[1.6] Yapılmayacaklar Listesi

16 5 0
                                    

Kurgulanan Bölüm(ler): 1. sezon 35. ve 36. bölüm

_____

Bakış Açısı: 3. Şahız

Telefonunu odasında unutmuştu. Bu onu rahatsız etmiyordu, çünkü şimdilik ona ihtiyacı yoktu. Öğle arasıydı ve gün Caiden'a yavaşlamıştı sanki. Beş dakika, bir saate galip gelmiş gibi hissettiriyordu.

Karnındaki boşluğa rağmen yemekhaneye gidesi yoktu. Son zamanlarda çok yiyordu zaten, 'bir şey kaybetmem' diye düşünüyordu elindeki kalemi defterine bastırırken.

Çoğu önemli işlerini hallettiğinden rahatlayabileceği günlerdendi. Tabii öğle arasından sonra profesörlerden biri çıkıp ağır bir ödev vermezse. Düşünceli görünse de değildi. Yalnızca olanları görmezden gelmeye çalışırken canı sıkılmıştı.

Çizdiği resme yönelik dikkati, boş sınıfın kapısının aralanmasıyla dağıldı. Kafasını kaldırmasa da ona yaklaşan adımların kime ait olduğunu anlayabilmişti. Gözlerini, üzerine dikilmiş diğer gri gözlere çevirdiğinde gülümsedi:

"Hoşgeldin Albert, bahçede olduğunu sanıyordum." dedi sakin sesiyle.
"Eh, küçük bir plan değişikliği."
Bir sandalye çekerek Caiden'ın karşısına oturdu. Bir şey söylemesini bekliyor gibiydi.

Albert, Caiden'ın 'garip ama iyi' olarak nitelendirdiği bir arkadaşıydı. Senenin başlarında okul çıkışlarında beraber takılırken bir şekilde samimileşebilmişlerdi. Caiden'dan 1 yaş büyüktü, bildiği kadarıyla geçen yıl sınıfta kalmıştı. Şu ansa durumu fena sayılmazdı.

Başı, yalnızca burnuna erişebiliyor olsa da Caiden'dan daha yapılı ve atletikti. Albert'in bir kavgada onu kolaylıkla yenebileceğini düşünüyordu. Bukleli saçları, soluktu. Sol elindeki yanık izi; üzerindeki siyah, parmaksız bir eldivenle örtülmüş olsa da hafifçe görünebiliyordu.

"Bir şey istiyorsun." dedi Caiden. Soru sormamakla beraber lafı uzatmak istemiyordu.
Albert, ona karşın kıkırdadı.
"Tam da üstüne bastın!"

Caiden'ın gülümsemesi hafifçe genişledi, yavaşça başını salladı.

"Pekala, geçen günki matematik dersine girdin mi?"
"Evet."
Albert, ellerini birleştirerek, "Çıkardığın notları benimle paylaşır mısın? Kabul edersen... eh, sana verebileceğim iyi bir şey bulurum." dedi.
"Tabii, istemen yeterli."

Caiden, elindeki kalemi bıraktı, çantasına erişmek için doğruldu. Eline bulaşan mürekkebi ancak fark edebilmişti. Çantasını birkaç kez kolaçan ettikten sonra notları odasında bıraktığını düşünmeye başlamıştı.

"Çantama koyduğumu sanıyordum.." diye mırıldandı. Başını Albert'a geri çevirdi:

"Notlara şimdi mi ihtiyacın var?"
Karşısındaki omzunu silkti.
"Ne kadar erken alırsam o kadar iyi."
"Tamam o zaman,"

Yavaşça ayağa kalktı. Caiden'ın ayaklandığını gören Albert, aynısını yaptı.

"Beni burada bekle, defterim odamda olmalı."
"Sana eşlik etmemi istemez misin?"
Caiden başını iki yana sallayınca Albert içini çekti. Yüzünde şakacı sayılabilecek bir ifade vardı.

"Sağol dostum, cidden. Hayatımı kurtarıyorsun."
Caiden, boş gülümsemesiyle karşılık vererek sınıftan ayrıldı. Yaklaşık beş dakika sonra odasının önündeydi.

Kan Bağı [Ggo Futbol | AU] Where stories live. Discover now