14. Bölüm

68 6 1
                                    

Keyifli okumalar♡♡
Medyadaki fotoraf Maralın 9 yaşındaki hali. (Kızın gercek adı Violetta Antonova Instagram'dan bakabilirsiniz.)

14 bölüm:Her sorun çözümsüz değildir

Hastaneye gitmek için hazırlanıyorum çanta elime aldım, 3 efman ve 3 sweatshirt aldım .Amnem elimeçiçekli eteğimi verdi "Sıcaklarsan giyersin. Hastane odası sıcak oluyor biliyorsun." Anneme tebessüm ederek eteği elime aldım. Dolabımı kapattım ki Bora'nın sweatshirt'ünü elime aldım. Üstümdeki beyaz tişörtün üstüne giydim.

Arabaya bindiğimde apartmandan çıkan Çağan'la göz göze geldik. Kafamı hemen çevirdim. Sanki insanlar gözlerime bakınca her şeyi anlıyormuş gibi geliyor.

                                             **

Kumandayı sinirle koltuğa fırlattım. Çalışmıyorsa niye koydunuz bu televizyonu kardeşim.

Kapıyı çalıp bir hemşire içeri girdi, annemde arkasına girdi. Hemşire hafif tebessürümle "İstediğin bir şey var mı? Birazdan kahvaltımı gelecek." çekinerek "Televizyon bozuk ve dışarıdan yemek istiyorum." dedim hemşire anneme bakarak "Televizyonla ilgileneceğim ama dışarıdan yemek yememelisin kilo almam lazım fakat sağlıklı beslenerek." kafamı yastığa dayandım "off"

Hemşire anneme gülümseyerek oradan çıktı.

 Annem üzgün gözlerle bana baktı "Söyle anne" "Kızım babaannen fenalaşmış." ne hayır ya "Neden? Ne olmuş? İyi-" Annem sözümü keserek "İyi kızım ama evde kalmam lazım arkadaşın Bora'yı çağır seninle kalsın tamam mı güzel kızım?" Anne ben Bora'ya veda ettim "Düşüneceğim" annem çantasını alacağım takıp "Tatlım akşam gelemeyeceğim ama seni görüntülü arayacağım Bora'yı da göstermeni istiyorum sakın yalnız kalma korkutma beni." "Ben Tamam anne hadi git."

-8 yıl önce-
-(yazardan)-

Maral ameliyat için bir gün önceden gelmişti. Akşama doğru babası sarhoş olup koltukta sızmıştı.

Maralın tuvaleti gelmişti fakat odanın içine tuvalet olduğunu bilmiyordu. Odadan çıktı her yer karanlıktı. Kolu kesildiği dolap gibi. Biri ona yaklaştı hasta önlüğü giyiliydi. " Odanı mı kaybettin küçük kız?" Maral artık altına kaçırmak üzereydi "Tuvalet nerede biliyor musunuz?" adam pis pis sırıtarak "Gel göstereyim" Maral korkudan titriyordu ama adamın umurunda değildi.

Adam Maral'ın kolunu tutup bir odaya çekti. Maral bayılmak üzereydi ama adam Maralım pantolonu çözmeye çalıştı. Artık Maral'ın gözleri kapalıydı.

Adam panik oldu. Kızı kucağına alıp hemşire dinlenme odasındaki koltuğu koydu kapıyı, kilitledi çıktı.

                                               **

Sabah olmuştu ama hala ortam karanlıktı. Bayılmadan önce olanlar aklına geldi ve korktu hiçbir şey görmüyordu. Çığlık attı başı dönüyordu yardım istedi.

Onu duyan biri kapıyı kırıp kızı odasına sağ salim götürdü. Babası yere düşmüş kafası kanıyordu. Maral korktu onu getiren adam babasıyla ilgilenirken Maral çıktı. Doktor aradı ama bulamadım.

Ve artık etraf kararmıştı oracıkta bayıldı.

Sabah babası zavallı kızdan milyonlarca kez özür diledi. Ama neye fayda. O gece o kız tacize uğradı ,odaya kilitlendi, babasını O halde gördü, karanlıktan korkmaya başladı. Bunlar basit özürlerle iyileşebilecek yaralar değildi.

-Günümüz-

Bora'yı arayamazdım bu yüzden  Çağandan rica edecektim. Çağının telefonunu açmasın diyerek aradım.

?: Mara?

Çağanın sesi değildi.

Maral: Bora sen misin?
Bora: Neredesin? Geliyorum konuşacağız.
Maral: Konuşmayacağız telefona Çağan'a ver.
Bora: Maral seni bulamayacağımı sanma, sen yerini söyle zorluk çıkartma.
Maral: Bul ya, bu,l söylemeyeceğim.
Bora: 10 dakikaya oradayım.

 Tam konuşacakken telefonu suratıma kapattı. Kafamda senaryolar kuruyordum ama hiç iyi sonlu değildi.

10 dakika geçmeler kapı dan diye açıldı ama bu, bu Bora değil.

Merhabalar görüşmeyeli baya oldu bölümü hazırlama zoroluyo beni affedin.

Du har nått slutet av publicerade delar.

⏰ Senast uppdaterad: May 02 ⏰

Lägg till den här berättelsen i ditt bibliotek för att få aviseringar om nya delar!

UÇURUMDär berättelser lever. Upptäck nu