Tanışma

31 6 0
                                    

Selamm! Bölüm sonuna gelmek üzereyiz. Onun için ne kadar atabilirsem atacağım ki yeni ve güzel bir hikayeye başlayım. O zamaaaan keyifli okumalar!

Gözlerimi Tom'un sesiyle açtım.

Tom: Oli... Oli... Hadi uyan. Artık geldik.

Olivia: Peki...

Kalktım. Başım dönüyordu. İyice artmıştı. Tom'un ailesiyle tanıştıktan sonra bir doktora görünmem gerek...

...

Kendimi yatağa attım. Tavanı izlerken Tom geldi.

Tom: Annemi arayım mı musaitsen? Tanışcaksınız ya hani eheh.

Olivia: Ara ara.

Paniklemiştim. Tırnağımı kemirmeye başlamıştım bile...

Tom: Çalıy- Alo anne?

Titremeye başladım.

Tom: İyiyim iyiyim. Şey diyecektim. Artık hayatımda çok önemli biri var. İznin olursa seni tanıştırayım. Olur mu? Tamam. En yakın zamanda orda olucağız, biee!

Şaşkın şaşkın bakıyordum. Acaba annesi ve babası ne severdi??

Tom: Hazırlanmaya başla hadi.

Olivia: Nasıl giyiniyim? Tatlı alıyım mı? Ya da çiçek? Neleri severle-

Tom: Giysileri ben ayarlıyacağım.

Şaşkın şaşkın ona bakarken o gardolabına varmıştı bile.

Vintage tarzı bir pantolon aldı, üstüne de kırmızı bir oversize tişört elime verdi. Neredeyse aynı olan bir benzerlerini de o giymişti. Gerçekten tam bir takım gibiydik! Son olarak da saçımı ince ince, bir bütün şekilde örmüştüm. Siyah göz kalemimi içe doğru sürdüm. Gayet keskindi. Dudağıma ise hafif renk veren lip balm sürdüm. Kapatıcımı da sürdükten sonra Tom'un yanına gittim.

Olivia: Hey! Nasıl olmuşum?

Tom: Mükemmel olmuşsun. Sanki benim bir parçamdan düşmüş gibisin...

Olivia: Bundan sonra zaten birbirimizin parçalarıyız Tommy:)

Gülümsedi ve dudağıma bir öpücük kondurdu. Sonra kolumu tuttu ve korkak bir şekilde seslendi.

Tom: Oli! Gerçekten işlerin rast gitmediğine emin misin?

Olivia: Eminim tabiikide. Neden?

Tom: Neden her gördüğümde bir yerlerin mor oluyor. Bir yere vuruyorsun da fark etmiyor musun?

Olivia: Oh! Sanırım fark etmemişim. Bende anlamadım.

Tom: Hastaneye en yakın zamanda gidelim olur mu?

Başımı salladım ve buruk bir gülümsemeyle kapıya doğru yaklaştık.

...

Sanki başım dönüyor, dünya bir zamanlığına durmuş ve beni kendine çekiyor gibiydi. Gözlerim kararmıştı sanki transtaydım. Moraran yerim sızlıyor, saç diplerim ac-

Tom: Oli!

Olivia: Oh-

Tom: İyi hissetmuyorsan gitmeyelim. Betin benzin atmış.

Olivia: Yok, gidelim. İyi hissediyorum.

İmalı bir şekilde baktı.

Olivia: Tom... Gerçekten dedim.

Tom: Pekala.

Kaskını taktı. Bende mavi, mor uyumlu olan kaskımı takıp mat siyah motoruma da bindim. Son günlerde bir hayli kötüyüm. Her yerim ağrıyor, ve saçlarım biraz dökülmeye başladı. Neyse, şampuan değişikliğinden her saç biraz dökme yapar, değil mi?

GangstaWhere stories live. Discover now