Kiraz Çiçeği ~ Texting

4

Beğenip yorum yapmayı unutmayın ☆

Eskiden büyük bir heyecanla yaptığım şeyleri artık görmek bile istemiyordum.

Belki de Berk'le birlikteyken onun sevgisi-sevgi sandığım sevgisi- bana her şeye güzel bakma yeteneğini vermişti. Daha pozitif ve sorumluluklarının altından kalkabilen biriyken şimdi her şey çok zor ve aşılamaz gibi görünüyordu. Tüm hayatım üstüme yıkılmıştı sanki.

Bir kaç sıra altta, çarprazımda oturan arkadaşıma baktım. Kulaklığının teki kulağında, anlatılan dersi not alıyordu. Hâlâ arkadaş mıydık emin değildim aslında. Bir anda, hiç bir şey söylemeden hayatından çıkarmıştı beni. Yani davranışları böyle söylüyordu en azından.

Sekiz yıldır tanışıyorduk ama son iki senedir biribirimizle gerekmedikçe muhatap olmuyorduk. Aramızda hiç bir sorun yokken neden insanların benden uzaklaştığını anlamıyordum.

Kolumu uzatıp üstüne yanağımı yasladım. Çok sevip, değer veriyorsun, diye fısıldadı bir tarafım.

İnsanlar korkup kaçıyor, diye devam etti.

Gerçekten sebebi bu muydu? Onları korkutuyor muydum?

Saçmalıktı.

Efe'ye yazmak istiyordum ama garip kaçacağından çekiniyordum. Kaç gündür de yazmamıştı.

Boşverip whatsapptan yazmaya karar verdim, geri dönüp dönmemeye kendi karar versindi artık.

0553...; sence insanlar neden benden kaçıyor olabilir?

Cevabını merak ettiğim bir soruydu ve benim için önemliydi.

Telefonu kapatıp bana dik dik bakan hocaya çaktırmadan telefonu yanıma koydum ve dersi dinliyormuş gibi kafamı aşağı yukarı salladım.

Ders sonunda toparlanırken hala geri dönmemişti. "Umarım günlük olma hevesinden vazgeçip, döneklik yapmıyorsundur..."

"Efendim?"

Doğrulduğumda karşımda Esin'i görmeyi beklemiyordum. Hiç bir şey demeden 'seni hayatımdan çıkardım' diyen arkadaşım.

Şaşkın ve anlamamış gözlerle baktım. "Ne efendim?"

Elindeki kağıda dönüp mırıldandı. "Bir şey dedin sandım."

"Ha yok, ben öyle kendi kendime..."

Elindeki kağıtları elime uzattı.

"Dersi dinlemediğini farkettim, bunlarla çalışırsın."

Kafam karışmıştı. "Nasıl..."

Bir şey demeden kağıtları elime tutuşturdu ve arkasını dönerek gitti.

Elim aşağı inerken arlasından bakakaldım "Allahım ne yaptımda beni sınıyorsun acaba!"

Telefonum titrediğinde şikayetlenmeye ara verip gelen bildirime baktım.

Efe; neden senden uzaklaştıklarını düşünüyorsun?

İsmini öğrenince merakla numarasını kaydetmiştim ama profili boştu.

Benim profilimde kaybolan kedimin fotoğrafı vardı. Oda meraklanıp kaydettiyse eğer şansına küssündü.

Kabanımı giydim ve atkımı boynuma doladım. Gerçekten ben neden böyle düşünüyordum ki? Niye her zaman sorunu kendimde arıyordum?

Okuldan çıkarken bunun üzerine düşünüyordum.

"Ahu, biraz konuşalım mı?"

Berk... yanıma yaklaştığını bile hissetmemiştim.

Adımlarımı durdurup ona döndüm. Yakışıklı diye ölüp bittiğim suratı hiç de çekici gelmiyordu nedense.

"Konuşabileceğimiz ortak bir durumumuz mu var?"

Elleriyle kollarımı tutmaya çalıştı. "Lütfen, yapma böyle..."

Geri çekildim. "Ben bir şey yapmıyorum Berk, ama sen yaptın. Cezanı çekmeni diliyorum sadece."

Önüme dönüp yürümeye devam ettiğimde yavaşça arkamdan geliyordu.

"Ahu, bir kere dinle beni, sandığın gibi değil..."

Birden ona döndüğümde son anda bana çarpmadan geri durdu. "Ya baksana, gerçekten dinlemek istemiyorum biliyor musun? O pislik suratına da katlanamıyorum, lütfen sesini kes ve beni rahatsız etmeyi bırak."

"Hayır konuşmadan bırakmayacağım seni."

O bayıldığım mavi gözlerine baktım. Bir an içime dokunur gibi olunca gözlerimi kapatıp o hissi yok etmeye çalıştım. Saçmalıyordum.

"Bak, şu an seni öldürebilecek kadar sinirliyim o yüzden daha fazla ısrar etme. Daha sakin olduğumda konuşuruz," yüzümü buruşturdum. "Artık ne anlatacaksan..."

"Gerçekten sandığın gibi değil-"

"Berk."

Düz ve kabul etmeyen bakışlarım yüzünün asılmasına neden oldu. "Tamam... ama lütfen geçiştirme."

Yoluma devam ederken bir yandan Efe'ye yazmak için uygulamaya girdim.

Ahu; sence???

Ahu; hiç bir açıklama yapmadan birer birer gittikleri için olabilir mi?

Efe; kaç kişi bunlar?

Ahu; sksksksksjsjsk

Ahu; bir tanede arkadaş sorunsalı yükleniyor hazır mısın?

Efe; hazır olmama gibi bir lüksüm var mı?

Efe; görevim bu :)

Ahu; eve varınca anlatacağım.

Ahu; arabalar beni çarpsın istemezsin diye düşünüyorum...

Efe; işsiz kalmak istemem tabi :)

Ahu; pisliksin.

-----

Selamm! Nasılsınız dostilerim? Neler yapıyorsunuz anlatım bakalım.

Ahu ve Efe hakkında ne düşünüyorsunuz, merak ediyorum.

Efe'nin ağzından da bölümler gelecek merak etmeyinnn

Öpüldünüz :*