mutfak dolabından derin bir kase çıkartmıştım. Kasenin içine yapmayı planladığım kremleri için kaseye un , yumurta , süt ve bir tutam tuz koyup krep hamurunu hazırlamıştım , ocağın üzerinde tavayı güzelce ısıtıp krep hamurunu tavaya dökmüştüm... bütün kremleri yaptıktan sonra saklama kabına koymuştum . Ardından süzgeçten domates ve salatalıkları alıp güzelce kesip kaba koymuştum . Biraz zeytinde koymuştum. Mini kavanozlara çeşitli reçellerden , fındık ezmesi ve fıstık ezmesi , bal , akçaağaç şurubu son olarakta çikolata da koymuştum . Dolaptan çıkarttığım pastırmaları kızartmak için bir tava çıkartmıştım . Tavaya biraz yağ koyup pastırmaları güzelce kızartmıştım. Pastırmalarıda kaba koyup en son bütün kapları ve kavanozları derin bir poşete yerleştirmiştim.
Yukarıya çıkıp giyinme odama girmiş ve beyaz bir çanta seçmiştim kendime çantama odamdan cüzdan , anahtar , şarj cihazı ve birkaç şey daha koyup tekrar mutfağa dönmüş ve poşeti alıp garaja doğru adımlamıştım .
Arabama binip poşeti ve çantamı yan tarafımdaki koltuğa koymuştum.
Yola çıkıp arabayı şirkete doğru sürmeye başlamıştım, şirkete varmadan Tony için en sevdiği şeylerden almıştım bir kafeye uğrayıp ve de 2 americano almayıda unutmamıştım. Şirkete girdiğimde direk danışma kısmına ilerlemiştim.
