Remember This

171 13 133
                                    

Bu bölümün ismi bölümle baya bir alakasız

İyi okumalar

°°°

Bu kitaptaki her şey çok karmaşık! Garip garip hareketler var ve de söyleyişler.

-Biraz daha hızlı oku!

-Yeteri kadar hızlı okuyorum, keşke şuan da sınıfta tarih dersi işleseydim.

Ben kendi kendime söylenirken Arthur denen adam Paul denen adamı sakinleştirmeye çalışıyordu, ortamı yumuşatmak için bir soru sormaya karar verdi.

-Biz gençken tarih dersinde daha çok krallıklar işlenirdi, şimdi ne işleniyor?

-Genelde elementler savaşı işleniyor ama krallıklarda hala işleniyor.

-Peki size savaş hakkında ne anlatıyorlar?

-Yasaklı elementin diğer elementlere ihanet ettiğini ve bu yüzden yok olduğunu anlatıyorlar.

-Bu yalan! Şimdi beni dinle sana bütün hikayeyi anlatacağım.

°°°
Odamda oturup tavanı boş boş izliyordum, içimde tanımlayamadığım bir his vardı sanki kötü bir şeyler olacaktı gibi. Bu düşüncelerde kaybolurken hizmetçinin seslenmesiyle kendime geldim.

-Prensim Ateş krallığının elçisi geldi Kralımız ve Kraliçemiz sizi bekliyorlar.

-Çıkabilirsin hemen geliyorum.

Annemle babam genelde beni bu tür konularda rahatsız etmezler, umarım bu hisler doğru çıkmaz. En sonunda ana salona gelebilmiştim Ateş krallığının elçisini görebiliyordum. Annem her zaman yaptığı gibi gelen elçinin yanına gidip elini sıkacaktı.

-Hoş geldi-argh

Annemin kanı yere dökülüyordu benim güzel masum annemin kanı, tam o sıra babam elçinin nefesini kesip onu oracıkta öldürmüştü.

-Bir tanem lütfen gözlerini aç! Bak o adamı öldürdüm. Lütfen uyan artık!

-Anne!

-Paul doktoru çağır!

Koşarak salondan çıkmıştım doktoru bulmuştum ama artık her şey için çok geçti. Annem oracıkta ölmüştü.

-Baba bu işlerin sonu ne olacak?

-Bilmiyorum, zaten uzun zamandan beri bütün Krallıklar bize düşman kesildi, genelde onlara sattığımız ürünleri almıyorlardı bu sebeple halkımız çok zorluk yaşıyordu ama bu son yaptıkları ile sınırlarını aştılar.

Babam şuanda sinirli olsa da saatlerce ağladığını biliyordum o anneme çok aşıktı.

-Yani savaşıyoruz.

-Evet savaşıyoruz.

Orduya savaş açacağımızı söylemiştim herkes çok gergindi. Bu gayet normaldi ordu açtı savaşa girecek enerjileri yoktu. Kafamı boşaltmak için tekrar tavanı izlemeye başladım. Bu tavan izleme süresi on beş gün, birisinin kapıpı tıklattığını duydum.

-Paul gelebilir miyim?

-Gelebilirsin.

Gelen kişi Arthur'du benim her şeyim olan kişi, ona sıkıca sarıldım ve ağlamaya başladım. Beni nadiren ağlarken görüyordu o yüzden o da bana sıkıca sarıldı.

-Arthur ya bir daha sana asla sarılamazsam ya da seni de annem gibi kaybedersem.

-Bunu bize zaman gösterecek.

World Of Elements (Soukoku)Where stories live. Discover now