03:04 Cinayeti (1.kısım)

49 7 10
                                    


Musluktan damlayan suyun, lavabonun pürüzsüz yüzeyine düşmesiyle oluşan ve belirli aralıklarla kulakları rahatsız eden bir ses ile uyandı. Bir süre sadece düşündü, öylece baktı tavana. Sesin kaç saniyede bir geldiğini hesapladı önce, sonra birden fırladı yatağından. Depodan bozma, etrafı kirli ve eski pencerelerle çevrili, bir aralar garaj olarak kullanılan evi, camda ki tozlardan dolayı güneş ışığını belli belirsiz içeriye alıyordu. İçerde tam bir kaos ortamı hakimdi. Bütün her şey, her yerde, geceden içilen içki bardakları ve yüzlerce çerez dağılmıştı etrafa. Ayağına yatağının altında duran, yarısı yırtık terliğini giyip, sesin geldiği yöne doğru ilerledi. Lavabonun kapısını açarken içini gıdıklayan tiz bir ses içini bir hoş etti. Yan tarafta takılı olan havluyu eline sardı ve bütün gücüyle musluğu çevirmeye çalıştı. Başarmıştı, musluktan artık su damlamıyordu. Havluyu yerine taktı ve dans etmeye başladı. Karşısında ki aynadan kendisini izliyor bir yandan da hiç bir müzik olmamasına rağmen bir kaç değişik hareket yapıyor, eğleniyordu. Çift kişilik beyaz ve yıpranmış yatağına doğru koştu. Ağzı üstü üzerine atladı. Gözlerini kapatıp sessizliğe teslim etti kendini.

Saat 11:30'a geliyordu, telefonu alarmı defalarca çalmasına rağmen Tom sanki ölmüş gibi, hiç kıpırdamadan uyuyordu. Dışarıdan korna sesi eşlik etmeye başlayınca hafif rahatsız oldu ve yastığı kafasının üzerine alıp kulaklarını tıkadı. Korna sesi kesilmişti ama kapıya vurmaya başladılar. Tom daha fazla duymamazlıktan gelemedi ve yatağından kalkıp kapıya doğru gitti.

'Kim o ?'  Soruyu sorarken bir yandan da kapının kilitlerini açıyordu. Kapıyı açtığında karşısında duran kumral, yeşil gözlü, kahverengi pantolon ve siyah gömlek giymiş kadını gördü. Uykulu gözleri, tıpkı sisli bir havanın dağılması gibi, uykudan uzaklaşıp sadece kadını vereceği cevaba ve dudaklarına odaklandı.

"Merhaba Ajan Tom, ben yeni Ajan Yardımcısı Clary Downheart."

Tom hala dudaklarına bakıyordu. Clary'nin ağzından çıkan bütün kelimeler boşa gitmiş gibi duruyordu.

"İyi misin Ajan Tom?"

Tom ani bir hareketle kapıdan elini çekip kafasını kaşımaya başladı. Ayağında sadece boxer olduğunu farkettiğinde ise utanıp yukarıya doğru koştu.

"İçeri gelsene, geliyorum hemen."

Tom aceleyle pantolonunu giydi. Kaslı ve sportif bir vücudu vardı. Gömleğini üzerine geçirdi ve düğmelerini bile kurmadan aşağıya doğru indi.

"Gömleğimin düğmelerini kurar mısın Clary?"

Clary şaşkın şaşkın merdivenlerden inen Tom'a bakıyordu. Ciddi olduğunu anladığını, Tom yanına gelip durunca anladı.

"Siz benden ne istiyorsunuz ? Amacınız ne ? "

Clary kapıya doğru yastlanmış, ters ters bakıyordu Tom'a.

"Bir amacım yok genç bayan, alt tarafı düğmelerim için yardım istedim."

Tom gömleğini o şekilde bıraktı. Mutfağa doğru yürüdü. Dolabın kapağını sert bir şekilde açtı ve içerisinden birasını alıp açtı. Tekrar kapıya doğru yöneldi.

"Şimdi kur şu düğmeleri."

Tom sinirli bir şekilde söylemişti. Clary gönülsüz gönülsüz gömleğin düğmelerini ilikliyor, bir yandan da öldürecekmiş gibi Tom'a bakıyordu. Onun ne kadar uyuz bir adam olduğunu düşündü. Son düğmeyi de kuracaktı ki, Tom'un canının yandığını farketti.

"İyi misin ? Neyin var ?"

Tom elindeki birayı bıraktı hemen girişte duran, üzerinde anahtarlarında bulunduğu masanın üzerine.

SİLAHSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin