BTS (YN)MAFYA ABİLERİM-2

BTS MAFYA ABİLERİM 35 .bölüm

~Yazım hatam varsa özür dilerim

Yoongi'den

Hepimiz saatlerdir kan ter içinde ağlayarak kardeşlerimizi arıyoruz. O sırada hepimiz kendimize lanet okuyorduk . Ben keşke sözümden dönmeseydim . Keşke hiç izin vermeseydim dışarı çıkmalarına . Nerede bu çocuklar ? Sanki yer yarıldı da içine girdiler . Ya da başlarına bir şey geldi . Belki de şuan tehlikenin ortasındalardır . Ah tanrım bütün bu düşünceler beni daha çok tedirgin ediyor . Ya bir gün , bir gün günümüz olaysız geçsin olmaz mı ya ? Yeter artık gerçekten . Şuan tek derdim kardeşlerimi bulmak . Başka hiç bir şey istemiyorum(z). Ormanın daha da derinliklerinde her seferinde birinin ismini bağırarak ilerliyoruz . Etraftan gelen sesler bizi her seferinde farklı bir düşünceye sürüklüyor . Gerçekten nasıl bir şeyin içine düştük biz böyle ? Karanlığın ortasında elimizdeki fener işığı ile çaresizce kalın ağacların içerisinde ilerliyoruz . Îçımizdeki o umut her addımımızda daha da küçülüyor. Yerini derin bir korku sarıyor. Bu korku gözlerimize de yansıyor ve göz yaşlarımızın birer birer akmasına neden oluyordu .  Biraz daha ilerlediğimizde fener ışığında yerde renkli bir şey görmem ile duraksadım.  Yanımdaki Tae de benim durduğum için durduğunda  yavaş yavaş o renkli şeye yaklaştım. Dikkatlice baktığımda bunun Soo-jin'nin atkısı olduğunu gördüm. Kaldırıp Tae gösterdiğim de bana umutla baktı . Yeşil atkısını yüzüme yakınlaşdırdım . Kokusu hala üzerinde duruyordu . Onu biraz daha yakınlaştırıp güzelce kokladım . O sırada gözlerim daha da çok dolmuş ve ağlamaya başlamıştım. Buradan geçmişlerdir. Daha sonra atkıyı bulduğum yere dikkatlice baktım yer hafif çamurluydu ve bu yerde ayak izlerinin kalmasını sağlamıştı . Ben hızla Tae'e dönüp gülümseyerek umutla baktığımda o da bana karsılık verdi . Ve ayak izlerinin takip etmeye başladık. Garip olan şuydu ki sadece 1 çift ayak izi vardı . Bu I.n'nin ayak izi bunu kesin biliyordum .  Ama peki ya Soo-jin ? O nerede ? Eğer o I.n'den ayrı gitmişse neden atkıyı burada bulduk ? Ah tanrım gerçekten kafayı yiyeceğim . Biraz daha ilerledik ağaçların arsında ayak izlerini takip ederek . Sonra ayak izleri gittikçe yok olmaya başladı . O an bir  huzursuzluk hissettim içimde . O huzursuzluk ile duraksadım biran . Izler tamamen kayboldu . İç çektim huzursuz bir şekilde . Tae ise elindeki fener ile etrafa bakıyordu . Kolumdaki saate baktım . Saat 22: 56 olmuştu . Tekrar etrafa baktım ancak hiç bir şey görmedim. Daha sonra garip bir ses duymam ile irkildim . Tae korkmuş bir şekilde bana baktı . Ah bu Jimin'nin bana verdiği o küçük telefonun sesiydi . Telefonu çıkardım cebimden hemen aynı zamanda endişeli bir şekilde .

📞...

Yoongi:
Alo Jimin bir şey buldunuz mu ?

Jimin:
Bende aynı soruyu sana soracaktım.

Yoongi:
Biz şey bulduk.....biz Soo-jin'nin atkısını bulduk .

Jimin:
NE ? NEREDE ? NASIL ? PEKİ ONLAR NEREDE ?

Yoongi:
Lanet olsun ki bilmiyorum . Yerde I.n'nin ayak izleri var . Takip ettik ama artık izler kayboldu .

Jimin:
Nasıl kayboldu Yoongi ? Neredesiniz siz şimdi konum at hemen .

Yoongi:
Ya Jimin gerçekten salak mısın ? Bu telefondan ben sana  nasıl konum atayım acaba ?

Jimin:
Off ben sinirimden ne dediğimi biliyor muyum sanki ya ? Tamam şimdi olduğun yeri tarif et  .

Yoongi: .
Off Jimin acaba ben ağacları gece karanlıkta nasıl  tarif ede bilirim  sana ?