1

42 4 0
                                    

1

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

1.Bölüm Kestirmeler

Soğuk.

Tek diyebileceğim buydu.

Soğuk. Çok soğuk.

İşten dönerken eve biraz daha erken varabilmek için seçtiğim yol şu an beynimi sorgulamama yol açıyordu. Adımlarım hızlı, nefeslerim ondan daha hızlıydı. Gözlerim her an önüme biri çıkabilir tehlikesiyle dikkatliydi.

Burası pek tekin değildi ama artık saat geç olmuştu ve son otobüste gitmişti. Cüzdanımı çaldırmasaydım her şey benim için daha iyi olabilirdi ama maalesef...

Cebimde beş kuruş para yokken üzgünce dudak büzüp işe yaramayan otobüs kartıma baktım. Yürümek zorunda kalmıştım ama yol çok uzundu. Mecbur kestirmeyi kullanıyordum.

İlk defa kullandığım bir yol değildi aslında onun için etrafıma bakındım. Normalde burada bir sürü sokak çocuğu olurdu.

Tenekelerin içinde kağıt ve benzeri şeyler yakıp başında ısınıyorlardı. Ama bu gece hiçbiri yoktu.

Onlar olsaydı bu kadar endişelenmezdim çünkü her ne kadar ilk gördüğümde 'acaba bana bir şey yaparlar mı' desemde bana bakmaktan başka bir şey yapmıyorlardı. Ben sokaktan çıkana kadar arkamdan bakıyorlardı sadece.

Tek sokak çocukları değil serserisi, hırlısı hırsızı da çok oldurdu. Tam şanslıyım önüme biri çıkmadı derken gülüşerek gelen bir grup gördüm. İki kişi kollarını birbirinin omzuna atmış bir o tarafa bi bu tarafa sallanıyolardı.

Bağıra bağıra söyledikleri şarkı suratımı buruşturmama sebep olurken yanlarında yürüyen tanıdık yüz de benim gibi rahatsız olmuş olacak ki bir tanesinin kafasına vurup küfür etmişti susması için.

Tanıdık olmaları içimi rahatlatırken bir taraftan da ofladım. Umarım yanlarından geçerken bana sataşmazlardı ki bu mümkün değildi çünkü beni çoktan farkeden beden hınzırca bakan siyahlarını utanmazca üzerime dikmişti.

Gözlerimi ondan ayırmadım. Tam önüme gelip dururken yanında ki iki arkadaşı bizi takmadan sallana sallana yürümeye devam etmişlerdi. Koca sokakta tek ikimiz kalmıştık. Ha birde zar zor aydınlatan bir sokak lambası.

Bir süre üzerimde gezdirdi bakışlarını. Vücudumu her seferinde öyle bir süzüyordu ki kendimi çıplakmışım gibi hissetmekten alı koyamıyordum.

Hiçbir utanma belirtisi yoktu. Arsızdı. Dilini üst dudağında gezdirip tekrar içeri sokarken gözlerini kısıp kafasını sağ omzuna doğru yatırıp serseri gibi gülümsedi.

"Ana kuzusu." Sesinde ki bariz alay beni sinirlendirirken elimi altımdaki siyah kumaş pantolona koyup sıktım. Yine başlıyorduk yada başlamıyorduk. Yanından geçip gitmek için bir adım attığımda o da benimle aynı adımı atıp önüme geçti.

Biraz Daha bxbWhere stories live. Discover now