Yıllar önce Zerya Bolat, Bawer Aslaner ile evlenmek için herşeyi göze alarak söz vermişti. Söz ise doğacak ilk kızlarını Bolat ailesine vermekti.
Yıllar geçti, Zerya Bawer ile evlenmişti. 4 erkek çocuktan sonra ikiz kızlara hamile olmuştu ama bu kız...
Evett yeni bölüm başlıyore Ehe neyse başlayalımm..
...
YAZARDAN devam...
Leyan başının keskin ağrısı ile gözünü açtığında, nerede olduğunu sorguladı. Neredeydi? Odası değildi burası.
Dün geceyi daha net hatırlamak için gözlerini kapattı. Ancak dün geceyi hatırlamıyordu. Sadece Berzan ile içtiğini hatırlıyordu. Gerisi karanlık..
Aniden ayağı kalktığında Berzan'ın nerede olduğunu sorguladı. Bu odada yoktu, neredeydi? Bu cevabı bilmediği için canı sıkılmıştı Leyan'ın. Ona göre, o herşeyi bilmeliydi.
Burada böyle oturacak değildi ya? Hemen kapıya doğru yürümeye başladı. Ancak ayağında hissettiği soğukluk yüzünün ekşitmesine sebep oldu. Etrafına baktığında, komidinin üstünde bulunan Chanel siyah bir taç ve yerde bulunan siyah terlikler dikkatini çekti.
Saçları açık ve dağınıktı, bu da etrafına odaklanamamasına sebep oluyordu. Terlikleri ayağına geçirdiğinde, eline tacı aldı. Boydan aynanın karşısına geçtiğinde, üzerine ki kıyafetler ile kaşlarını çatmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Beğenmezseniz başka bir şey düşünün)
Leyan'dan devam...
Hiç benim tarzım değildi de neyse. Elimde ki Chanel tacı gelişi güzel taktığımda, daha önemli işlerim vardı. Mesela Berzan'ı bulmak gibi.
Sahi, neredeyiz? Dün geceyi hiç hatırlamıyorum. En son sarhoş olmuştuk. Olanları öğrenmek için Berzan'ı bulmalıydım.
Kapıyı dikkatli bir şekilde açtığımda, ses yapmamaya çalışıyordum. Etrafıma baktığımda bir sürü kapı olması hiç iyi olmamıştı.
Nereden bulacağım şimdi!
Sakin olmak için derin bir nefes aldım. Tüm kapılara yaklaşıp, kulağım ile dinlemeye çalıştım. Çıktığım odanın karşısında ki odanın kapısına kulağımı koyduğum an birşey oldu. Kapı açıldı.
Tabii bende kapıyı açan kişinin üzerine düştüm. Üstüne düştüğüm kişi altımda, ben onun üzerindeydim. Kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırdığımda gördüğüm kişiyle, bakmamayı diledim. Azad Aslaner.
Zaten şans bende ne gezer. Hep en kötü ihtimaller beni bulur. Aklıma, hâlâ Azad'ın üzerine olduğum gelince hemen ayağı kalkmaya çalıştım. Ancak Azad, kolu ile belimi kendine çekince, yine üzerine düşmüştüm. Bu adam ne yapıyordu Allah aşkına! Kalbim heyecandan duracaktı neredeyse!
Ben şaşırmış bir surat ifadesiyle ona bakarken, o yaptığından memnun gibiydi. Çok afedersiniz ama, böyle hareketlerden çok etkileniyordum. Zaafım gibi birşey. Sanki Azad bunu biliyormuş gibi bu hareketleri yapıyordu. Ay heyecandan bayılacağım!
