✧ 10 - "Ben iyim, sorun yok" ✧

338 20 187
                                    


Türkiye: . . . *arkasına dönüp, ciddi ifadeyle bakan Osmanlıya bakar*

Osmanlı: Odama geç.

Türkiye odaya geçer geçmez arkasından da Osmanlı geçti odaya ve kapıyı da kapadı. Türkiye yatağa oturur, Osmanlı da odasındaki tek koltuğa oturur.

Osmanlı: Açıkla, anlat ve söyle. Bu ne hâl, ne içindir bu?

Türkiye: Şey.. ben... Hani bir arkadaşımla buluşucam falan demiştim ya..

Osmanlı: Hm.. evet?

Türkiye: Aslında önemli bir konu hakkında konuşmak için o arkadaşın yanına gittim...

Osmanlı: Peki kim bu arkadaş dediğin?

Türkiye: ... Çin.

Osmanlı[içinden]: Tahmin ettiğim şey mi bu?..
Osmanlı: Ha? Konu ne?

Türkiye: Doğu Türkistan...

Osmanlı[içinden]: Ah be oğlum..
Osmanlı: ... Neden bu hâle geldin? Dövüştün mü?

Türkiye: Çin'e "Dövüşte seni yenersem, sonsuza kadar Doğu Türkistan benimle olucak." demiştim... Çin'de sırıtarak kabul etmişti...

Osmanlı: Ve anlaşılan kaybetmişsin..

Türkiye: Maalesef... *burun çeker, gözleri hafif sulanmaya başlar*

Osmanlı: ... En azından boşuna dövüşmemişsin. Ama senin gücünle Çin'in gücü bir değil biliyorsun dimi?..

Türkiye: Şansımı denemek istedim...

Osmanlı: Aslında ben Doğu Türkistanı alabilirim.. Tabii ki anlaşma ile.

Türkiye: Hayır! Sakın baba! Beni ezikce gösterir.. "Türkiye, Çini babasına şikayet etmiş EZİK!" derler ve dedikodu yaparlar.. Hayatım mahvolsun istemiyorum baba...

Osmanlı: Hı.. Diyorsun?... Pekala, anladım. O zaman uzun süre sonra ben gidip almaya çalışsam, o zaman senin hakkında bir şey demezler. Değil mi?

Türkiye: Onu sonsuza kadar yanına alabilmen kesin olmalı... Senin de kötü duruma düşmeni istemiyorum. Artık bunaldım.. Doğu Türkistanın hayatı için çok üzülüyorum... Daya-

Osmanlı: Biliyorum.. Ben de senin kadar üzülüyorum...

Türkiye: *gözünden bir yaş akar* Çok beceriksizim.. Hiç güçlü değilim.

Osmanlı: Emin ol Türkiye'm, benden daha güçlüsün..

Türkiye: Nasıl?..

Osmanlı: Zaman göstericek..

Türkiye babasına, o hafif sulanmış ela gözleriyle bakmıştı.

Osmanlı: Hadi yüzündeki yaralara bakalım..

Türkiye: Hı.. Tamam.

Osmanlı oturduğu yerden kalkıp, komidin çekmecesinden tedavi malzemelerini çıkarmıştı ve yatağa oturdu. Türkiye oturduğu yerden babasına dönük oturdu. Osmanlı, Türkiye'nin yüzündeki yara ve morlukları tedavi etmişti.

Osmanlı: Bir kaç gün sonra yüzün iyi olur. Çinden uzak dur yani fazla muhataplı olma..

Türkiye: Tamam.. Teşekkürler baba.

Osmanlı: Rica ederim.. Başka konuşmak istediğin bir şeyler var mı?

Türkiye: Hmm.. Sanırım var. Daha doğrusı sorum var.

(CH.) Efsane Hayat[Osmanlı&Rusİmp.]Where stories live. Discover now