2

157 23 10
                                    

"Jisung, bebeğim buraya bakabilir misin?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



"Jisung, bebeğim buraya bakabilir misin?"

Elinde kalem, önünde deneme testi ile bakışarak geçirdiği dokuzuncu dakikası annesinin sesini duymasıyla son buldu. Acımaya başlayan gözlerini ovduktan sonra yerinden kalktı ve odasından çıktı. Merdivenleri uyuşuk adımlarla inip salondaki annesinin yanına vardı. "Efendim?" başıyla kapıyı işaret etti yaşlı kadın. "Arkadaşın gelmiş. Bir bak istersen." ses tonundaki rahatsız edici tını yanağını ısırmasına sebep oldu.

Bir şey demeden yanında geçti ve aralık kapıya vardı. En son yaşadıkları diyalogtan sonra gelenin Chan olduğunu düşünse de karşısında bambaşka birini buldu. Felix'i. Şaşkınlıkla açıldı gözleri. Felix sırıttı genç adama, "Selam." gittiği dershanenin en popüler çocuğunu kapısının önünde bulmayı kesinlikle beklemiyordu. Bu yüzden resmen düğümlenen dili ile hiçbir şey söyleyemedi. Onun sıkıntısını fark eden Felix ise devam etti, "Biliyorum burada bulunmam beraberinde çok soru getiriyor ama en basitinden açıklayayım... ufak bir yardıma ihtiyacım var."

"Ben mi yardım edeceğim?"

"Öyle olmasa evine kadar gelir miydim Jisung?"

"Sorun ne Felix? Ne istiyorsun benden?"

Cıkladı genç adam, "Burada değil." telefonunu çıkardı, "Hafta sonu, sana attığım bu konuma gel. Akşam 8 ve 11 arası uygunum." ellerini havaya kaldırarak ona durmasını belirttiğinde durdu. Sorar gibi baktı iki genç birbirine. Zaten saatlerdir çalışıyor oluşunun stresi, Felix'in onu maruz bıraktığı emrivaki tavır ile daha da rahatsız edici olmaya başlamıştı. "Felix, bak sorun ne anlamıyorum ama böyle anlaşamayız. Ben nereye, neden geliyorum?"

"Ah, pekala. Çıkarsız iyilik yapmak kavramı artık anlamını yitirdi sanırım. Şöyle ki bildiğin üzere bela bir ailem var-"

"Hayır, bilmiyordum."

"Şaşırtıcı. Herkes bilir genelde."

"Herkesin meraklısı olduğu hayatınla pek de ilgilenmiyorum Felix. Sadede gel artık." karşısındaki genç adamın bu tavrı ona oldukça cüretkâr geldiğinde tekrar gerildi dudakları bir sırıtışla. Ellerini cebine sokup başını yana eğdi, "Anlaşıldı, patron. Deneme sınavlarındaki başarına ihtiyacım var. Her ne yapıp her ay birincilik koltuğunda oturuyorsan onu yapmak zorundayım. Bana yardım etmelisin." böyle bir şeyi duymak Jisung'a şaşırtıcı geldi. Gördüğü kadarıyla Felix, akademik başarısıyla ilgilenen birisi değildi.

"Neden böyle bir görev edinmek zorundayım ki şu an? Üstelik yerimi sana vermek istediğim kanısına nasıl vardın?"

"Bak, bu benim için hayati bir mesele. Eğer biraz daha diplerde gezersem ve listenin üstünde yer alamazsam ailemin gözünde oldukça düşeceğim. Bunun olmasını istemiyorum."

"Çalışmaya ne dersin mesela? Kendi başına?"

"Bir an önce başarmam gerekiyor. Bir sonraki sınav üç hafta sonra, bu da çok az zamanım olduğu anlamına geliyor."

wabi-sabi, hyunchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin