KAN ARZUSU Taekook

KÂBUS

Taehyung yumuşak parmakların yüzünü okşaması ile gözlerini açtı hâlâ yatağında uzanan jungkook'a doğru şaşkınlıkla bakıp duruşunu düzelti. Ne yani rüya mıydı?

Jk: tae-

Taehyung Jungkook'un konuşmasına izin vermeden ellerini yanaklarına koyup dudaklarına yapıştı. Jungkook tavşan ve kırmızı gözleri ile donakalmıştı. Beklemiyordu böyle bir şey yine de kalbinde ki özlem duygusu ile karışıklık vermişti. Seviyordu işte onu. Ama öylesine başı boş değil, deli dolu değil, göstermek istemiyordu dışarıya onu ne kadar sevdiğini, korkuyordu. Ondan ayrılacağı için, başkalarının onu ondan çalacağı için. Sinirliydi kalbinde jungkook ona. İnsanlığını almıştı taehyung, benliğini almıştı taehyung ama yine de körü körüne aşıktı. Herşeye rağmen, içinde fırtınalar kopsada fırtınada ki gemiler çoktan batmış olsada aşıktı.
İkisinin de nefesi kesildiğinde dudaklarını ayırmıştılar. Kafa kafaya gelmişlerdi.

Jk: taehyung...

Th: seni seviyorum jungkook

4 ay değil

4 yıll

1 ay değil

1 asır boyunca da seveceğim

Jk: bende seni seviyorum taehyung

Beni sevdiğin gibi değil daha fazla buna kelimeler yetmez

Yaşıyorsun. Seni... Seni

Th: ikimizde yaşıyoruz buradan çıkacağız

Jk: bu imkansız

Th: sen benim yanımdayken benim için hiç bir şey imkansız değil

Jk: seni birdaha hiç bırakmayacağım.

Th: buraya nasıl geldin

Jk: uzun hikaye

Ama çok kalamam song gittiğimi anlarsa seni öldürür.

Th: hmhmm...

Yarın akşam kaçacağız

Jk: her yerde koruma var

Th: yarın akşam 12 de büyük köşkü yakacağız

Jk: ama-

Th: merak etme bize bir şey olmayacak

Jk: söz veriyor musun?

Benimle geleceğine

Ve yaşayacağına

Th: söz veriyorum jungkook seninle geleceğim ve seninle yaşayacağım

Jk: bende söz veriyorum seni geride bırakmayacağım.

Th: yarın akşam büyük köşkü yakacağız

Herkes orayla ilginirken biz burdan kaçağız arka pencereye gelip seni alacağız ve bahçeden ormana doğru koşacağız.

Jk: bu cehennemden kurtulmak istiyorum taehyung

Th: sana bu cehennemi yaşattığım için özür dilerim

Jk: senin hatan değil

O orospu çocuğu doktor-

Th: han öldü

Jk: ne?!

Th: song'un adamları onu vurdu.

Jk: bu imkansız