Bölüm 1.1: GEÇMİŞİN YANKILARI

110 7 14
                                    

 Eldivenlerini takıp kapıya yöneldi. Son iki yıldır yaptığı antrenmanlarla kilidi açması çok uzun sürmemişti. Ev böylesine adi birisi için fazla düzenliydi. Olmaması gereken bir yerde olduğunun bilincindeydi ama bundan garip bir şekilde zevk de alıyordu. Elini her bir eşyanın üzerinde gezdirirken bu adamı neyin yoldan çıkardığını anlamaya çalıştı. Buzdolabında asılı duran fotoğraflara baktığında ailesini seven iyi bir adama benziyordu. Oysa gerçek bundan çok daha farklıydı... Karısını işyerindeki sekreteriyle aldatan kumarbaz, egoist ve kibirli birisiydi. Jonas'ın dikkatini uzun zamandır çekiyordu. Onun altında çalışmak katlanılamaz bir boyuta geldiğinde de Jonas zorlanmadan kararını verdi.

 David bir yandan Sylvia ile konuşurken bir yandan da kapıyı açmaya çalışıyordu. Elleri de alışveriş poşetleriyle doluydu.

"...Evet, eşim hafta sonu Atlanta'da. Çocukları da gezdirmek için yanında götürecek. Bir sürü zamanımız olacak tatlım."

 David poşetleri boşaltıp aldığı yiyecekleri buzdolabına dizerken gırtlağının kesilmesiyle neye uğradığını şaşırdı. Telefon elinden kayıp yere düşerken sırtından bir darbe daha aldı. Ardından bir daha, bir daha ve bir daha... Arkasını dönmeye bile fırsatı olamamıştı. En sonunda buzdolabının dibinde yere yığılıp kendine ait kan havuzunda ölürken ne olduğunu bile anlayamamıştı.

✘✘✘

 Jonas gördüğü kabustan ter içinde uyandı. Yanına baktığında biricik eşi Edith'in uyuduğunu gördü. Baş ucundaki saate baktı. Sabahın beşiydi. Edith'i uyandırmadan yataktan çıkıp banyoya yöneldi. Soğuk suyla yüzünü yıkayıp kendini toparlamaya çalıştı. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. On beş yılın ardından geçmiş hala peşini bırakmıyordu. Aynadaki yansımasına bakarken kendi kendine fısıldadı.

"Her zaman orada olacaksın değil mi? Daima bir parçam olacaksın."

 Edith ve Jonas sabah kahvaltısını yaparken bir yandan da haberleri izliyorlardı.

"Güne Tenebris'te işlenen bir cinayet haberiyle başlıyoruz sayın seyirciler. Bir süredir kayıp olduğu belirtilen kırk dört yaşındaki Ashley Molwell'in cansız bedeni atık işleme tesisinde çöplerin içinde bulundu. Polis henüz olayı aydınlatan resmi bir açıklama yapmadı. Ayrıca bu Tenebris'te son üç ayda işlenen yedinci cinayet vakası."

 Spikerin yanındaki yorumcu eklemede bulundu.

"Bu durum akıllara doğal olarak seri katil olasılığını getiriyor. Ancak polis henüz bir açıklama yapmadığı için bu konuda net bir bilgi veremiyoruz."

"Eğer böyle bir şey olursa da bu Tenebris'teki ilk seri katil vakası olmayacak. Yaşı yeten izleyicilerimizin gayet iyi hatırladığı gibi bundan yirmi sene önce de Tenebris bir seri katil dehşetiyle karşı karşıya kalmıştı."

"Medyadaki adıyla Cultro... Kim bilir belki tekrar geri dönmüştür. Sen ne düşünüyorsun Jen?"

"Polisimize güvenip açıklamalarını beklemeyi Steve."

 Jonas agresif bir şekilde kumandaya uzanıp televizyonun sesini kıstı. Bu davranış Edith'in gözünden kaçmamıştı. Jonas da bunun farkına varıp kendini açıkladı.

"Hiç iyi bir haber vermiyorlar."

✘✘✘

 Dedektif Sonaper canı sıkkın bir şekilde olay yerinden ayrılıyordu. Arabasına bindiğinde etrafa bakındı. Şu an kimsenin kendisini görmesini istemiyordu. Etrafta gazeteci olmadığını görünce başını direksiyona yasladı. Maktulü düşündü. Yine çoklu bıçak darbesiyle katledilmişti ve yine diğer altı cinayette olduğu gibi maktulün sol elinin serçe parmağı kesilmişti. Artık inkâr etmenin ya da saklamanın anlamı yoktu. Tenebris'te tekrar bir seri katil ortaya çıkmıştı.

Katillerin Düellosu (TAMAMLANDI)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora