14. Müslüman!

18. bölüm

Selamun Aleyküm.

Lütfen yıldızımı parlatıp yorum yapmayı unutmayın.

Bu arada satır arası yorumlarınızın tamamını okuyup elimden geldiğince cevap vermeye çalışıyorum.

Not: Yorumlarınız beni fazlasıyla motive ve yazmaya teşvik ediyor. Yorumlarınızı esirgemeyin.

Çok bekletmeden bölüme geçelim.

Bismillahirrahmanirrahim.

***************

"Ama babaanne sen beni çok zor durumda bırakıyorsun . Hayır yani biraz daha böyle devam edersen beni başından atmaya çalıştığını ve hiç sevmediğini düşünmeye başlayacağım."

Babaannem yüz ifademi gördüğünde gülümsemiş ve acele ile "Yok be güzel kızım seni sevmediğimden değil de uzun süredir bebek sevmedim, bir ayağım zaten çukurda mürüvvetini görmeden ölmek istemediğimiz için dedenle birlikte bu kadar ısrar ediyoruz." diye açıklamıştı kendini.

Moralim bozulmuştu ama ona belli etmemek için sadece kafamı salladım.

Çok değil Sadece 5 dakika sonra Nesrin abla kapıda görülmüştü misafirler olmasına rağmen hiç yabancılık çekmeden gelip yanıma oturmuştu teker teker bayramlaştıktan sonra bana dönmüş "Bu gidişle evde kalacaksın. Gel inat etme alayım seni oğluma, bak kız kurusu olursan kimse almaz seni. " Diye başlamıştı çöpçatanlığa.

" Nesrin abla sen oğlunu bana isteyip duracağına İrem'i istesene, hem çok güzel kız. Tam sana layık gelin. İyi anlaşırsın." Diye bir öneri sunmuştum ona.

Hem ne olacak canım biraz da İrem'in peşinden koşarsa ne olacaktı?

Ekşi bir şey yemiş gibi ağzını buruşturmuş "Yok kız kim alacak onu? Oğluma alsam 2 güne kapıya koyar beni." Diye yerinde bir tespit yapmıştı.

Benim kararlı olduğumu anlayınca konuyu değiştirmişti.

" Nurcuğum senin görücü Poyraz bana yüz vermedi hem vermediği iyi oldu. Ondan daha iyisini buldum. " Diye sevincini dile getirmişti.

Nikahı altıncıya kıyıyor olamazdı öyle değil mi? Ama ben gerçekten Burak'a üzülüyordum!

Kim bilir yine kimi ağına düşürmüş pis kadın boşuna yılan demiyorum.

Deme öyle süslü . Kaç defa diyeceğim lakap takmak günah diye.

Bir tek bana kız zaten.
Millet 6. Kocayı getiriyor sen daha birini nikahına alamadın. Becerkisiz.

A aa diyene bak. Senide Ramazan amcama söyleyeceğim. Bekle sen.

"E kim bu talihli bey?" Diye sordum.

Sanki bana söylediklerinin farkında değilmiş gibi aniden irkildi. Gözleri kocaman açıldı ve başını kaşıdı.

"Kız ben onu sana söylemeyecektim. Hatlar karıştı ya." Diye mırıldanmıştı.

Fazladan meraklanmamı sağlamıştı. Gözlerimi kısıp iyice sırnaştım. Parmağımla kolunu dürtüp "Kim olduğunu söylemezsen ölümü öp." Dedim.

Gözleri sanki daha fazla açılabilirmiş gibi kocaman oldu.

"Ne öpecem be ölünü. Kocan öpsün." Dedi . Daha sonra aklına bir sey gelmiş gibi sırıtıp "Gerçi sende kocada yok. Anca anan öpsün seni." Diye tamamlamıştı cümlesini.