Bir zamanlar TV de olan ve 15 bölümde biten Umuda Kelepçe Vurulmaz adlı dizinin konusundan uyarlanmıştır .
(Farklı şehirler, farklı hayatlar ve farklı suçlar... Kendilerine sunulan okuma hakki ile, 7 gencin yaşamı tamamen değişiyor.)
Filiz Şentürk...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Ömerin verdiği bomba gibi düşen haber herkesi çok etkilemişti. Şüphesiz ki etkilenenlerin başında gelen kişi Asiyeydi.
Duyduğu an dünyası başına yıkılmış, ağlamaktan içi çıkacak hale gelmişti. Tam her şey yavaş yavaş yoluna girecekken yeni kahreden bir haber almıştı.
Ömer zaten çok kötüydü. Dorukun durumu ayrı uzak geçirdikleri günler ayrı yakıyordu canını. Kendine kızmadan edemiyordu. Doruku üzdüğü için kendinden nefret ediyordu.
Geriye kalanlardan da Kaan ve Berk perişan haldeydi elbette. Ömerin ağzından çıktığı an ikisi de çökmüştü.
Üçü birlikte büyümüş, birbirlerinin her anına şahit olmuşlardı. İkisinin de burada olma, sevgilileriyle tanışma, hayatlarını geri kazanma sebebi Doruktu.
Hiç yıkılmaz gibi dursa da içerden çok kırılgandı Doruk ve Kaan da Berk de bunu çok iyi biliyordu. Arkadaşlarını tanıyorlardı.
Haberden sonra Islah evi tayfası müdürden izin alarak gardiyanlar eşliğinde, diğerleri de okul çıkışı hastaneye gidip uygun ilik için kan vermişlerdi.
Kalp rahatsızlığı hala tam iyileşemediğinden bir tek Aybike örnek verememişti. Genç kız çok ısrar etse de hemşireler bunun mümkün olmadığını söyledi.
Aybike de bu yüzden kendine kızıyordu. O da diğerleri gibi işe yaramak istiyordu.
Kendi aralarında da Dorukun moralini yüksek tutma konusunda bir anlaşma yapmışlardı elbette.
Bu fikir de Tolgadan çıkmıştı. Siz böyle çökerseniz Doruk nasıl güçlü kalacak diyince herkes onu onaylamıştı.
Kapalı kapılar ardında herkes perişanken Dorukun yanına gülümsemeyi atlamıyorlardı.
Bir tek Ömer ve Asiye gizleyemiyordu korkularını. Onlar da kendilerine ne kadar tembih etseler de bir türlü başarılı olamıyorlardı. Engel olamıyorlardı kendilerine. İstemeden oluyordu.
Onlar böyle yaparken Doruk aksi bir şekilde gerçekten de neşeliydi. Hastalığını bilmiyor gibiydi. Doktorun yanına Ömer de girmiş olmasa bilmediğine inanacaklardı.
Güçlü kalmaya mı çalışıyordu gerçekten güçlü müydü kimse bilmiyordu. Böyle bir şeyi soramazlardı da zaten.
Bu gün bir hafta önce Resulün bahsettiği etkinliğe gideceklerdi. Doruk da çok hevesliydi. O bu kadar istekliyken diğerleri de ses çıkarmadı.
Aslında hiç keyifleri yoktu. Gidecek enerjileri dahi kalmamıştı. Artık gitmek için tek nedenleri Dorukun istemesiydi.
Aybike hazırlandıktan sonra evden çıkıp Berklerin evine gitti. Bahçeden içeri girip kapıyı çaldı. Kapıyı açan Beril olmuştu.
Normalde koşa koşa Berk açardı kapıyı ama Aybikenin geleceğinden bile haberi yoktu genç çocuğun.
