Giriş- Gömülen umutlar 💫

1.8K 82 9
                                    

"Dünyadaki en güzel şey eve
varmaktır."
'Her anlamda' ...

                            ****

 

                                           Haziran 2023

-Gülce  Şahin'den-
İzmir'in sıcak, insanı bunaltan günlerinden birine gün aydı. Sabahın köründe ben yine okul yoluna düştüm, 4 yıldır olduğu gibi. Şükür ki bu son gelişim.Sonunda mezun oluyordum. Staj falan derken dönem sonu nasıl geldi hiç anlamadım.
Yarın mezuniyet törenimiz var sonrasında sınıf öğretmeni Gülce Şahin olacağım.Düşüncesi bile tebessüm ettiriyor Emeklerimin karşılığını alacak olmamın haklı gururu yaşıyorum. İçimden keşke oda görebilseydi bu günleri diye küçük bir isyan ettim. Fakat bu isyanım kimeydi ki 15 tatile diye gidip beni terk eden, arayıp sormayan birine mi?
Görse eminim tanımaz bile beni, çokça da şaşırır ve inanmaz muhtemelen. O zamanlar biraz tembel bir öğrenciydim. Neyse, neyi düşünüyorsam zaten yoktu, tam tamına 15 sene oldu ulaşmak istese ulaşabilirdi. Kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz diye de kendi kendime söyledim. Okulun bahçesine geldiğimi fark etmemişim bile.
Yarın mezuniyet olmasına rağmen son güne bile ders koymuşlardı, bu okul adeta işkence yuvası değilse benim adımda gülce değil.
Arabamı park edip, girişte beni bekleyen sevde ve onur'un yanına ilerledim. Sevde ve onur benim fakülteye başladığım gün tanışıp 4 yıldır tüm zorlukları beraber omuzlandığım arkadaşlarımdı.

"Günaydın" dedim yanlarına yaklaştığımda. Sesimi duyar duymaz onur'un sabah neşesi yerine gelmiş olacak ki 32 diş sırıttı.
"Günaydın prenses" tavırları bana karşı hep aynıydı samimi, içten 4 yıldır hiç değişmemişti. Dıştan gören çoğu kişi bizi sevgili sanıyordu bu yüzden. Bazen kızıyordum ona, kısmetlerimi kapattığı için.
Takılıyorum, daha doğrusu çokta kısmet aradığım düşünülemez.
İnsan bazen aklındaki ve kalbindekiyle de yetinmeyi bilmeli.
Sevde ilerideki çocukları keserek "Günaydın gülce" demişti.
Şaşırmıyorum klasik sevde, gözüne çarpan bir karşı cins oldu mu yanındakilere algısı kapanıyor.

"Son günde bizi okula sürükleyen Dokuz Eylül üniversitesi size neler yapmaz" dedi onur etraftaki çocuklara bakarak.

Birbirimiz olmasak okul asla çekilecek bir yer değil. Yavaş yavaş sınıfa doğru konuşarak ilerledik, iyi kötü 4 yılım geçti, bazen ağlamaktan şişmiş gözlerle bazen stresten mideme giren kramplarla mücadele ederken 4 yılın her anında buna şahit olan sınıfımız. Her zaman oturduğumuz 3'lü Sıraya doğru ilerledik,tabiki ben 4 yıldır olduğu olduğu gibi yine ikilinin ortasına oturmuştum. Bana dokunmadan asla yapamıyorlar sanki.
Hocamız sınıf öğretmenliğinin zorluğunu, bizim üstesinden gelebileceğimizi öğretmenliğe dair birkaç temel bilgiden sonra veda cümlesini kurup sonunda bizi rahat bırakmıştı. Bir an önce eve gitmek istiyordum. Bugün annemin doğum günüydü, ve kendisi aylardır is Seyehatindeydi, nihayet dün gece döndü, ben yatarken gelmiş olması lazım. Sabahta aceleyle çıkınca karşılaşmadık. Bizimkilerle vedalaşıp yanlarından uzaklaştım ne de olsa yarın törende görüşeceğiz.

Arabama doğru ilerlerken çok heyecanlı olduğumu fark ettim. Annem Ayşegül ben doğduğumdan beri bir kozmetik firmasında yönetici olarak çalışıyor. Bu nedenle sürekli yurtdışı seyahatleri olur, uzun süre eve gelmez. Bugün ise uzun bir aradan sonra doğum gününde evimizde olabilecek, bu yüzden içim içime sığmıyor dün geceden beri.
Onu çok özledim, koşup doyasıya sarılmak istiyorum. Anneme özlemim o yanımdayken bile geçmiyor. Sürekli bizden uzakta olması artık bizi zorluyordu. Babam ve ben bu duruma asla alışamadık, alışamamakla beraber yıllardır Fakat çokta geçinemedik. Bazen annem başımızda olsa bunlar olmaz diye hafıylansamda herkes kendi tercihini yaşıyor. Hayat şartları bir noktada bizi ayrılığa mecbur bırakmıştı. Küçükken arkadaşlarım annelerine sarılıp uyuduklarından bahsederdi, okula anneleri almaya gelirdi, saçlarını özenle yapardı anneleri. Benim ise babam, elinden geldiğince çabalamış, bir yerde asla yetemediğini fark etmişti, kontrolsüz bir adamdı zaten kendisi. Bazen bana  çok iyi davranır bazen odaya kitler günlerce çıkarmazdı. Allahtan o yıllarda yeşim teyzem vardı yan komşumuz, oğluyla beraber beni de idare ederdi hep. Sonra zaten onlarda terk etti beni.
Anneme kavuşmanın heyecanıyla beraber yolda derin düşüncelere dalıp gitmiştim.
İzmir benim doğup büyüdüğüm şehir. Annem Ayşegül ve babam Erhan'ın tanışıp büyük bir aşkla evlendiği beni kucaklarına aldıkları, alırken bazı fedakarlıklarda bulundukları, ona rağmen güzel denebilecek inişli çıkışlı bir yaşam sürdüğümüz şehir.

ÖKSÖKÖHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin