✶⁷

37 8 7
                                    


....

"Ah cidden çok yorulmuşum"

"Ben sana dedim kızım otobüse binelim diye"

"Tamam sus çok konuşma önüne bak"

Gün boyunca ordan oraya gitmiştik 1 haftada yapılacak şeyleri 1 güne sığdırmıştık neredeyse.Ama çok eğlenmiştim yanımda sevdiğim arkadaşlarım olunca en kötü anlara bile razıyım.

"Bitti sanırım yapılacaklar"

"Bitmediyse artık ben uçaktayken devam ederiz ne dersiniz?"

"Ha ha ve ha Lisa çok komiksin"

Bambam ne kadar belli etmese de gideceğim için en çok o üzülüyordu o benim en yakın arkadaşımdı ve sanırım ayrı olmamız bizim için çok kötü bir durumdu çünkü ilk defa bu kadar ayrı kalacaktık...

"Eğer dinlendiyseniz hadi gidelim saat geç oldu"

Ten'in söylediği şey ile hepimiz ayağa kalktık ve yine yürümeye basladık nedenini bulmak çok da zor değildi aslında sanırım hepimiz birlikte geçireceğimiz 1 dakikanın bile hesabını yapıyordu 60 saniye de 60 saniyedir mantığındaydık.

Eve dönüş yolumuzda çok güzel bir yürüyüş yeri vardı etrafı güzel çimenliklerle ve çiçeklerle süslüydü insana huzur verecek derecede hemde. Bu yolu birlikte kim bilir kaç kere bisikletlerimizle ve yürüyerek geçmiştik o günleri özleyeceğimi hiç düşünmezdim

"Hatırladın mı Lisa yine burda bisiklet sürerken önüne kedi çıkmıştı sende bisikletini durdurarak onu sepetine koymuştun"

O günü hatırlayınca yüzümde istemsizce bir tebessüm oluştu o kedi minnacıktı ve hasta görünüyordu bende onu alarak veterinere götürmüştüm orda onu iyileştirdikten sonra sahiplenmek istiyordum fakat benden önce birileri gelip sahiplenmişti bile.Sırf o yüzden günlerce ağlamıştım...

"Hatırlamaz olur muyum minnacık birşeydi daha savunmasız görünüyordu bende sepetime atıp veterinere götürmüştüm"

"Sonra kedinin sahiplenildiğini öğrendiğinde salya sümük akıtmıştın her yere "

"Hey! Bi kere ben öyle seyler yapmam"

"Niye kızım nesin sen salgılamıyo musun salya ?"

"Bamibam.." ona böyle seslenmeme gıcık oluyodu ve ben onu gıcık etmeyi çok seviyorum.

"...sesini kesecek misin yoksa yüzüne sinirleri alınmamış ahtapot bırakayım mı"

"Tamam be kızım sustuk"

Biz arkdan Bambam ile yürüyorduk önümüzde ise Sorn,Minnie ve Ten vardı.Sorn ve Minnie kol kolayken Ten onların yanından yürüyordu ve açıkçası çok komik görünüyordu bu durum. Ten ikide bir Minnie yi kendine çekmeye çalışıyordu ama Sorn izin vermiyordu, onların bu hallerine Bambam ile gülerken birden üçü de arkalarına dönüp bize baktı bizde hiçbirşey yokmuş gibi konuşmaya devam ettik.

"Şimdi sen elin Koreasına mı gidiyosun"

"Öyle söyleyince garip oldu sanki?"

"Yio ne alakası var"

"Yio ni alikisi vir"

"Lisaa!"

"Tamam tamam sustum"ağzımın fermuarını çekiyormuş gibi yaptım.

"Hergün beni ararsın değil mi?" Sorduğum soru karşısında Bambam yüzüme burukça gülümsedi, ardından önüne dönerek konuştu.

"Ne işim olur senle kızım İnternetin çekmez senin hem orda napıcaksın beni"

 𝑳𝒂 𝑫𝒐𝒖𝒍𝒆𝒖𝒓 𝑬𝒙𝒒𝒖𝒊𝒔𝒆 ✶ | 𝒍𝒊𝒔𝒌𝒐𝒐𝒌 Donde viven las historias. Descúbrelo ahora