7 Bölüm: Sonunda başsavcıdan kurtuluyorum

53 10 31
                                    

Üvey kardeşimle, o gece konuştuktan sonra onun dediklerini doğru olup olmadığını teyit ettim.
Doğruydu. Keşke başka birşey dileseydim. Başsavcıyı hapse yolluyorum. Gönül isterdi ki onu çook uzaklara göndereyim ama hapiste fena değil.

ERTESI GÜN

Hemen uyanıp başsavcıya gittim. Başsavcının odasına girerken elimde bir sürü kanıt ve yanımda iki tane polis vardı. Başsavcının karşısına geçip yüzümdeki belli belirsiz duygu ile ama içimdeki duygular, orada kahkaha atarak onu içeri tıkmamı söylüyordu.

- Dündar Sağlam, sizi Orhan Kavaklı'yı öldürme suçundan dolayı sizi tutukluyorum. Sessiz kalma hakkına sahipsiniz.

O ne kadar "Ben yapmadım, suçsuzum" dese de onu polisler eşliğinde hakimin karşısına çıkartmak üzere yolcu ettim, ve onu nöbetçi mahkemeye sevk ettim. Şuan sevinçten çıldırabilirim ama daha değil. İlk önce onu hapsi boylatayım, öyle çıldırıcam.

Mahkeme de onu suçlu gösterecek herşey vardı. İtirafından tut, görüntüsüne kadar her ayrıntıyı hakime sundum. Az kaldı unutuyordum. Bir de şahidimiz var. Herşeyi sürdükten sonra, tabi şahidimiz de konuştuktan sonra kararın artık netleştiğini düşünüyorum.

-Karar verildi! Dündar Sağlam, Orhan Kavaklı'yı ve Burcu Sağlam'ı, evdeki iki hizmetliyi kasten öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır. Ayrıca Cumhuriyet Savcısı Gece Soykan'ı öldürmeye teşebbüsten 15 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır, dedi.

İçimden mutluluktan havalara uçasım vardı. Ama şuan olmaz. Adam ise hala ben yapmadım diyerek koridorları inletiyordu. Artık adam diyorum, çünkü başsancılıktan s*kt*rnameyi yiyince artık benim için sadece "adam" pardon ne adamı, adam olsaydı öldürme cezasından yargılanır mıydı? O yüzden hemen düzeltiyorum. Benim için sadece "p*şt" olabilir. Bu davayı kapattığıma göre kendi meseleme dönebilirim. Şu sözde "üvey kardeş" meselesi. Oradan çıktıktan sonra bir de peşimden geliyor. Şimdi sabır çekeceğim. Yeter be düş yakamdan!

- Nasıl konuştum ama.
Senin ben suratına, o kadar saat bunu mu düsündün?

- Hıı, güzel konuştun, diyerek oradan çıktık.

BİRKAÇ AY SONRA

Bomba haberi vermeden önce şu üvey kardeş meselesini hallettim.

BİRKAÇ GÜN ÖNCE

O gün aklımda DNA testi vardı. Benimle kardeş mi, değil mi? Yani beni kandırıyor olabilir diye o fark etmeden, yani o uyuyorken saçından ufak bir parça saç kestim, zaten saçının kesildiğini fark etmez. S*l*ğın teki.

Hemen adli raporcu eski arkadaşıma verdim. Bana Birkaç gün sonra çıkar dedi fakat biraz uzun sürdüğünü söyleyip haftaya alabileceğimi söyledi. Zaten çokta önemli değil benim için.

GÜNÜMÜZ

İşte hem raporları alacağım ve sonucu öğreneceğim, hem de bir cenazeye gideceğim.

Benim tercihim ilk raporları almak. Eğer kardeşim değilse benden kaçacak delik arasa iyi olur, kardeşim çıkarsa gene kaçacak delik arasın. Çünkü her halükarda onu geberteceğim. 1. Neden, kardeşim değilse kendini öldü bilsin. 2. Neden, kardeşim ise hem niye işlerime burnunu soktu diye hem ihanetin çocuğu diye onu geberteceğim.

Raporları almaya gittiğimde arkadaşım, raporları direk elime tutuşturdu ve işinin olduğunu söyleyip gitti. Kağıdı açıp baktığımda keşke o sonucu görmez olaydım.

Kırmızı GülWhere stories live. Discover now