Bölüm 12 - "Karşımda başka bir alfadan bahsetmeyeceksin."

2.6K 440 241
                                    

The Neighbourhood - Softcore

The Neighbourhood - Softcore

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

[]

Yorum sınırı 250, bölümde öpüşme dışında +18 yok gönül rahatlığıyla okuyun

-

İlk gün kesinlikle çok kolaydı. Taehyung'un evinde bulunan, polis baskını olursa diye sakladığı tüm hapları toplayıp Yoongi'ye vermiştik yok etmesi için. Böylece Yoongi ve Jimin de Taehyung'un bağımlılığını bırakması konusunda bize yardımcı olmaya karar vermişti.

İkinci gün daha iyiydi. Beraber vakit geçirirken bir kez olsun konusu açılmamış, hatta Taehyung'un aklına bile gelmemişti eminim ki. Beraber tatlı tarifleri denemiştik. Akşam da bir diziye başlamıştık bu süreç boyunca izlemek için.

Üçüncü gün biraz zorlanmaya başladığını hissetmiştim. Zaten Taehyung'un içmeden durabildiği en uzun süre neredeyse üç gündü. Yani asıl bundan sonrası için endişeleniyordum. Çünkü dördüncü günün akşamındaydık.

Ona iyi gelmek için elimden gelen her şeyi yapıyordum. Dikkatini dağıtmaya çalışıyor, yalnız kalmasın diye çabalıyordum. Neredeyse her saniye yan yanaydık dört gündür. Okuldan izin almıştım zaten. Daha doğrusu ben işi bırakmaya karar vermiştim ama Claud buna izin vermeyeceğini kesin bir dille belirtmişti. İzinli olduğum süre boyunca hem Taehyung temiz kalacak, hem de okuldaki dedikodular durulacaktı.

"Dördüncü günü işaretliyorum." diye mırıldanan Taehyung'a kaydı bakışlarım. Salondaki bir duvara gün çizelgesi hazırladığımız kağıdı asmıştık. Her günün sonunda Taehyung bir çarpı atıyordu. Böylece kaçıncı günde olduğumuzu da görebilecektik.

O kırmızı kalemle hızlıca kutucuğa çarpı atarken omzunu okşadım. "İyi gidiyorsun." dememe karşılık kafasını yavaşça onaylar anlamda sallamıştı. Bugün diğer günlere göre daha sessizdi. İçine kapanmasından korktuğum için olabildiğince konuşmaya zorluyordum onu. Mantıklı ya da mantıksız sorular sıralıyordum durmadan.

O benim için, bizim için bırakmaya karar verdiyse ben de tüm desteğimi hissettirmeliydim.

Onu bileğinden tuttuğum gibi mutfağa doğru çekiştirmeye başladım. Bu sırada enerjik sesimle "Akşam yemeğinde ne yesek?" diye sormuştum. İştahı yoktu, biliyordum.

"Bilmem ki. Sipariş verebiliriz."

"Ya da..." derken çekmecelerden birini açıp iki paket ramen çıkardım. "Bu akşam kolaya kaçarız." Göz kırpmama karşılık hafifçe sırıttı. Oturması için bileğini bıraktığımda masanın üzerinde duran sigara paketine gitti eli.

pray for meWhere stories live. Discover now