Bölüm 3~ Acı

9 3 0
                                    

🧟

Ellerimin titremesi ve vücuduma giren ısının sebebi korku idi. Ateş'in ve Emre'nin ellerin de ki tahtaları atarak üst kata koşması, Erva abla'nın Zeynep diyerek koşması.

Vakit kaybetmeden elimde ki bezi attığım gibi arkalarından koştum. Gördüğüm dehşet verici manzara kesinlikle bir yaratığın zeynep'in üstünde olması'nı görmek istemediğim bir manzaray'dı.

Erva abla çığlık atarken emre ve ateş yaratığa doğru koştu, zombi mı demeliydim?

Ateş nerden bulduğunu bilmediğim beyzbol sopası'nı aldığı gibi zombi'nin kafasına indirdi. Ama bu onu sadece bir kaç saniye sersemletmişti. Zombi bu sefer ateş'e doğru dönüp üzerine yürüdü.

Bu sefer emre olabildiğince sert bir şekilde zombi'yi yan tarafıma doğru ittirmesi ile zombi yere düşmüştü. Vakit kaybetmeden yerde olan çivili tahta parçasını aldım. Yapabilir miydim?

Erva abla arkamdan, "Ebrar acele et, vur!" Demesi ile kendime geldim.

Onlar birer ölü idi. Tahta parçasını kaldırdığım gibi bana uzanmaya çalışan canavarın kafasına geçirdim. Çivilerin kafasına geçmesi ile sersemleyip yere düşmüştü. Kafası parçalanmıştı. İlk defa bir insana vurmuştum.

Ellerime kan sıçramış'tı. Şuan bunu düşünemezdim. Zeynep? Hemen ona döndüğümde korkuyla ateşe sarılıyordu, hıçkırarak ağlıyordu, Erva abla koşarak sarıldı Zeynep'e

"Kızım, annem iyi misin? Çok korktum zeynep'im!" Dedi dolu gözler ile,

Zeynep'de Erva abla'ya sarıldı, ateş Zeynep'in iyi olduğuna kanâât getirdik'ten sonra ayağa kalkarak zeynep'e endişe ile bakan Emre'ye dönerek elini omzuna koydu.

"O iyi" dedi.

Emre Zeynep'in yanına gitmek istese de, Erva abla'dan çekindiği kesindi.

Ateş tekrardan Emre'ye dönerek; "şunu halledelim." Dedi yerde yatan zombi'yi göstererek.

Ateş ve emre zombi ile ilgilenirken bende hızla Zeynep'in yanına gittim.

Elimle kolunu okşayarak, "iyi misin?" Dedim.

Hafif gülümseyerek kafasını onaylar biçimde salladı. Ateş ve emre zombi'yi kollarından ve bacaklarından tutarak pencereden aşağıya attılar.

Erva abla bir süre daha Zeynep'e sarıldı ve onunla beraber ayağa kalktı saçlarını okşayarak;

"İyisin değil mi annem?" Dedi.

Zeynep onaylar biçimde kafasını sallayarak; "iyiyim anne merak etme, endişelenme artık" dedi.

Erva abla iç çekerek geri çekildi ve etrafa baktı. Burası gerçekten iğrenç'ti. Büyük bir kitaplık vardı ve içi örümcek ağları ile doluydu, tozdan dolap'ın rengi bile belli olmuyordu.

Merdivenlerin yanında küçük sehpalar ve buket çiçekler vardı kurumuş ve ezilmişlerdi.

Sol tarafta ki duvarda ise kapaklı dolap vardı ve tek kapağı açıktı, sanırım zombi o dolabın içinden çıkmıştı, oraya nasıl girmişti o?

Dolabın yanına gidip diğer kapağı açtım içinde eski oklar vardı, altda da eski bıçaklar vardı. Bunlar işimizi görürdü. Yanımda birinin varlığını hissettiğim de dönüp baktım. Ateş'ti.

Oklara ve bıçaklara bakıyordu, bıçakları eline alarak tozlarını silkeledi ve keskinliklerini kontrol etti. Arkasını dönüp gidecekken;

"Oklar?" Dedim. Okları almamıştı.

Ö𝑳Ü𝑴 𝑽𝑬 𝑺𝑬𝑵Where stories live. Discover now