24.Bölüm

290 15 35
                                    


Merhaba,

Yeni bölümle geldim yeniden...

Keyifli okumalar dilerim..


---

Kim Taehyung'dan -11 ay sonra-

Eşime sarılmak için kolumu uzattığımda onu bulamayarak kolumu yatakta gezdirdim ve sonra da gözümü açarak yatakta yalnız olduğumu kendime ispatlamış oldum. 

"Hayatım!" Açık kapıya doğru seslendiğimde ses gelmediği için yataktan kalkıp üstüme tişört geçirirken odadan çıktım. 

Bebeğimizin odasından gelen ışıkla odaya girdiğimde Jungkook camın yanında ki koltukta uyuya kalmıştı, Jun ise kucağında gülümseyerek vitamın yüzünü inceliyordu.

"Omegamm." Sesimle bana döndü hemen;

"Da dda daa." Kıkırdayarak kucağıma aldığımda boynuma yatıp kendince sesler çıkardı. 

Saatte baktığımda 04:23 yazdığı için eşimi dürtükledim.

"Yatağa geç güzelliğim hadi." Mırıltılar çıkarıp kucağında Jun'u ararken bulamayıp yerinden sıçradı; benim kucağımda olduğunu gördüğünde de rahatlamış bir nefes vererek tekrar yattı. Gülerek Jun'u tekrar kucağına bırakıp onu kucağıma aldım. 

"Koltukta uyumamalısın hayatım." Boynuma bir kolunu dolarken diğer koluylada Jun'a sıkıca sarıldı. 

"Jun ağlayınca yemek yedirip altını temizledim, sonra onu uyutmaya çalıştım." Güzel çilek kokunu içime çekerek saçını öptüm. 

"Ama o seni uyutmuş. Hem sen neden beni uyandırmadın ki? Dinlenmen gerekiyor." 

"Seninde dinlenmen lazım deltam. Hem sen sabah işe gidiceksin. Ben öğlene doğru gidiyorum." 

"Güzelim sabah gidiyorum ama yarım saat bakınıp çıkıyorum, esasen gece çalışıyorum biliyorsun." 

"Olsun." Yatağa uzandırıp yanına uzandım bende hemen.

"Jun çok hızlı büyüyor delta." 

"O daha bebek hayatım, büyüyecek." 

"Delta." Bana bakıp biraz daha yanaştı; "Sen bana artık hiç bebeğim demiyorsun." Büzdüğü dudağını ağzımın içine çekip emdim. 

"Artık bebeğimizde var güzelim, hanginize seslendiğimi nereden bileceksin?" Kıkırdayarak boynuma yaklaştı.

"Kızgınlığımıza ne kadar kaldı deltam?" 

"Bugün kaçı güzelim?" Jun'a dikkat ederek komidinden telefonunu aldı;

"13." 

"Muhtemelen 7-8 gün sonra başlar güzelim. Neden sordun?" Alt dudağını ısırdı utangaçça.

"Jun bir yaşına girmek üzere ve bu zamanda kızgınlığımızda hiç yalnız olamadık. Bu sefer Jin'lere emanet edip sadece birbirimizle ilgilensek olmaz mı?" Boncuk gözlerini öperken kucağıma çektim benini.

"Sevişirken bile bir anda ağladığı için Jun'un yanına çok kez gittim. Biliyorum, sende üzülüyorsun öyle olduğunda ama en yakınlarımıza bile olsa bebeğimi başkasına bırakmak istemiyorum güzelim." 

"En azından gündüz bırakalım bir gün, hmm?" Orta yolu bulma çalışan eşimin mührünü öptüğümde kollarımın arasında titredi.

"Sadece bir gün ve akşam eve geri gelicek." Dönebildiği kadar dönüp yanağıma sulu bir öpücük bıraktı. 

last dans/tk✔️Where stories live. Discover now