Benzerlikler

45 7 3
                                    

'Aynı anda iki farklı düşünceyi çalışmak zor olmadı mı?'

'Açıkçası bu parçaları çok uzun zaman önce tamamladım Helin ama bir türlü sıra benim hayatıma gelmemişti. Işığımın parladığı bu dönemde elimdeki her şeyi sergilemek istiyorum'

'Doğru düşünüyorsun fırsat bir kere göz kırptı mı onu fark etmek lazım.'

'İşte tam olarak bunu yapıyorum tatlım bende güzel bebeklerimi sergiliyorum böylelikle bu ara bizim sosyete eserlerimi bir seviyor henüz bu ilgiyi çözemedim ama '

' Sanatın değer görüyor öyle düşün'

'Hadi ama Helin bu camia işine gelemeyen hiç bir şeyi içlerine almaz ikimizde biliyoruz ama tabikide senin dediğini yapıyorum'

Duvarları süsleyen eserleri izlerken bir yandan da Elif'in anlattıkların mantıklı olduğunu düşünüyordum. Haklıydı bir anda parlattıkları elması bir gün pis bir şey gibi geri bırakabilirlerdi ama Elif'in atladığı şey artık sanatının onun üstüne geçmiş olmasıydı. Bunu dışardan bir göz olarak ben fark edebiliyordum ama o içinde yaşarken henüz bunun farkında değildi. Başarısının sınırlarını fark ettiğinde bu hissin ona yansımasını görmek için sabırsızlanıyordum.

Kendi yakın geçmişimden tanıdığım birisi olarak hayatımda uzun bir aradan sonra varolması içimdeki sezgileri sürekli ayakta tutarken bir yandan da artık daha kötüsü yok diyerek ilerliyordum. Bunu her konuda kendime söylüyor olduğum gerçeği de vardı birde durmadan daha kötüsü yok Helin sakin ol diyordum. Yanlış ve eksikleri olan bir yöntemdi ama bir yerde bazı konularda işe yarıyordu. Yeniden sokaklara çıkabiliyor olmak güzeldi. Doktorum belli dönemlerde yeniden sadece eve çekilmek isteyeceğimi söylüyordu ama tüm o anları sakince beklemek ve bunu normal bir rutin gibi değerlendirmemi söylüyordu. Birde zihnimin kara deliği vardı orada sabit bir şekilde durup her şeyin en kötüsünü hep bulan. Mete'nin en nefret ettiği varlık. Ona kalsa beynimi ameliyat edip o kısmı yok etmek istiyordu ama bunun hücrelerden çok bir his olarak içimde varolması bu ameliyat fikrini ortadan kaldırıyordu.

'Sen neler yapıyorsun Helin '

'Ben neler yapıyorum şu ara sadece iyi şeylere odaklanmaya çalışıyorum. Ama aklımda bir kaç fikir var'

'Nasıl fikirler bunlar'

'Açıkçası sera kurmak istiyorum çiçeklerle aramda özel bir bağ olduğunu düşünüyorum. Belki bu tarz bir iş ile ilgilenmek güzel olabilir.'

'Aaaa aslında olabilir hem etrafımızdaki beylerde bu durumdan etkilenip çiçek almaya başlayabilir'

'Atılan taşın sahibi burada değil ama '

'Öyle ama evrene mesaj olsun diye bırakıyorum'

Elleri ile tüm salonu işaret ederken onun bu haline gülümsedim. Saçlarının dağınık örgüsü ve üzerindeki salaş kıyafetlerle her an yoga pozisyonu alabilecek görüntüsü ile evrene mesajlar diyor olmasının ona tamda uyuyor oluşu sanırım en beklendik şeydi.

'Mete çiçek alıyor'

'Ne o soğuk nevale '

'Yaaa soğuk değil gayet güler yüzlü '

'Helin üzgünüm ama kocan dışarıdan pek güler yüzlü değil tatlım hatta bazen ben ona bakarken acaba kimi öldürüyor diye düşünüyorum o soğuk ifadesinden dolayı'

Öldürüyor cümlesi ile gerilirken aklıma doluşmaya hazır olan görüntüler sızmaya çalışırken gözlerim kapatıp açtım. Şimdi değil şuan bir sergi salonunun ortasında duruyoruz. Şimdi olmaz

Beyaz Açelya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin