14

73 13 17
                                    

Öncelikle merhabalar

Açıkçası artık sınır koyacağım üzgünüm

Ficime emek veriyorum ve gecenin 3-4'ünde yeni bölüm atabiliyorum

Kısacası yorum yapılmayınca okuma oranları düşüyor

Ondan dolayı yorum yapmanızı isteyeceğim

Sınır:
5 oy
15 yorum

Teşekkürler

_______________________________________

Minho'dan

Saat kaçtı bilmiyordum. Sadece jisung'u bekliyordum. Hyunjin ve Felix'i zorlada olsa göndermiştim. Jisung'a çok aşıktım..Hemde çok tek kılına zarar gelse bana bıçak saplanmış gibi oluyordu.

Ama yapamıyordum.

Bırakamıyordum onu.

Chan hep haklıydı keşke bıraksaydım. Onu tek saniye görmemek aklımı yitirmemi sağlıyordu. Benim belkide suçum daha 14 yaşındayken katil olup bu tür işlere karışmaktı.

Babamı öldürmüştüm.

11 yıl önce

Minho eve korkarak geliyordu. Sınavdan düşük almıştı çalışmasına rağmen. Minho ürkekçe adımlarını atıyor aynı şekilde sokağıda kontrol ediyordu. Eve geldiğinde odasına çıkan demirlere tırmandı ve gizlice girdi. Belki sonrada yiyebilirdi dayağını sadece uyumak istemişti. Bu isteği ne kadar kötü olabilirdi ki?

Babası onu odasında yatakta oturup bekliyordu. Elinde ise demir sopası ve kemeri vardı. Minho pencereden bakınca gözleri büyümüştü. Ölebilirdi o odaya girerse. Hemen aşağı atladı. Olabildiğince hızlı koşmaya başladı. Nereye gittiğini bilmiyordu yada bilmek istemiyordu. Gözüne eskiden gittiği çocuk parkı ilişti. Hemen oraya gidip kaydırakların içine oturdu. Her zaman yaptuğı gibi kulaklarını kapatıp sessizce dudaklarından 'bişey yok,bişey yok iyisin tamam geçti' demeye başladı. Keşke annesi onu sevseydi. Kim olduğunu dahi bilmese bile. Ona kızgın değildi çünkü genç yaşta yanlışlıkla oluşan bir durumun sonucuydu Minho. Doğar doğmaz babasına verilmişti.

Parkta ne kadar zaman öyle durduğunu bilmiyordu. Eve geceleyin gidecek ve bu işi bitirecekti. Hergün dövülmekten sıkılmıştı artık. Canı acımıyordu ama dayanmakta zor geliyordu. Vücudunda bir sürü iz vardı. En kötüsü ise bebekken babası yüzünden gerçekleşen bir ameliyat sonucu kalan izdi. Nasıl olduğunu bilmiyordu kimse ona dememişti.

Gece sularıydı Minho eve gitmiş ve ilk odasına bakmıştı. Babası odasında içki şişeleriyle beraber uyanık kalmıştı. Planı ise eline eldiven giyip babasını öldürecekti ve sonra öldürdüğü malzemeleri gömecek sabah uyandığında babasını bi başkası öldürmüş gibi polisi arayacaktı. Yurtta kalacaktı büyük ihtimalle. İlk evin dışındaki komşunun bahçesinden eldivenleri aldı. Sonra eve kapıdan girdi. Babası hem içki içip uyduğu için uykusu derindi. Mutfaktaki bıçağı aldı ve odasına doğru gitmişti küçük beden.

İlk önce üstüne başka kıyafetler giymişti. Sonra bıçağı şah damarına bastırmış ve iyice derine itmeye başlamıştı. Pişman değildi hemde hiç aksine huzurlu hissediyordu dudakları kıvrılmıştı. Kahkaha atıyordu. Sonra defalarca batırıp çıkarmıştı bıçağı. İlk üstünü değiştirmiş kıyafetleri yakarak yok etmişti. Bıçağı ise parkın oraya gidip eldivenlerle beraber kaydırağın altına gömmüştü. Eve gidip duş aldıktan sonra kendisini babasının eski yatağına bırakmıştı ve o gece uyduğu en huzurlu uykuyu çekmişti.

Günümüz

Anılar aklıma geldikçe Jisung'a olanlar yüzünden kendimden nefret ediyordum. Jisung benim için tanımsızdı güzellikten öte bir varlıktı.

Chan 2. Kez haklıydı ama jisung'u veremezdim. Onsuz ben 1 gün dahi dayanamamıştım. Aylarca hayatta yapamazdım.

''Lee Jisung'un yakını burda mı?"

...

Kelime sayısı:451

Game Over//Minsung ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin