18: Film arası

1.1K 196 61
                                    

Oy sınırı: 12

Yorum yazmayı unutmayınn

İyi okumalarrrr <3

________

"Kavga edicekler birazdan sağdaki kazanıcak" diyen Jin'e nefret dolu bakışlarımızı tekrardan yöneltmiştik. Yoongi bu duruma dayanamayıp Jin'e dönerek konuşmuştu

"E hyung sen izlediysen niye bi daha izliyorsun?"

"Ben 6'dan sonrasını izlemedim- aha bak '...' diycek şimdi"

Jin'in yine kendini tutamayıp spoiler vermesine dayanamayan Tae ayağa kalkmış ve konuşmuştu "Hyung seni dışarı alalım. Sen bi 5 film kal dışarda biz çağırırız seni. Ne dersin."

Taehyung'un Jin'e bakarak kapıyı işaret edip kurduğu cümleyle Jin susmuş, Taehyung'da yerine oturmuştu tekrar. Ben olaylara sessiz kalıp gülüyordum sadece. Taehyung yerine oturduğunda eski pozisyonuma dönüp kafamı omzuna yaslamıştım.

Herkes gözünü kırpmadan filmde olacakları izliyordu. Namjoon ise bir eliyle Jin'in ağzını kapatmış olacaklara karşın önlem alıyordu.

...

Sonunda 2. filmde bittiğinde saat 2'ye geliyordu. Filmi değiştirmek için ayağa kalkacağım sırada Taehyung bileğimden tutmuş ve "Buralarda açık süpermarket varmı?" diye sormuştu. Durup bir süre düşündüm. Hemen sonrasında ise cevap verdim.

"Evet, sokağın aşağısında var bir tane. Neden ki?"

"İçecek bir şeyler alacağım. Malum evin boş olduğu için."

Taehyung kurduğu cümle ile beraber ayaklanırken ona göz devirdim. Daha sonrasında ise bende kalkmıştım.

"Bende geliyorum. Hem yolu göstermiş olurum."

Taehyung kafasıyla onayladıktan beraber kapıya doğru yönelmiştik. Çıkmadan önce evde kalanları tembihlemek için kafamı çevirerek bağırmıştım "Biz gelmeden başlamayın! Ve evi batırmayın!"

Onlara güvenmiyordum. Ben onlara seslenirken Taehyung çoktan kapıyı açmıştı.

Taehyung ile beraber sokak lambalarının ışığı altında yürüyorduk. Etraf sessizdi. Birbirimizin nefes seslerini duyabileceğimiz kadar. Vücudum benden bilinçsiz bir şekilde hareket ederken Taehyung'a baktım. Bir yandan nereye gittiğimi önemsemeden yürüyor, bir yandan ise onu izliyordum. Pürüzsüz cildi. Özenle yerleştirilmiş benleri. Gözleri ve o gözlerin keskin bakışları. Bir daha asla aynı tadı bulamayacağım dudakları. Kahverengi dibi gelmiş olmasına rağmen yinede güzel duran ve hafif rüzgardan gözleri önüne dökülmüş platinyum sarısı saçları. Tek kelime ile, muazzam görünüyordu.

Ben Taehyung'a o kadar uzun süre bakmış olmalıyım ki üzerindeki yoğunluğu fark edip bana dönmüştü. Gözleriyle beraber bana gülmüş ve elimi tutmuştu sıkıca. Kalbim hala alışamamıştı Kim Taehyung'a. Hala çarpıyordu ilk günkü gibi. Gözlerimi ona doğrultmaktan alıkoyamıyordum.

Taehyung bir anda durduğunda kendime geldim. "Buradan devam mı ediyoruz yoksa sağa mı döneceğiz?" dediğinde hızlıca etrafıma bakınmıştım. "İyi de burda yol ayrımı yok k-"

Ben konuşmamı tamamlayamadan Taehyung bir elini boynuma götürmüş beni kendine çekerek öpmüştü. Ben ise ne olduğunu anlamadığımdan geriye doğru sendelemiştim. Taehyung tuttuğu elimi bırakmış, bıraktığı elini belime yerleştirmişti. Birkaç saniye sonra bende karşılık vermiştim.

Kısa ve tatlı bir öpüşmenin ardından nefes sesleri arasında boş sokakta fısıldarcasına konuşmuştu Taehyung.

"Eğer bana o güzel gözlerle bakmaya devam edersen kendimi daha fazla tutabileceğimi sanmıyorum."

Behind The Mask | TaekookWhere stories live. Discover now