1. Bölüm

85 9 13
                                    

Arkadaşlar ilk kez fic yazıyorum kötü olduysa yargılamayın lütfen :)
_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~_~

Lise 3, yani 11. sınıfa geçmeme sadece 1 gün vardı. O gün heyecandan uyuyamadım saatlerce. Bu heyecanın nedeni yeni bir okula geçecek ve ismini bile duymadığım kişiler ile arkadaşlık yapacak olmamdı. 10 senedir aynı okulda, farklı sınıflarda okuyordum. Hem ilkokulu, hem orta okulu aynı okulda okumuştum. Şansıma kendi okulumda bulunan bir lise bölümünü kazandım ve lisenin ilk 2 sınıfını da orada okudum.Fakat bu sene okulumda yaşanan bir sorundan dolayı okulum değişecek, hiç bilmediğim bir yere gidecektim. Arkadaşlarımdan ayrılacak, farklı öğretmenlerden dersler alacaktım. Bir yandan bu durumlar nedeni ile çok mutsuzdum. Bir yandan ise gideceğim yerin nasıl bir yer olduğunu, arkadaşlarımı ve öğretmenlerimi çok merak ediyordum. Hem heyecanımdan hem de bunları düşünmekten çok geç saatlere kadar uyuyamadım. En sonunda sabah çok erken kalkmam gerektiğini hatırlayıp gözlerimi kapattım ve 10 dakika içinde uyuyakaldım.

Sabah olmuş, saat 07:30'da alarmım çalıp beni uyandırmıştı. Yeni okulumun ilk günü olduğu için bir saniye bile beklemeden hızlıca yatağımdan kalkıp hazırlandım. Altıma en sevdiğim pantolonumu, üstüme ise  siyah sweatshirt'imi giydim. Çantamı da hazırladım ve ayakkabılarımı giyip hızlıca okulun yolunu tuttum. Yeni okulum evime çok yakındı. Bu sebeple okula yürüyerek gidecektim. Biraz da olsa stresimi azaltmak adına kulaklığımı takıp yürürken şarkı dinlemeye başladım. Yaklaşık 8 dakikanın ardından okula vardım ve kendi sınıfımı bulup boş gördüğüm bir masaya oturdum. Şansıma oturduğum masa cam kenarındaydı ve ben cam kenarında oturmayı severdim.

Ders başlamıştı. İlk ders Tarih dersiydi. Tarih hocası sınıfa girmişti ve masasına oturdu. Çok sevecen bir kadına benziyordu. Sınıfa girdiği saniyeden beri yüzünde çok güzel bir gülüş vardı. Hoca sınıfa bakındı ve "Çocuklar bu sıra neden boş arkadaşınız gelmedi mi daha?" diye sordu. Sınıftaki bir çocuk da hocaya "Hocam o servisle geliyor onun için geç kalmıştır. Birkaç dakikaya gelir." şeklinde yanıt verdi. Hocamız bize bu sefer " Tamam o zaman, gördüğüm kadarıyla sınıfımıza yeni birkaç kişi gelmiş. Hem onların sizi, hem de sizin onları tanımanız için herkes kendini tanıtsın. Arkadaşınız da o arada gelir." dedi. Sınıfımız çok az kişiydi. Kazandığı bölümün puanı çok yüksek olduğu için bu bölüme girebilen kişi sayısı azdı. En ön sırada oturan bir çocuk kendini tanıtmaya başladı. "Ben Jisung. 17 yaşındayım ve bu okula geçen sene geldim." dedi. Hemen ardından arkasındaki kız konuştu "İsmim Yuna. Ben de birkaç ay sonra 18 yaşına gireceğim. Liseye bu okulda başladım." dedi.
Sıra bana gelmişti. Ne diyecektim? Her neyse, konuşmaya başladım "Ben Felix. 17 yaşında-" sözüm yarıda kesilmişti. Sınıfa bir çocuk girdi. Servis kullandığı için geç kalan çocuktu o. Sınıfa girdiği anda sınıfın havası değişmişti. Hocamız çocuğa "Hoş geldin. Hadi geç bakalım yerine." dedi ve çocuk yerine geçti. Hoca devam etmemi söyledi. "Ben Felix. 17 yaşındayım. 10. sınıfa kadar aynı okulda okudum ama bu sene bu okula gelmek zorunda kaldım." dedim. Konuşmam bitikten sonra hemen o çocuğa bakmaya başladım. Ona bakmak istemiyordum, bir yandan da gözlerimi ondan alamıyordum. Tarzı, saçları, yüzü, boyu kısacası her şeyi tek kelime ile mükemmeldi. Sanırım... Sanırım bu ilk görüşte aşktı. Sıra o çocuğa gelmişti. Onu dinlemek için can atıyordum çünkü ismini, yaşını, ne zamandır bu okulda olduğunu ve sesini yani her şeyini çok merak ediyordum. Çocuk konuşmaya başladı "Ben Hyunjin. 17 yaşındayım ama okula erken başladığım için 18'ime girmeme 2 hafta kaldı. Geçen sene bu okula geldim." İçimden geçirdim "Hyunjin" Çok hoşuma gitmişti ismi. Umarım geçen seneki çocuk gibi zorba biri değildir.

Arkadaşlıktan Fazlası /HyunLixWhere stories live. Discover now