Bizim Hikayemiz

0.0

Eğlence amaçlı yazılmıştır.
Küfür ve olumsuz hareketler içerir.

Başlangıç tarihiniz(10.02.2024)

İyi okumalar🧸

Yüzümdeki sinirli ve bir o kadar da bıkkınmışlık olan ifade ile elimdeki çatalı zeytine batırdım.

Daha doğrusu batırmaya çalıştım tabağın diğer tarafına kaçtığında derin bir nefes verip tekrar denedim fakat zeytin çatala girmemek için yemin etmiş gibiydi.

Sinirlerime zor hakim oluyordum sabah sabah olaylar sanki beni deli etmek istercesine üst üste gelmesi beni daha da sinirlendirirken elimdeki çatalı sertçe masaya bıraktım ve elimle zeytini alıp ağzıma attım.

Oh be sonunda amq

ağzıma hızla birkaç şey daha atıktan sonra sıcak olan çayımı umursamadan hepsini tek dikişte içtim.

Ağzım sik-

Böyle yavaş hareket etmeye devam edersem büyük bir ihtimalle okula geç kalacaktım ki ilk günden okula geç kalmak istmem.

Hele ki o ilk ders kimya ise asla!

Yani anlamıyorum da niye ilk ders kimya olur ki bir de okulun ilk gününden çok iyi bir başlangıç yapıyoruz gerçekten!

Kadın sınıfa girer girmez yoklama alıyor
Sanki biz bilerek geç kalmak istiyoruz zaten kimya da hiç sevmem diğer sene hocaya dilenerek zar zor geçirmişti.

Sevemiyorum abi sevemiyorum napim o kadar çalışmama rağmen olmuyoo

Hocamız çok anlayışlı ve sevecen bir kadın ona lafım yok zaten.

Daha fazla geç kalmamak adına hızlıca ayağa kalkıp az önce oturduğum sandalyeyi düzelttim ve masadaki telefonumu elime aldım.

Annem ile babam bu ani hareketime karşı şaşırmış olacaklar ki ikisi de tabakta ki bakışlarını kaldırıp aynı anda bana baktı.

"Ne oluyor kızım masayı da kendinle mi götürmek istiyorsun?"

Annem biraz şakacıdır da gülün geçin biz de öyle yapıyoruz.

Yüzüme tatlı bir ifade yerleştirip anneme doğru yürüyüp yanağına sulu bir öpücük bıraktım.

"Okula gitmem gerek geç kalacağım siz devam edin kahvaltınıza."

Annem hala bana bakmayı sürdürürken bir yandan da elindeki çay bardağından çayını yudumluyordu.

Babam ise yüzündeki masum bakışları ile tabakta ki yumurta ile bakışıyordu. masadan uzaklaşmış başka diyarlara dalmıştı.

Annem sabah kahvaltısına hep beraber yemeye önem verdiği için işi saat 8 de başlamasına rağmen benim yüzünden o da erken kalkmak zorundaydı.

Onun bu hâline daha fazla dayanamayıp yanına gittim yanağına sulu bir öpücük kondurup gülümsedim.

Tabaktaki olan masum bakışlarını kaldırıp bana baktı Gülümsememe karşılık verdi.

"Hadi ben kaçar "

Hızlıca mutfaktan çıkıp adımlarımı kendi odama doğru yönlendirdim. Çok fazla oyalanmadan masada duran içinde sadece bir adet kalem ve defter olan çantayı tek koluma geçirip kapıya doğru yürüdüm.

Ayakabılıkta duran converslerimi ayağıma geçirip hızlıca evden çıktım.

Bir yandan yürürken bir yandan da telefonumdan saate baktım.
Eğer böyle yürümeye devam edersem büyük ihtimalle iki dk sonra gelecek olan son otobüsü de kaçıracağım anlamına geliyordu.

Bu okulu icat edeninde ben ta-

Adımalarımı daha da hızlandırıp kolumdaki düşmek üzere olan çantamın sapını düzeltim.

Hani anlamıyorum bir insan bu kadar mı şansız olur delireceğim ha en sonunda!

Sabah geç kalktığım yetmezmiş gibi annemden sabaha sabah azar yedim. haklıydı kadın dün akşam o kadar ısrar etmesine rağmen okul eteğimi ütülememiştim.
Bir saat onunla uğraştıktan sonra sanki zamanım çok varmış gibi(!) yaptığım at kuyruğu bir türlü içime sinmediği için sürekli bozup tekrardan yapmaya çalıştım.

Kendi kendime mırıldanmaya devam ederken o sırada gelen kısık miyavlama sesiyle ilerideki bakışlarımı yere indirdim.
Gördüğüm şey canımı acıtmasına yol açmıştı.

Yolun hemen kenarında zayıf küçük sarı tüyleri olan küçük bir kedi vardı. Açlıktan yere serilmişti.

Dayanamayıp yanına doğru ilerledim bir yanım acırken bir yandan da güven verircesine gülümseyip kucağıma aldım.

Elimde hissettiğim ıslaklık ile bakışlarımı hızlıca koluma çevirdim. Kan vardı fakat bu kan bana ait değildi kediye aitti ve başından kan akıyordu.
Yaralanmıştı.

Siktir

Bir günde acaba başıma daha ne gelebilir çok merak ediyorum doğrusu??

Gözleri zorlukla kapanıp açılırken bakışlarımı ondan çevirip ileriye doğru baktım.

Onu hemen veterinere götürmem gerikiyordu. Yoksa daha acil bir şey de olabilirdi.

Taksi bu saate olmayacağı için hızlıca yardım istemek için durağa doğru yürümeye başladım.

Allahım lütfen biri olsun

Lütfen

Lütfen

Otobüs durağına geldiğim de otobüs beklediğim gibi gitmişti.

Şansımı gerçekten sikeyim!

Bir insan bu kadar mı şansız olur sabahtan beri başıma gelmeyen kalmadı amq

Bir ümitle gözlerimi yolun sağında ve solunda gezdirdim.

Ama yok yok amına koyayım bu sokakta
geçen tek bir insan bile yok!

Ümitsizce bakışlarımı tekrar kediye çevirdiğimde gözleri iyice kapanmaya başlamıştı kısıkça miyavlıyordu yardım  istercesine, gözlerimin dolmasını engeleyememiştim.

Aklımda ise tek bir soru vardı.
Ne yapacaktım ben şimdi?

O sırada hemen yanımdan gelen motor sesiyle büyük bir umutla bakışlarımı hızlıca o tarafa doğru çevirdim.

Başındaki siyah kaskı üzerindeki deri ceketi ve siyah motoru ile hemen yanımda durmuş bana ve elimdeki kediye bakıyordu ne olduğunu anlamak istercesine.
Boğazını temizleyip ellerini direksiyona koydu.

"Bin."

......

Huhhhuuu evett nasıl buldunuz?

Volta atmayı ve yorum yapmayı unutmayın öpüldünüz😘💗