50.Bölüm

114 11 61
                                    

Gözlerimi açtıgımda yine o loş hastane ışığı gözüme vuruyordu

Mattheo: iyi misin?

Emma: su

Deyip masadan suyu aldiğında bana içirmişti

Emma: ne oldu en son davetteydik

Mattheo: karnınız ağrısıyla kıvranmaya baslamıştın ya cisimlenirken bayılmıştın

Dediğinde biraz da olsa kfam yerine geldi

Kapı açıldığında içeri doktor girdi

Doktor: nasılsınız bayan riddle

Emma: midem bulaniyor ve sanırım biraz da karnım ağrıyor

Doktor: bu süreçte bunlar normal ama sanırım sizin için değil

Mattheo: açık konuşun biraz

Doktor: yani bayan riddle'ın stres ve sinir değerleri tavan yapmış bu dönemlerde özellikle de onun gibi yaşı çok da yüksek olmayan biri için iyi olmayabilir

Emma: doktor değil misin sen! Bu bir şey iğne yap iksir ver ilac ver bir şey yap! Ne isiniz var burda!

Mattheo: bebeğim tamam sakin

Emma: sen kes bebeğin falan değilim senin

Doktor: ilaç veya iksir bu dönemlerde hic bir hamile hastalarımıza vermiyoruz ters tepki yapabiliyor hem merak etmeyin durumunuz kötü degil sadece stresden uzak durmanız yeterli

Mattheo: anladım sağolun

Doktor: geçmiş olsun

Deyip çıktığında

Emma: eve gitmek istiyorun ve bir daha da asla bu pis yere gelmeye niyetim yok

Dediğimde yanıma yaklaştı ve kucağına aldı

Kollarımı boynuna doladığımda kafamı da boynuna gömdüm ve cisimlendik

Eve geldoğimizde yine o baş belası ikili evdeydi

Pansy: emma nasılsın

Dediğinde mattheo beni kucağından ayırmayarak koltuğa oturdu

Emma: fena değilim

Tom: geçmis olsun

Emma: sen kes! Hepsi senin yüzünden zaten

Tom: ben ne yaptım yine

Emma: senin yüzünden sinir degerlerim tavan yapmış..

Mattheo: abi bence siz gidin bir süre de gelmeyin

Tom: kafayı yemişsiniz siz

Ağlamaya başladığımda

Tom: tamam tamam merlinin cezasi aglama gidiyoruz

Dedi ve gittiler

Emma: ben gerçekten ceza mıyım....

Mattheo: tabi ki değilsin sen bana verilen en büyük hediye ödül ve cennetsin

Emma: yaa şapsiksin sen bazen dövesim geliyor ama seviyorum seni canım kocam

Dedim ve daha çok sindim

Odaya çıktığımızda

Emma: sen çık üzerimi değiştireyim öyle gelirsin

Mattheo: bugün ben değistireyim daha fazla yorulma

Emma: y-yok yok gerek yok b-ben hallederim

Dediğimde çoktan dolaptan rahat bir gecelik çıkarmıştıda

Giyinmeme yardımcı olduktan sonra ise yine yataktan kalkmama izin vermeden makyaj temizleme jelini getirip dikkatlice yüzümdekileri temizlemişti

O da kendi üzerindekileri çıkardıktan sonra altına rahat pijama giyindi ve üst giymeden yanıma uzandi

Belimden bana sarıldığında

Emma: matt

Mattheo: efendim yavrum

Emma: sence bende annem gibi olur muyum... ya da senin annen gibi...

Dediğinde yutkunduğunu görmesem bile anlayabiliyordum

Yüzümü kendine çevirdiğinde yanaklarımın yaşlı olduğunu şimdi anliyordum

Mattheo: o ne biçim soru öyle çıkar onları aklından sen asla onlar gibi olmayacaksın sen benimleyken seni hep koruyacağım sana bir şey olmasına da asla izin vermeyeceğim asla korkma

Demesine rağmen hâlâ içimde bir korku vardı bende annem gibi onun annesi gibi öleceğimi düşünüyordum..

Mattheo: bebeğim yavrum aşkım bir tanem ağlama ama sen ağlayınca bebek de üzülüyor

Emma: hıh tek düşündüğün bebek zaten

Deyip arkami döndüp gözlerimi kapattiğında

Mattheo: öyle bir şey mi dedim ben!

Yüzümde küçük bir tebesüm oluştuğunu

Mattheo: bak bak nasıl gülüyor bilerek yapıyorsun değil mi

Dediğinde gülümsememi attım ve

Emma: kes sesini yatacağım

Deyip gözlerimi kapattım çok geçmeden uyuya kaldım


















Nasıldı sizcee💚

MATTHEO RIDDLE ILE HAYAL ETWhere stories live. Discover now