Tayga

359 39 51
                                    

Orman Lordu ve biricik sevgilisinin peri masalı gibi aşkını herkes bilirdi.

Düşmüş Krallığın Lordu, Melez olan dünyadan gelen karısına naguel avında ilk görüşte aşık olmuştu.

Fakat onları bir araya getiren yegane şey Diyarın kaderi ve Su Varisi olmuştu.

Öyle ya da böyle Ormanın Ruhu kalbiymişçesine özenla taşıdığı kadına o kadar aşıktı ki gözü ondan başkasını görmüyor, atalarını bile sırf onun için görmezden geliyordu.

Söz konusu biricik karısı olduğunda diyar da kuralları da umrunda değildi Ormanın mutlak sahibinin.

Göğüsüne yatan karısının başına bir öpücük koyarken kadın uykulu bir şekilde mırıldanarak iyice Tayga'ya sokuldu. Kadının kokusu bile mest ediyordu onu. Gerçi evliliklerinin ikinci haftasından çocuk yapmalarından belli değil miydi zaten?

Korumacı bir şekilde kadını kollarında tutarken sevgi dolu bir şekilde baktı küçük oğluna.

Oğlu alfin olarak 25 yaşında olmasına rağmen bedensel olarak hala 5 yaşında bir kaplandı. Alfinlerin ömürleri rakamlara sığdırılamaz, gençlikleri de sınır tanımazdı.

Doğum yaptığın günü hatırladı. Etraftaki telaşlı Alfinler kucağına kundakta bir bebek kaplan verdiklerinde attığın bakışı ömrü boyunca unutmayacaktı.

Oğlu bedenini kontrol edemediğinden bazen kaplan olurdu vazen alfin. Ama akıllı bir çocuktu, orası kesin. Orman Ruhlarına ataları yol gösterirdi çünkü. Kelebeği kovalıyor minik pençeleri ile oradan oraya zıplıyordu. Ama Alfin bedeninde de çok tatlıydı.

Babası gibi kocaman yeşil gözleri vardı. Ormanın Ruhu kocaman gülümsedi ve dudaklarına eğildi.

Ormanı, çocuğu ve sen. İstwyebileceği her şeye sahipti. Düzen, huzur ve aşk.

Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik X ReaderWhere stories live. Discover now