1.BÖLÜM

110 25 154
                                    

Umudunu yitiren insanlar ne yapar? Yada insanlar ne zaman umudunu yitirir?? Kimsesi kalmayınca? Herşey aksine gidince? Hiçbirşeyin eskisi gibi olamayacağını anladığında? Ve evet tam o noktadayım. Umudumu yitirmiş. Peki şimdi ne olucak?

Sabah erkenden yola çıktım. Evin 2 sokak altından geçen otobüsü yakalamak için tam 5dakikam vardı. Otobüs 40dakikada bir geldiği için bu otobüse yetişmekten başka çarem yoktu, 2.otobüse kalırsam işten atılırım. İşten atılırsam kirayı ödeyemem,evden atılırım. Evsiz kalmak istemiyorsan o otobüse yetişiceksin kızım.

Bu koşuşumu biri görse milli atlet sanardı o derece bir koşuş ile otobüse yetiştim. Her sabahki gibi 2 durak sonrasına ekmek almaya giden amca, neredeyse her hafta çocuğunu hastaneye götüren teyze, neden otobüse bindiğini bilmediğim ama büyük ihtimalle işe giden abla, aşağı mahalledeki ortaokula giden 3çocuk ve lise sona gittiğini tahmin ettiğim o kız. Klasik tayfa. Kimse birbirini tanımasa da herkes birbirini tanıyor. Bugün ilk defa otobüs boş geldi büyük ihtimalle başımıza taş yağacak, yok lan ne taşı gülle yağacak gülle. Sanırım düşüncelerime biraz fazla dalmışım ki şoför abinin "hayde kızım bassana ne bekliyorsun" diyişi ile irkildim. De abi dur da şurda Bi şeyler düşünüyoruz. Kartımı bastım ve en arkaya gittim. En arkada kulaklığını takmış liseli kız oturuyordu bende onun yanına oturdum. Çantasını kucağına almış müzik dinleyerek kitabını okuyordu. Keşke onun yerinde olabilseydim...

Lise 2 de okulu bıraktım. Para kazanmam gerekti. Kimsesi olmayan Birisi başka ne yapabilirdi ki? Derslerim de kötü değildi aslında. Öğretmenler zeki Bi çocuk olduğumu söylerlerdi. Hahayt tabiki zekiyim olum. Neyse. Hep liseli birini gördüğümde keşke onların yerinde olabilseydim derim.
"yav bu gençlerde hiç terbiye saygı kalmamış"
Bastonu ile kolumu dürten amcaya baktım. Ya amca uyumuşum napabilirim. "gel amca gel"
Ya vallaha yerimden de oldum. Sanki tek genç benim ha.

Çalıştığım kafeye girdim. İçerisi sessizdi sabahın köründe kimse kafeye gelmezdi. Sadece bikaç lisesi grup okuldan kaçıp - baya illegaller-
Buraya geliyordu. Etrafı temizledim. Gelen müşterilere kahve yaptım derken çıkma saatim gelmişti. Kafenin sahibi yani Sahra hanım yanıma geldi "ah Eylül bakar mısın?" Allahım nolur mesaiye kalmiyim Allahım nolur mesaiye kalmiyim nolarr
"Bugün akşam çık"
Hay anasınınki ya Eve gidip yatma planları yattı desene. Hayır da diyemiyorum ki para paradır. Mecbur kabul ettim. Kahve ver, yeri süpür, kasaya bak diye diye akşam oldu. Kafeyi kapatıp çıktım. Saat 20.30 civarıydı. Kulaklıklarımı takıp yürüdüm. Otobüs bu saatte geçmezdi. Bende hayatı romantizme ediyim bari moduna geçip yürürdüm. Hafif esen rüzgar saçlarımı dalgalandırırken sessiz Bi sokağa girdim. Allahım burdan geçerken hep başıma Bi olay gelir de hayatıma renk girer diye düşünüyorum. Ben macera kadınıyım ya kesinlikle.

Sokak fazla sessizdi. Ve ben sessizliği sevmem. Islak zeminde attığım adımlarla botum ses çıkarıyordu. Aslında yağmur da yağmamıştı. Karanlıktan yeri net göremiyordu ama ıslak olduğunu gördüm. Bikaç adım daha attıktan sonra durdum. Bu su değildi, kesinlikle bu Bi su değildi.Siktir Bu kan. Hasiktir niye bu kadar fazla kan var. Flaşımı açıp yere tuttum. Kan izlerini takip ettim. Bi anda önüm karardı. Daha fazla siktir şarjım bitti. Karanlıkta kaldım önümü göremiyordum. Bu Sokakta sokak lambası da yoktu. Birini öldürmek için mükemmel bir yer tercihi olurdu. Bu düşüncelerim birinin ağzımı kapatıp beni tutması ile son buldu. Daha daha daha fazla siktir.

Çığlık atamicağım kadar sert kapatmıştı ağzımı bu kişi her kimse. Gerçi Bi insanın ağzı kapalıyken zaten çığlık atamaz. Of çok zekisin Eylül. Tabiki tek yapabileceğim şey olan şeyi yaptım. Tepinmek. Ama sanırım biraz fazla tepinmişim ki çocuk durdu. "ya kızım napıyosun sen ya" konuştu mu?katil konuştu. Allahım henüz çok gencim nolur ölmiyim ya. Düşüncelerimi dışarı yansıtma zamanı gelmişti. Yada siktir et şuan karşımda duran yüzünü göremediğim çocuğun karnına tüm gücümle tekme attım. Ve tabana kuvvet. Çocuğun inlemelerini işitiyordum. Kaçarken Bi kahkaha patlattım. Ya ben neyim ya güç güzellik zeka Allahın lütfuyum resmen. Ama biraz sakarım sanırım. Koşarken önümdeki poşeti görmemişim ki kaydım ve yere kapaklandım. Olsun olsun herkesin vardır Bi kusuru. Tekrar ayağa kalktığım sırada kıyafetin yakasından tutuldum ve yukarı kaldırıldım. "ÇÜŞ"
"çüş mü"
"he"
Bu oydu. Az önce karnına tekmeyi patlattığım katil.
"Allahın katili bırak beni yoksa fena olur"
Çocuk sözümü dinledi ve gerçekten beni yere bıraktı inanabiliyor musunuz bidaha düştüm.
"Bu saatte bu sokakta ne işin var senin?"
Bababababa hesap soruyor bide
"Senin ne işin var?" dedim çocuğa bakarak. Sinirlendi mi yoksa gülüyor mu anlayamadığım bir yüz ifadesi ile bana baktı " Yerdeki kanları gördün mü?" görmemek mümkün mü be oğlum. "gördüm."
Biraz kendimi acındırır Bi ifadeyle " Kimi öldürdün cani" "niye öldürdün" çocuk dudağının kenarı ile sırıttı. " Sence bu kadar kan tek bir kişiye mi ait?" bugün öldüm. Kesin öldüm. Bu çocuk beni öldürecek. "Niye öldürdün" sorulardan bıkmışcasına kafasını salladı. Saçıyla oynadı " Kiralık katilim ben" Mükemmel. Karşımda bir katil duruyor. Yüzünü karanlıktan çok göremesemde heybetli Bi katile benziyor. Tam ağzımı açıp Bi şeyler söyliceğim anda arkamızda birini hissettim. Hislerim kuvvetlidir. Biri bize yaklaşıyodu. O an katil diye hitap ettiğim çocuğu anlık refleks ile yere ittim ve arkamı dönüp arkamızdaki kişiye Bi tekme attım elindeki silah
Attığım tekme ile yere düştü adam neye uğradığını şaşırırken eğilip silahı aldım ve adama doğrulttum. Bütün bunlar 20saniye içinde gelişmişti. katil çocuk arkamızdaki adam neye uğradığını şaşırmıştı. Aslında bende şaşırmıştım. Katil çocuk ayağa kalktı ve benimle beraber oda silahını adama doğrulttu. Ve kulağıma fısıldadı" Sende de ne hünerler varmış" gururlandım ve sırıttım. Harbi olum bende ne hünerler varmış. Elimizde silah karşımızda adam 3ümüzde birbirimize bakıyorduk. Ta ki arkamızdan Bi adam daha çıkıp katil çocuğu omzundan vurana kadar. "Ananı sikim" evet tam yerinde bir küfür etti çocuk. Bense sonradan gelen adama dönip 1 el ateş ettim. Ve tam isabet adamı bacağından vurdum "Arkanda!" arkamdan gelen 3 adam ve önümdeki adam etrafımı sarmıştı. Katil çocuk yerdeydi. Birisi tam silahını bana doğrulttuğu sırada katil çocuk yerden fırlayıp adamın kafasına vurdu. "geç arkama" dediğini yapıp arkasına geçtim. Vay be! Fena dövüşüyomuş. Gelen tüm adamları pert etti. Çocuğa baktıktan sonra omzundaki yaranın feci Bi şekilde kanadığını fark ettim.  "omzun. Kanıyo" çocuk da bu kadar kanadığını tahmin etnezcesine omzuna baktı. Şaşırmıştı. Ama şuan tek kötü olan yeri omzu değildi. Burnu, ağzı her yeri kanıyordu. Bugün bana çok yardım etti, yani bende çok yardım ettim ben olmasam da o gebericekti ama neyse. İçimden bir ses "Eylül çocuğa yardım et" diyordu. Sanırım bu sağ taraftaki melekti. İyi olan melek sağda mıydı ki? Sol muydu yoksa.?"Yürü yaran kötü olmuş"
Omzunu tutan çocuk bana baktı. Nereye gidiyoruz diye Bi bakış attı ama ben çocuğu sertçe çekmiştim bile. "Ah! Yavaş yavaş" "sus çocuk yürü bak kan kaybından geberirsin ha" evim zaten bu sokaktan çok uzak olmadığı için bikaç dakika içinde eve varmıştık. 3.kattaki 2+1 evime çıktık. Çocuğun yarası kötüleşmişti. Hali kalmamıştı. Yatağa uzandırıp yarasına biraz bakım yaptım. Bunları da 9 yaşında  sokakta yara bere içinde kaldığım gün bana yardım edip 2gün boyunca hastanede bana yardım eden hemşire abladan öğrenmiştim. Hayat bana çok şey öğretti. Bu bilgilerin de bir gün işime yariyacağını biliyordum.

GÜMÜŞ AY IŞIĞINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin