Arama | Minsung

28

"Senin de mi sevgilin var?"

Minho sessiz kalmıştı bu soruya. Sevgilisi... hala onu seviyor muydu ki? Ona acı çektirmişti resmen. Jisung her ne kadar başta alttan alsa da o da en sonunda patlamıştı.

"İyi misin? Daldın gittin."

"Ah evet iyiyim."

"Senin sevgilin var mı demiştim."

"Yani... var sanırım. Beni hala seviyor mu bilmiyorum."

"Derken?"

"Oğlum siz isterseniz baş başa sohbet yapın dolaşabilirsiniz."

"Teşekkürler Bay Lee."

Jennie cevap verdikten sonra ayağa kalkmıştı. Minho'da bir rahatsızlık sezdiğinden bunun iyi bir fırsat olduğunu düşündü.

İkili restorandan çıkıp caddede öylesine yürüyorlardı.

"Şey sevgilim beni seviyor mu bilmiyorum derken ne demek istedin?"

Minho olanları Jennie'ye anlatmaya başladı. Dolan gözlerini tutamadığı için başı eğikti. Anlatırken birkez daha farketti yaptığı iğrençlikleri.

Minho anlatmayı bitirince yoldaki bir banka oturdular.

"Bay Lee'nin bu kadar şeytan olabileceğini düşünmemiştim."

"Nefret ediyorum ondan."

"Kore'ye geri dönemez misin?"

"Babam tehtit ediyor dediğim gibi."

"Bak benim aklıma ne geldi. Seni Kore'ye götürebilirim."

Minho eğik başını kaldırarak dolu gözleriyle Jennie'ye baktı hevesle.

"Nasıl."

"Babalarımızın yanında sevgili gibi davranırız. Sonra ben derim ki Kore'de onu götürmek istediğim yerler var falan filan, izin kopartırım. Yani şu an beni arkadaşın olarak kabul eder misin bilmem ama sadece bu seferlik babalarımızın yanında sevgili gibi davranalım."

"Jennie süpersin!"

Minho büyük bir mutlulukla Jennie'ye sarılmıştı. Jennie de bunu karşılıksız bırakmamıştı tabi. Minho hızlıca Chan'ı arayıp olanları anlattı. Sonrasında ikili el ele tekrardan restoranda geldiler. Yüzlerinde bir gülümseme ile ellerini ayırmadan babalarının masasının önüne geldiler. Jennie söze girmişti.

"Şey Bay Lee, size bişey sorabilir miyim?"

"Tabi ki kızım buyur."

Jennie her ne kadar adamın ona kızım diyişine sinirlense de bunu belli etmemişti.

"İzin verirseniz Minho ile bir süreliğine Kore'ye dönebilir miyiz?"

Bay Lee'nin gözü Minho'ya kayıp tekrardan Jennie'ye dönmüştü.

"Neden peki?"

"Ya Kore'de benim favori mekanlarım var ve çoğu arkadaşım da orda. Hem Minho'ya baş başa vakit geçirmek istiyoruz, değil mi Min?"

Minho rolüne uyarak sahte bir gülümseme ile cevap vermişti.

"Ah evet Jen."

"Bu çok güzel bir haber. İsterseniz sizin için özel uçağımı hazırlatayım gidin."

Jennie'nin babasının dedikleriyle Minho'num gözleri parlamıştı.

"Olur baba."

"Tamam o zaman siz gidip eşyalarınızı alın şoförüm zaten kapıda."