quarrel

23 3 1
                                    

Connie kafasında kırılan bira şişesiyle arkasına döndü. En son Erwin'in barına gelmelerinden bir hafta geçmişti. Şişe yüzünden kafası kanamaya başlamıştı. Arkasına döndüğünde gözleri büyümüştü ve dengesini kaybetti. Adama ilerleyecekken Jean hemen atladı ve kafasına şişe vuran adamın yakasını tuttu.

Kimsenin konuşmasına izin vermeden adama hemen vurdu. Isabel ne olduğunu anlayamıyordu ama çok korkmuştu. Farlan onu bir kenara çekti ve orada kalmasını söyledi. Elleri titriyordu. "Ne oluyor?" Kekeleyerek konuştu korkudan ama Farlan ona yanıt vermeden gitti. O sırada mekana Sasha, Hange, Mikasa ve Y/N giriyordu. Girdikleri an karşısında büyük bir kavga beklemiyorlardı. Kavga eden kişiler tanıdıktı, geçen hafta görmüşlerdi.

Ayrıca Jean ve Mikasa konuştuğu için daha iyi tanıyorlardı. Mikasa korkuyla oraya ilerlemek istedi ama diğerleri onu tuttu. Isabel tanıdık kızları görmüştü. Onlarla konuşmamıştı, bilmiyordu ama geçen hafta görmüştü bu yüzden onlara buraya gelmelerini işaret etti. Dört kişi birden oraya hızlıcs gittiler. Etrafta camlar uçuşuyordu. "Neden böyle burası?" Y/N korkuyla sordu. Isabel bilmiyorum diyerek dudağını oynattı, çok korkuyordu. Onun yaşı diğerlerinden de küçüktü.

Isabel kızları, kızlar Isabel'ı tanımıyordu sadece o gün birbirlerini görmüştü oradan biliyorlardı. Isabel onlara bir şey olmasın diye yardım etmişti. "Polis çağıralım en iyisi." Isabel aklına gelen şeyle Hange'ye durdurdu. "Hayır, hayır. Çağırma. Lütfen." Kızlar onu anlamıyordu, bu durumda polis en mantıklısıydı. "Size anlatacağım ama lütfen polis çağırmayın." Kızlar Isabel'in korkusunu gördüler bu yüzden polisten vazgeçtiler.

Tüm kızlar korkuyordu ve onları durdurmaya cesaretleri yoktu. "Orospu çocukları" Eren bağırarak konuşmuştu. Kızlar kavga sesi haricinde bunu duymuşlardır sadece. Isabel daha çok korktu. Tanıdığı insanlara zarar gelmesi onu korkutuyordu. Kısa bir süre sonra Isabel ağlamaya başlamıştı. Kızlar onu görünce çok üzüldü. Y/N Isabel'in elini tuttu. "Sakin olmalısın, tamam mı? Birazdan duracaklarına eminim." Isabel bunu duyunca Y/N sarıldı. Şu an birine sarılma ihtiyacı duyuyordu.

Y/N onu geri çevirmedi. Yaşının onlardan küçük olduğu belliydi, o da Isabel'e sarıldı. Aradan geçen birkaç dakikanın sonunda kavga sesleri durmuştu. Dışarıdan bir ıslık sesi duyuldu. Yavaşça mekana doğru yaklaşıyordu. Isabel bu sesi tanıyınca hemen sarılmayı bıraktı. "Abim geliyor.." Sessizce konuştu. Levi içeri girince gördüğü manzarayla ıslığı yavaşça bitti. Şaşkın bir şekilde etrafı inceledi. Herkes baygın bir şekilde yerdeydi.

Isabel saklandıkları yerden koşa koşa çıktı ve Levi'a sarılıp daha çok ağlamaya başladı. Isabel'in ağlama sesini duyan Levi sarılmasına karşılık verdi ama hâlâ olay ne bilmiyordu. Ardından diğer kızlar çıkmıştı. Levi onları da görmüştü. Çok tuhaf bir ortam vardı. Birkaç dakika sonra Isabel'i bir yere oturttu ve barın loş ışığını kapatıp normal ışıkları açtı. Yerde baygın arkadaşlarının yanına gitti. Connie'yi görünce onu bir kenara çekti çünkü kafasında olan yara biraz fazlaydı.

Diğer arkadaşlarına bakınca çok yara almadıklarını fark etti. Kızlar ve Isabel sadece onu izliyordu. "Biz polis çağıracaktık ama o istemedi..." Y/N Isabel'i göstererek konuştu. O sırada Levi Y/N'e baktı ardından Isabel'e döndü. "Neden istemedin?" Isabel gözünden akan yaşları sildi. "Şey yüzünden... 3..." Isabel bunu diyince Levi hafifçe güldü. O bazı şeyleri anlamıyordu. "İllegal bir iş yapmıyoruz Isabel. Polis çağırmakta sorun yok."

Ardından arkadaşlarına bakmaya devam etti. Kavga ettikleri tarafa gitti o sırada kızlara baktı. "Ambulans çağırsanız iyi olabilir. Hatta ambulanslar." Konuşması bitince diğerlerine baktı. Onların da pek bir şeyi yoktu. Kimse ölmemişti sadece Connie'nin yarası biraz fazlaydı diğerlerine göre. Hange ve Sasha ambulans çağırıyorlardı. Onlar da neler olduklarını bilmiyorlardı sadece Levi'ı dinlediler.

cigarette bf || levi ackermanWhere stories live. Discover now