İki hafta su gibi geçmişti. Bu süreçte Seyran zorunda kalmadıkça hiçbir organizasyonla ilgilenmedi,gelinliğini bile seçmedi. Asuman ve Gülgün seyran'a içten içe hak veriyor ,henüz 3 hafta önce tanıştığı bir adamla evleneceği için gergin olmasını anlıyordu. Özellikle Gülgün, Seyran kendini rahat hissetsin diye her şeyi yapıyordu. Ama maalesef ifakat bu durumdan oldukça rahatsızdı. Neyse ki suna sanki kendi düğünü gibi her detayla ilgilenmişti. Seyran'ın gelinliğini bile seçmişti. Bu iki haftada hattuç ,Halis dahil nerdeyse kimseyle konuşmamıştı. Kendi gençliği ,kaybolan koca bir ömür geldi aklına. En azından Seyran kendi gibi olmamıştı.
Düğün yarın yapılacaktı ama Seyran 2 haftadır olduğu gibi bugün de sanat okuluna gitmiş,resim çizerek kendini rahatlatıyordu. Feritle arasındaki bu soğukluk bi nebze olsun kırılmıştı. Ara ara şakalaşıyor ve düğünleriyle dalga geçiyorlardı. Son iki haftadır olduğu gibi ferit han çıkışı seyran'ın yanına geldi,elinde yemek poşetleriyle. Seyran her zamanki gibi merdivenin tepesindeydi.
-aman antep fıstığı dikkat et ellerim dolu bu sefer yakalayamaya bilirim.
-ha ha ha,her zamanki gibi modundasın
-yarın evleniyorum ondan neşem yerinden. Sana da güç kuvvet olsun diye pizza getirdim.
-saol yaa,gerçekten acıkmışım burda zaman nasıl geçti anlamıyorum. İş diye başlamıştım terapi oldu bana.
- anlıyorum seni çizim yapmak iyi geliyor insana. Han'dan biliyorum. Pek gönüllü başlamamıştım bu işe ama iyi geliyor,kafa dağıtıyor. Aslında bugün gelmemin tek sebebi yemekler değil. Ben bi süredir bi yüzüğün üzerinde çalışıyordum. Ve fark ettim ki bizim ee yani senin bi evlilik yüzüğün yok. Yanlış anlama ama sen artık bir korhan oldun yani böyle yüzükler takman lazım eğer kabul edersen bu yüzüğü sana vermek istiyorum.
Seyran gördüğü yüzükle büyülendi. Galiba bu serseri oğlan bu işten anlıyordu. Özenle yerleştirlmiş bir sürü açık mavi safir,ve minik elmasların ortasına kocaman bir zümrüt taşı.beyaz altından bir çerçeve. Harika bir yüzüktü.
-bunu sen tek başına mı yaptın.
-yemin ederim tek başıma,ben çizdim,ben işledim,elmasları ben kestim. Hepsi tamamen bana ait. Noldu beğenmedin mi?
-yoo güzell de şurası biraz yamuk mu olmuş
-bakıyım,ha şurası biraz belki gözümden kaçmış .
-ilk seferin mi?
-yani ilk kez tamamen bi yüzüğü ben yaptım ama sen beğenmedin . Geri ver yüzüğümü
-hayatta olmaz hayatta. Bu benim sen bana verdin artık. Hediye geri alınmaz.
-hediye kıymet bilene verilir,ver şunu.
İkili birbirini kovalamaya başladı,seyran ve ferit gülerek birbirlerine sataşırken ferit bi anda seyranı kendine çekti. Burunları birbirine değiyordu. Ferit gayet tahrik edici bir sesle "sana ver dedim değil mi "dedi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
